Emin Çölaşan: Ahmet Özal vakası

Emin ÇÖLAŞAN

Salı günkü yazımda Ahmet Özal'la ilgili bir kredi olayı açıklamıştım. Bu şahıs Emlakbank'tan 7.5 milyon dolar kredi almış ve geri ödememişti. İşin daha da ilginç yanı, Emlakbank'ın başvurusu üzerine İstanbul 7. İcra Ceza Mahkemesi'nde yargılanmış ve beraat etmeyi başarmıştı!

Yargıtay 8. Ceza Dairesi mahkemenin bu kararını esastan bozmuş, sonuçta aynı şahıs bir ay hafif hapis cezası almıştı!

Bak sen şu adalete!

Devletin bankasından milyonlarca doları alacaksın, bütün taahhütlerine rağmen ödemeyeceksin, üstelik yargılanıp beraat edeceksin!

Bu gibi ‘‘ilginç’’ yargı kararlarının nasıl verildiğini soruşturması gereken makamlar nerede?

***

Şimdi size dün Emlakbank'tan bu konuda gelen açıklamayı iletiyorum:

‘‘Bankamızca Ahmet Özal'a doğrudan kredi kullandırılmamıştır. Ancak adı geçenin çoğunluk hissesine sahip olduğu holdingin iştiraki olan ve Ahmet Özal'ın yönetim kurulu başkanı bulunduğu iki firmaya, kendisinin de kefaleti alınmak suretiyle 1993 yılında kredi kullandırılmıştır.

Bu firmalar anapara ve faizlerini vadelerinde ödememiştir. Bunun üzerine bankamızca İstanbul 6. İcra Müdürlüğü'nün dört dosyası ile borçlu firmalar ve kefilleri hakkında icra takiplerine geçilmiştir.

Yapılan takipler sonucu, borcu karşılayacak düzeyde mal varlığı bulunmaması da dikkate alınarak, borçluların protokol (belli zamanlarda ödeme konusunda anlaşma) talebi kabul edilmiştir.

1995 yılında yapılan protokol gereklerinin borçlular tarafından yerine getirilmemesi üzerine 1996 yılında yeni bir protokol yapılmak durumunda kalınmış, bu protokol çerçevesinde ilave teminat sağlanmıştır.

Borçluların (Ahmet Özal'ın) bu protokole de uymaması üzerine takiplere devam edilerek gayrimenkul hacizleri gerçekleştirilmiştir. Satışa konu gayrimenkullerin alıcı bulmaması gibi nedenlerle satışlar düşmekte ise de, bankamızca satış işlemleri yenilenmektedir.

Öte yandan Ahmet Özal'ın protokol gereklerine ve ödeme taahhütlerine uymaması nedeniyle, bankamızca 7. İcra Ceza Mahkemesi'nde açılan ceza davasında mahkeme, taahhüdü ihlal suçunun gerçekleşmediği gerekçesiyle davalıların beraatine karar vermiştir.

Bunun üzerine bankamızca, kararın bozulması ve adı geçenin cezalandırılması amacıyla Yargıtay'a başvurulmuş ve yazınızda da belirtildiği gibi, bankamız Yargıtay tarafından haklı bulunarak yerel mahkemenin kararı bozulmuştur.

Yargıtay'ın bu kararı üzerine ilgili mahkemece bozma kararına uyularak Ahmet Özal hakkında mahkûmiyet kararı verilmiştir.

Bu aşamada Ahmet Özal bankamıza gelerek yeni bir ödeme planı önerisinde bulunmuş, kendisinden kısmi tahsilat yapılarak borçları 6 Ocak 1999 tarihinde ödeme planına bağlanmış ve icra taahhüdü alınmıştır.

Bu taahhüde de uymayan Ahmet Özal hakkında bankamızca 4. İcra Ceza Mahkemesi'nde 99/1786 sayılı dosya ile taahhüdü ihlal nedeniyle yeniden ceza davası açılmış olup, duruşması 28 Haziran 2000 tarihine ertelenmiştir. Adı geçen hakkında devam edilen icra takiplerinden kısmi tahsilatlar yapılmaktadır.

Bankamız alacağının tahsiline yönelik yasal işlemler çerçevesinde gerek haciz ve gerekse iflas yoluyla takipler etkinlikle sürdürülmektedir.’’

***

Öncelikle Emlakbank yönetimine bu açıklama için teşekkür ediyorum. Hemen belirteyim, Ahmet'ten tık yok! Milletimizi Malatya bağımsız milletvekili sıfatıyla temsil eden bu şahıs, götürdüğü paralar konusunda en ufak bir ses veremiyor. Ama Meclis'te bizi temsil ediyor ve oy kullanıyor. Valla helal olsun. Böylesi ancak Türkiye'de olur.

Burada bir rezalete daha değinmek istiyorum.

Bankalar Kanunu, bankaların bu konuda daha fazla bilgi vermesini yasaklıyor.

Yani sen devletin bankasını tokatlayacaksın, milyonlarca doları götüreceksin, paraları fıstık gibi yiyeceksin, iş geri ödemeye gelince ‘‘Kusura bakma kardeşim, Allah bana, ben sana’’ diyeceksin!..

Ve bu paraları kaptıran genel müdürlerden, yönetim kurulu üyelerinden, kendi bankalarını boşaltarak batıranlardan hiçbir zaman hesap sorulmayacak.

Bu rezalet ve bu kepazelik, Türkiye'ye özgü bir durumdur.

Sorarım size, bunlardan bir tanesine hesap soruldu mu? Göstermelik mahkemeler çıkmaz ayın son çarşambasına kadar devam eder, hatta Ahmet olayında olduğu gibi adamlar beraat ettirilir.

***

Dün özel olarak araştırdım ve Ahmet olayı ile ilgili olarak birkaç şey öğrenebildim. Şimdi sıkı durun:

Ahmet, Emlakbank'a bugüne kadar 50 bin dolar ödemiş!

Banka Ahmet'in milletvekili maaşına haciz koydurmuş. Üç ayda bir maaşından 800 milyon lira kesilip Emlakbank'a veriliyormuş!

Benim hesabıma göre, Ahmet bu tempoyla borcunu 5300 yılında ödemiş olacak!

Ben de bir banka arıyorum. 7,5 milyon dolar kredi alacağım ve parayı ödemeyeceğim. Sonra bir ay hafif hapis cezası alacağım, hiç itiraz etmeden kuzu gibi yatacağım. Maaşıma haciz koymalarına da itiraz etmeyeceğim.

Sonra da milletvekili olup milletimi temsil edeceğim!

Bay Ahmet Özal'ın yüreği yeter de bir yanıt verirse, burada yayımlamaya hazırım. Haydi buyursun bakalım!