Elalem yine Scotch’ta iyi ama neden?

Geçen kış herkesin gecenin sonunda eğlenmek/dağıtmak için tercih ettiği bir yer olup çıkmıştı Nişantaşı’ndaki Scotch.

1969’dan beri ayakta olan ve bir-iki noktaya makyaj yapmak dışında dekorasyonuyla pek oynamayan bu ilginç retro mekan, önceki gece tespit edildiği üzere yine tercih sebebi.

Hani bu sezon için "artık kimse gitmez" yorumları yapılırken üstelik.

Ve her zamanki gibi gayet karmakarışık bir kitle tarafından tercih ediliyor Scotch...

Bir tarafta DJ Yusuf’un yanıbaşında konuşlanmış mekanın en eski müdavimi Beyaz, öteki tarafta leopar desenli kıyafetiyle ortalıkta salınan pop-sosyetik figür Süreyya Yalçın. Ve diğerleri: Berrak Tüzünataç, Yalın, isimli-isimsiz sürüyle Scotch insanı...

Mekanın esas müdavimi olan "Aksaray tayfası" (Rus kadınlar ve onlarla gönül eyleyen orta halli işadamları) ne yazık ki ortada yok.

Herhalde bu sosyetik-ünlü karşımı Şamdan tayfasını görünce sıkıldılar, ürktüler ve başka mekanlar buldular kendilerine...

Peki Scotch’ın sırrı ne? Sırayla şunlar:

n Mekanı aynen eski haliyle bırakmaları. Zırt pırt değiştirmemeleri.

n En yeninin yanı sıra en absürd Türkçe pop şarkılarını çalmaları.

n Gecenin bir vakti çalınan -olmazsa olmaz- Misket havası.

n İnsanların birbirine bakıp "A bu da buraya düşmüş" deyip inceden haz duymaları.

n Kasmadan dans edilmesi. Ara sıra çıkan kavgalar neticesinde milletin agresyonunu üzerinden atabilmesi...

n Tuvaletçiye bahşiş bırakma nostaljisini yaşatması. İçkinin yanında patlamış mısır vermeleri.

Hepsi birden yani...

Bu yaşında yaptın, yaptın...

Herkesin dilinde bu cümle...

Ya da 30’larına giren herkes daha çok kullanmaya başlıyor bu cümleyi, genelleme yapmayayım.

Ne diyorlar peki?

"Bu yaşlarda çalıştın çalıştın, evini/arabanı aldın aldın, hayatını yaşadın yaşadın..."

Ee diyorum böyle söyleyenlere, sonra ne oluyor?

Ölüyor muyuz, hayattan elimizi ayağımızı çekiyor muyuz?

Bu nasıl hücrelerimize kadar işlemiş bir söylemdir yahu, tiksiniyorum!

Bu yüzden hayatını garantiye almak için kasan çok kendini.

Evim olsun, arabam olsun, şuyum olsun buyum olsun, çünkü bu yaşlarda yaptım yaptım... Diye düşünüyorlar.

Oysa hayat vınnnn işte. Kaçıyor, gidiyor. Sen çırpınıp dururken...

Hande Yener artık özgür

Sekiz yıldır Erol Köse Prodüksiyon çatısı altında olan Hande Yener bu ay itibariyle özgürlüğünü ilan etmiş.

Köse’den ayrılan Yener’in artık albüm prodüksiyonunu kendisinin yapacağı, ama dağıtım için büyük bir şirketle anlaşacağı konuşuluyor.

Peki bu ayrılık kazasız belasız mı olmuş?

Söylenenlere göre öyle, ama ikilinin arasının epeydir limoni olduğu, pek görüşmedikleri de biliniyor. Şimdi müzik dünyasında asıl merak edilen, Köse’nin, eski Hande Yener albümlerinden bir best of filan yapıp piyasaya sürüp sürmeyeceği... Tıpkı zamanında Gülşen’in demo kayıtlarını yayınlaması gibi.
Yazarın Tüm Yazıları