Ekonomik durgunlukta estetik olunur mu

Gıda fiyatları artıyor, Kemal Derviş enflasyon tsunamisi geliyor diye uyarıyor. İşte tam da bugünlerde estetik yaptırmak için bankadan kredi almayı ya da boğazından kesmeyi düşünenlere iki haber.

Amerika’da ekonomik durgunluk nedeniyle estetik operasyonları da durdu. Daha geçen yıl sadece yüz ameliyatlarına 20 milyar dolara yakın para ödedikten sonra ekonomik gidiş nedeniyle estetik harcamalarını askıya aldılar. Diş yaptırmalar, miyoplara lazerler de durdu. İkincisi, zarafetle yaşlanma hareketi giderek zemin kazanıyor ki, bu trend ekonomik durgunluk öncesinde başladı. Yani parayla pulla ilgisi yok. Yüz, meme, popo operasyonlarıyla maskaraya dönmeden onurlu ve zarif bir şekilde yaşlanmayı savunan bu hareketin çok fazla şöhretli temsilcisi yok. Ama, hiç yok da değil.

Tanrıça havalı Helen Mirren estetiği reddediyor. Zarafet içinde yaşlanmayı öyle kafasına koymuş ki, plastik cerrahlar sana ille bir neşter atalım diye kapısında kuyruk olduğu halde, direniyor. "Kendini beğenmişin tekiyim ama, iğnelere neştere gelemem. Makyaj, mücevher ve kılık kıyafetle üstesinden gelirim" diyor.

Gerçekten geliyor. Bırakın 63 yaşını, kim herhangi bir yaşta Helen Mirren kıvrımlarına, bakış ve duruşuna sahip olmak istemez ki.

45 yaş üstü kadınlara estetik ve botokslarla palyaçoya benzemeden yaşlanmanın faziletlerini anlatan kitaplar yayınlanıyor son günlerde. Amerika ve İngiltere’de gayet iyi satıyorlar. Bunlardan biri, Gracefully: Looking and Being Your Best at Any Age. Yazarı Amerikalı Valerie Ramsey. 68 yaşında, altı çocuk, yedi torun sahibi ve model. Dal gibi bir kadın. İleri yaşta da özgüven güzelliğine sahip olmak için, kadınların kendilerine yaşça uygun bir rol model seçmelerini öneriyor.

Diyelim ki Helen Mirren’i seçtik. Ona benzeme ihtimalimiz olmasa bile ondan cesaret, kuvvet ve bilgelik alacakmışız. Cilt bakımı, makyaj, egzersiz ve iyi beslenmenin operasyon ve enjeksiyondan daha etkili olduğunu iddia ediyor Ramsey.

Amerikalı güzellik uzmanı Christopher Hopkins de 45 yaş üstü kadınların güzellik uyanışını anlatan bir kitap yazmış. Kadınların sosyal dayatmalar sonucu yaşlanma korkusuyla bıçak altına yattığını söylüyor, "Sadece operasyon ve enjeksiyon gibi dış müdahalelerle yaşlanmaya karşı durabileceğimize inanmaya başladık. Oysa bakın Raquel Walch’e, 66 yaşında MAC’in yüzü oldu. Bugünün kadını yaşını göstererek de güzel görünebilir" diyor.

Evet MAC, Raquel Welch’i 66 yaşın güzellik ikonu ilan etti ama, çok sıkı estetik operasyonlar geçirdiği de belli.

Bir kitap daha. New York’lu beslenme uzmanı Oz Garcia, estetiğe başvurmadan yaşlanmaya direnmenin rehberini yazmış. O da doğallığı, olgun ve zeki görünmeyi öneriyor.

Sonra İngiliz Vogue dergisinin editörü Alex Shulman’ın ilginç bir sözüne rastlıyorum. "İnsanın yaşlanmayı kabullenmemesi, hayatta hiçbir şey başarmamış olma duygusuyla yakından bağlantılıdır" diyor. Estetik operasyonlardaki artışın endişe verici boyutlarda olduğunu söylüyor. Bu sözlerden, başarılı kadınlarda yaşlanma korkusu olmayacağı sonucunu çıkarabilir miyiz acaba? Film yıldızı olmadığın sürece belki. Nicole Kidman henüz 40 yaşında. Çok da başarılı ama, botokslar yüzünden alnı betonlaşmış durumda. Demek ki başarılarına rağmen korkuları var.

Sonra The Observer’da küt diye bir cerrahın sözlerine tosluyorum: "Yaşlanan bir yüz asla genç bir yüzden daha güzel görünmemiştir bugüne kadar."

Tabii nereden, hangi ruh ve bedenden baktığına bağlı. Helen Mirren bana çok güzel görünüyor.

BOTOKSSUZ BEVERLY HILLS

Amerika’daki ekonomik durgunluk, konut sektöründeki kriz, Hollywood yıldızlarını pek bağlamaz. En azından estetik bahsinde. Ancak son yıllarını estetik çılgınlığıyla geçiren sıradan insanları bağlıyor. Medyadaki haberlere göre estetik operasyonların sayısında feci düşüş var. Hatta bazı plastik cerrahi uzmanları ayakta kalma savaşı veriyormuş. Los Angeles Times’ın haberine göre Beverly Hills kadınları bile botoks iğnelerini savsaklamaya başlamış durumda. Mesela mortgage işindeki kadınlar artık botoksları atlıyormuş.

Meme implantı imalatçıları da işlerin geçen yıl sonundan beri durgun olduğunu söylüyor. Çünkü implantlar yaklaşık 10 bin dolara maloluyor. 3-4 bin dolarlık lazerli göz tedavileri de lüks sınıfına girdiği için azalmış. Ancak 1000 dolar gibi görece düşük maliyette olduklarından dudak ve gözaltı dolguları devam ediyor.

Amerikan Plastik Cerrahi Derneği’nin Başkanı Dr. Richard D’Amico da önümüzdeki dönemlerde durgunluğun etkisini daha kuvvetli bir şekilde hissedeceklerini söylüyor. "İnsanlar ekonomi konusunda endişelenmeye başladığı an keyfi harcamalardan kısmaya başlarlar" diyor.

KAHVEYİ BİLE AZALTTILAR

Keyfi harcama deyince, estetik operasyon ne kelime, son haberlere göre kahve delisi Amerikalılar, Starbucks’a bile daha az uğrar olmuşlar. Latteler, mochalar kısıldığı için şirket hisseleri en düşük düzeyine indi. Başkan Howard Schultz "37 yıllık şirket tarihinde ilk kez zayıf bir ekonomik iklime girdik, gıda ve enerji fiyatlarındaki artış müşterilerimizi etkiledi" diyor.

Aslında estetik sektöründeki gidiş geçen yıl ilk belirtilerini göstermiş, yüz gerdirme gibi komplike operasyonlarda hafif bir düşüş yaşanmış. Buna karşılık botokslar arttığı için kozmetik işlemlerin genel toplamında yüzde 7’lik artış görülmüş.

Tıp, ilaç ve biyoteknoloji sektöründeki eğilimlerle ilgili piyasa araştırmaları yapan Millennium Grubu, ekonomideki yavaşlama sonucu kozmetik harcamaların daha da düşeceğini tahmin ediyor. Ancak genç görünme baskısına dayanamayanların kredi alarak piyasayı az da olsa canlı tutacağını düşünüyor. Kredi alabilmek için 18 yaşını bitirmiş ve ayda 15 bin dolar gelir sahibi olmak gerekiyor.

Estetik sektörünün ucuz prosedürlerle ayakta kalacağı da tahmin ediliyor. Mesela önümüzdeki 5 yıl içinde dolgu enjeksiyonlarında yüzde 10-15’lik büyüme bekleniyor. Geçen 5 yıldaki artışlar ise yüzde 18 düzeyindeydi.

Bu arada durgunluk korkusu yüzünden yarım kalan inşaatlar var. Kadının biri Los Angeles Times’a anlatıyor: "Bir zamanlar 150 kiloydum. Mideme kelepçe taktırıp 85 kilo verdim. Derilerim sarktı. Şimdi derileri toplatıp, meme yaptıracaktım ama vazgeçtim."
Yazarın Tüm Yazıları