Vosvos satıyor, Ahmet eli böğründe boş kalıyor

Sabancı Holding'in patronu Sakıp Sabancı, Capital Dergisi'ndeki söyleşisinde, ‘‘1999'un altıncı ayına kadar dişimizi sıkarsak, sonra iyilikler başlayabilir. Ancak, otomobilde iki yıldır Hans üretsin, Volkswagen getirip satsın. Ahmet eli böğründe boş kalsın olayı var’’ dedi.

Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Sakıp Sabancı, ‘‘Morali bozmak yok. Ben 1999'un altıncı ayına kadar dişimizi sıkarsak, ondan sonra iyiliklerin başlayacağını düşünüyorum’’ dedi. Sabancı, Hürriyet Dergi Grubu bünyesindeki aylık ekonomi dergisi Capital'de yer alan söyleşisinde, ‘‘İhtiyatlı olacağız, dikkatli olacağız, ama moralimizi bozmadan çalışmaya devam edeceğiz’’ diye konuştu.

Sabancı, Capital dergisinin ‘‘1999 yılında ertelediğiniz proje var mı?’’ sorusunu ise şöyle yanıtladı:

‘‘Şu işi yapmıyorum, bu işten vazgeçtim, bu işi kaldırıyorum diye bir şeyim yok. Bütün umum müdürlerim dinamik, bütün arkadaşlarım 'yap, yap, yap' plağı ile büyümüşler. Ben de öyleyim. Yola devam edeceğiz. Yalnız biraz daha dikkatli olacağız. Erteleme ya da ikiye bölme gibi...’’

Sakıp Sabancı, 1999 yılı için Sabancı Grubu'ndaki şirketlerine yönelik tahminlerini ise şöyle anlattı: ‘‘Bendeki değerlendirmeler, üretim kolunda yüzde 20 kadar eksilme olacağı yönünde. Ama iş kollarına baktığımızda, çimento iyi satıyor. Carrefour'un morali bambaşka. O moralli. O diyor ki 'Biz büyüyoruz'. Ama Marsa üretici olduğu için 'Benim üretimim belli bir boyutta düşebilir' diyor. Danonesa'da da biraz kaygılar var. 1999'da problemler var ama 2000'e doğru bu tekrar iyiye doğru gelir diye bir kanaat var. Benim grubumda ortalama üretimler, cirolar yüzde 20 eksilecek. Bütün fabrikalara gidelim. Hepsinin bir sonraki, beş yıl sonraki planı belli. Fakat iş daraldı. Üretim kollarının bazıları dünyada zor duruma girdi. Çünkü rekabet var. Polyester elyafta damping yaşanıyor. Otomobil işinde Volkswagen getirsin, Hans üretsin satsın. Ahmet burada eli böğründe boş kalsın. Bu iki yıldır böyle devam ediyor. Bir yelpaze yapmak lazım. Sabancı Topluluğu olarak bu krizden en az zararla çıkacak firmaların başında geliriz.’’

SANAYİ DİLİNDE BULUŞMA

Sabancı, yabancı ortaklarının Türkiye'deki problemlere yaklaşımını ise şöyle özetledi:

‘‘Japonlar'a bakarsam, finansman ve diğer nedenlerle kendi evlerinde kaygıları var zaten. Dünyanın diğer yerlerinde de sorunlar yaşanıyor. Yabancılar karar verirken geniş düşünüyor. Türkiye'ye mi gideyim, yoksa dünyanın başka bir yerine mi gideyim diye bakıyor. Bizim evdeki istikrarsız ortam onları etkiliyor ama Türkiye'nin büyük bir potansiyel olduğunu düşünüyorlar. Başka memleketlerde de kaygılı günler yaşanıyor. Burada da on yıldır yaşanmış. Ama işler devam etmiş. Biz de 'Devam edelim, sanayi dilinde buluşalım' diye ısrar ediyoruz.’’