Üreticiye 5 ay faizsiz dönem
Güncelleme Tarihi:
TARİŞ’ten devraldıkları bilgi birikimi ve beşeri sermaye ile girdikleri tarım bankacılığı alanında DenizBank olarak oyunu değiştiren kurum olduklarını ifade eden DenizBank Tarım Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Burak Koçak, “DenizBank olarak ayrı bir önem verdiğimiz tarım sektörü, üzerine titrediğimiz ve her ayrıntısına büyük bir titizlikle odaklandığımız bir sektör. Her ürün grubu, hatta her tarımsal ürün kendine özgü dinamiklere ve çok değişken nakit akışına sahip. Şu anda ülkemizde üretilen ve ekonomik değeri olan 300’den fazla tarımsal ürüne finansal destek sağlıyoruz. Bu ürünler kendi içinde kredi ihtiyacı, nakit akışı, gelir elde etme ve ödeme gücüne kavuşma sıklığı gibi birçok alanda birbirinden ayrılıyor. Buna dikkat etmeksizin uygulanan bir finansman yöntemi ile rasyonel bir faaliyeti bile ödeme güçlüğüne sokabilirsiniz” dedi.
KREDİLER İKİ GRUPTA
Kredilerini iki ana gruba ayırdıkları bilgisini veren Koçak, “Bunlar işletme ve yatırım kredileri. İşletme kredisi ile maliyet finansmanı yapıyoruz. Üreticilerimizin ilgili dönem içerisinde gerçekleştirecekleri tarımsal faaliyet için gerekli girdi finansmanını sağlıyoruz. Bu grubun gururla öne çıkarabileceğimiz ürünü de Üretici Kart. Üretici kart sektördeki ilk tarım kart ve şu an 580 bin üreticimizin cebinde. Aslında Üretici Kart sadece kredi kullandırılan bir ürün değil, bu ürün ile biz sektördeki iş yapış modelini değiştirdik. Tedarikçi, finansör ve üretici arasında; her üç grubun da kazanacağı bir döngü yarattık. Finansör olarak banka finansman sağlıyor, tedarikçi müşteriye ulaşıp ciro yaratıyor ve üretici de 5 aya varan faizsiz dönem avantajından yararlanarak fiyat avantajı sağlıyor. Biz burada 580 bin üreticimiz adına büyük girdi firmaları ile pazarlık ederek onlara maliyet avantajı sağlıyoruz. Bu sayede de üreticilerimiz Üretici Kart’la; mazot, yem, gübre ve tüm tarımsal girdi alışverişlerin 5 aya varan faizsiz dönem avantajı elde ediyorlar” dedi.
MÜŞTERİ BAZINDA
İkinci ana grup kredilerinin de yatırım kredileri olduğunu belirten Koçak, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yatırım kredilerini işletmenin geliştirip genişletilmesi amacıyla kullanılan krediler olarak tanımlıyoruz. Bu tanım çok geniş bir ürün yelpazesine işaret ediyor, basit bir tarla tesviye kredisinden büyük bir meyve tesis kredisine, makine ekipman alımından sera yapım kredisine kadar akla gelebilecek tüm ürünler bu grupta yer alıyor. Özellikle bu grupta, üründen müşteriye geçmemiz gereken alanlar bulunuyor. Örneğin hayvancılık sektörünü ele alalım. Daha en baştan belirtmek gerekir ki, alana özgü bir ‘hayvancılık kredisi’ ile işin içinden çıkmak mümkün değil. Çünkü hayvancılık dediğimiz alan aslında çok farklı uzmanlık alanlarını kapsayan geniş bir sektör. Küçükbaş hayvancılık ile büyükbaş hayvancılığa aynı gözlükle bakamazsınız. Keza besi hayvancılığı, süt hayvancılığı, kombine hayvancılık faaliyetleri de yine bambaşka dinamiklere sahip ve üreticilerinin de yine birbirinden önemli ölçüde farklılaşan ihtiyaçları var. Örneğin birçok yerdeki büyükbaş hayvancılık kredisi, DenizBank’ta tamamı alanında uzman ve çoğu ziraat mühendisi olan tarım şube personelimizin etkin yönlendirmesi ile besi hayvanı alım kredisi, süt hayvanı alım kredisi, işletme kredisi gibi ihtiyaca göre kurgulanmış çok sayıda kredi paketlerine ayrılır. Biz banka olarak bunu çok önemsiyoruz. Bunun için faaliyete özgü olarak ne zaman harcama yapıldığını, ne zaman gelir elde edildiğini çok iyi planlamak gerekiyor. Biz DenizBank olarak bunu sadece faaliyet bazında değil, müşteri bazında özelleştirecek bir organizasyona ve Ar-Ge altyapısına sahibiz. Örneğin projeler ekibimiz, sıfırdan kurulacak çiftlik yatırımlarına özel fizibilite raporları ile müşteriye özel kredi paketleri hazırlıyor.”