TZOB: Tarımda kriz gelmeden önlem almalıyız

Güncelleme Tarihi:

TZOB: Tarımda kriz gelmeden önlem almalıyız
Oluşturulma Tarihi: Ekim 16, 2008 13:18

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, yaşanan küresel mali krizin tarım sektörüne etkilerini değerlendirerek, “Üretimi artırmazsak ihracatı artırmak mümkün olmadığı gibi artan döviz fiyatlarıyla tarım ürünü ithal maliyeti ve faturası artacak. Tarımı ayakta tutmak için, kriz gelmeden tedbir almalıyız” dedi.

Bayraktar, TZOB Genel Merkezi’nde yaptığı basın toplantısında, küresel krizin tarım sektörüne etkilerini değerlendirdi. Bayraktar yaptığı açıklamada, krizin uzun süreceği ve reel sektöre yansıyacağının anlaşıldığını, bu süreçte dünya ekonomisinin durgunluk dönemine gireceğini dile getirdi. Krizin etkilerinin Türkiye’de de gözlendiğini söyleyen Bayraktar, “Döviz kurları, faizler artıyor. Borsada büyük düşüşler görülüyor. Ticaret daralıyor, karşılıksız çekler artıyor. Enerji fiyatları artıyor. Büyümede yavaşlama gözleniyor. Ağustos’ta sanayide yüzde 4 gerileme belirleniyor. İşsizlikte artış eğilimi ortaya çıkıyor. Temmuz ayında önceki yıl yüzde 8.8 olan işsizlik oranı yüzde 9.4’e yükseliyor. Bununla birlikte krizin reel sektöre yansımasının sonuçları henüz tam olarak ortaya çıkmış değildir” diye konuştu.

TARIMSAL ÜRETİM ARTIRILMALI

Dövizdeki yükselmenin tarım ve gıda fiyatlarını yukarıya çekebileceğini kaydeden Bayraktar, bu durumun tarım ürünleri ile gıda ihracatını teşvik edici etki yapabileceğini söyledi. Bayraktar, “Türkiye tarımdaki bu avantajını kullanabilir. Tarımsal üretimi artırmak suretiyle, etkileri uzun süre devam edeceği düşünülen ve reel sektörü de olumsuz etkileyeceği bilinen küresel mali krizin etkilerini asgariye indirmede katkı sağlanabilir” dedi. Bayraktar, söz konusu dönemlerde gıda fiyatlarındaki artışlarla halkın gıda temininde sıkıntıya düşmemesi için tarımsal üretimin artırılması gerektiğini kaydederek, “Mevcut durumda bunun gerçekleşmesini engelleyen en önemli sebep tarımsal girdi maliyetlerinin çok yüksek olmasıdır. Önümüzdeki süreçte de dövizdeki artışa bağlı olarak gübre ve girdi maliyetlerinin daha da artması muhtemeldir” diye konuştu.

Türkiye’de tarım kesiminin krizlerden kendini koruma araçlarına sahip olmadığını belirten Bayraktar, sektörün güçlü ekonomik organizasyonlara sahip olmaması nedeniyle ürün ve girdi fiyatlarını belirleme veya etkileme gücünün bulunmadığını kaydetti. Bayraktar, “Geçmişte yaşananlar da göstermiştir ki, kriz dönemlerinde enflasyonda artış olur ve kemer sıkma politikası uygulanırsa bunun yükünü, sıkıntısını en çok tarım kesimi ile dar ve sabit gelirliler çekmektedir. Tarım sektörü zaten çok önemli sorunlarla karşı karşıyadır. Bu sorunları artırıcı ve üretim gücünü zayıflatıcı uygulamalara çiftçilerimizin tahammülü bulunmamaktadır” dedi.

2001 KRİZİNDEN SONRA YAŞANANLARI YAŞAMAK İSTEMİYORUZ

Bayraktar, 2001 krizinden sonra yaşananları yeniden yaşamak istemediklerini vurguladı. Bayraktar, söz konusu sıkıntılı dönemde halkın ucuz gıdaya ulaşması gerektiğini belirterek, “Bizim ucuz gıda üretebilmemiz için maliyetlerimiz düşürülmelidir. Girdilerimizi daha ucuz elde edemezsek, ucuz kredi alamazsak ne yeterli ne de ucuz tarım ürünü ve gıda üretmemiz mümkün değildir. Kriz döneminde özellikle girdi fiyatları ve faizlerin yükselmesi halinde tarım sektöründe daha büyük kayıplar yaşarız” diye konuştu.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!