Tüzmen’e bir suçlama da Mersin’den

Güncelleme Tarihi:

Tüzmen’e bir suçlama da Mersin’den
Oluşturulma Tarihi: Ocak 05, 2006 15:35

Kapıkule’deki operasyonda ‘Kaçakçıya free shop izni verilmesiyle’ ilgili suçlanan Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen’e bir suçlama da, Mersin Serbest Bölgesi’nde 2004’te yapılan kaçakçılık operasyonunun sanıklarından Sadettin Keskin’den geldi. Serbest Bölge’de firması bulunan ve ihbarı ile büyük bir kaçakçılığı ortaya çıkaran Keskin, adını verdiği bazı bürokratları Tüzmen’in özel olarak kolladığını öne sürdü.

Serbest Bölge’deki çok sayıda kaçakçılık dava dosyalarının bazılarında sanık, bazılarında da hem sanık hem ihbarcı olarak adı geçen Sadettin Keskin, geçen yıl mart ayında Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ve Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na birer dilekçe göndererek, gümrüklerden sorumlu Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen hakkında suçlamalarda bulunduğunu açıklarken, bu iddialarını DHA’ya da anlattı. Keskin, ‘kaçakçılığın 1 numaralı sanıkları’ dediği, operasyon sonrası 3 ay hapis yatıp, şu an tutuksuz yargılanan Mersin Serbest Bölgesi eski Müdürü ve Dış Ticaret Müsteşarlığı Standardizasyon eski Genel Müdür Yardımcısı Erol Taşyürek ile İstanbul Kıyı Bankacılığı Serbest Bölgesi eski Müdür Yardımcısı Hasan Hüseyin Atıl’ın görevlerine iade kararında Bakan Tüzmen’in etkili olduğunu, bu bürokratların ‘Bakan himayesinde’ olarak tanındığını söyledi.

“TÜZMEN HİMAYE EDİYOR”

Dış Ticaret Müşteşarlığı ve bu müşteşarlığın bağlı bulunduğu Tüzmen’in başında olduğu bakanlığa da aynı dilekçeleri gönderdiğini anlatan Keskin, Devlet Denetleme Kurulu’nun da bu konuda harekete geçmesini isterken şöyle devam etti:  “Bakanlıktan 6 aydır cevap gelmedi. Devleti soyan, soyduran, kaçakçılık yapan sistemleri oluşturan bürokratların, Bakan Kürşad Tüzmen’in bilgisi dahilinde ve himayelerinde olduğunu da bildiğimden cevap vermemelerini yadırgamıyorum. Mersin Serbest Bölgesi’nde kaçakçılık sistemi kurup, kaçakçılık yapılmasına teknik alt yapı hazırlayan kişi Erol Taşyürek ve Hüseyin Atıl’dır. Tüm bunlar da Bakan’ın bilgi ve himayesi altında gerçekleşmektedir. Mersin Serbest Bölgesi, kaçakçılık üssü haline getirildi, yapay bir kaçakçılık sistemi kuruldu. Yapan, Kürşad Tüzmen’in ekibidir. Kaçakçılık firmasının ruhsatları bile kişisel olarak onun tarafından verilmiş. Erol Taşyürek ve Hüseyin Atıl, siyasi baskı, korumacılık gibi duygularla hareket edildiğinden çok kısa bir tutukluluk hallerinden sonra tahliye edildiler ve sanki hiç bir şey olmamışçasına görevlerine iade edildiler. Kamu vicdanı ve hukukun üstünlüğü, adalet gibi kavramlar bir anda yok edildi. Yakın bir zamanda, belki de benim başvurularım sonucu görevlerinden alındılar. Sayın bakan, sanıklar tahliye olduktan sonra yaptığı açıklamada onlara vefa borcu bulunduğunu, davaların önemsiz olduğunu, bir şey çıkmayacağından bahisle, hukuku yok sayarak yargıyı siyasal etki altına almaya çalışmaktadır. Bakan Tüzmen, basına yansıyan bu beyanları ile davalara etki etmek istemiş, görüş beyan etmiştir.”

DAVADAKİ DURUMU

MERSİN’deki firmasını kapatan ve halen İstanbul’da aynı dalda çalışmalarını sürdüren Sadettin keskin, Kaçakçılık yaptığı iddiasıyla 9 Ocak 2002’de tutuklanıp, 22 Temmuz 2003’te tahliye edildi. Tahliyesinin ardından, serbest bölgedeki kaçakçılıkla ilgili ihbarda bulundu. Jandarma Genel Komutanlığı’nca 2004’te yapılan operasyonda, Mersin Serbest Bölgesi’nde 3 milyar doları bulduğu tahmin edilen kaçakçılık ortaya çıkarıldı. İddiaya göre, serbest bölgeye getirilen ihraç malları, yöneticilere rüşvet verilerek yurt içine sokuldu, kağıt üzerinde ise ihraç edilmiş gibi gösterildi. Operasyon sonrası serbest bölgede, çoğu ithalat-ihracat şirketinin sahibi 50 kişi, ‘Teşekkül halinde kaçakçılık, rüşvet almak ve görevi suistimal’ suçlarından açılan 8 ayrı dava dosyasından Mersin Ağır Ceza Mahkemelerinde yargılanmaya başlandı.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!