TÜSİAD: Bizi dalgalı kurdan kurtar Fischer

Güncelleme Tarihi:

TÜSİAD: Bizi dalgalı kurdan kurtar Fischer
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 25, 2001 01:30

IMF Başkan Yardımcısı Stanley Fischer'dan randevu alan TÜSİAD, IMF'nin dikkatini dalgalı kur sistemine çekecek. Dalgalı kurun yarattığı belirsizlikten şikayetçi olan TÜSİAD, Fischer'den daha öngörülebilir bir sistemin uygulanmasını isteyecek.

Hafta başında Türkiye'ye gelecek olan Uluslararası Para Fonu (IMF) Başkan Yardımcısı Stanley Fischer'dan randevu alan TÜSİAD (Türk Sanayici ve İşadamları Derneği), yaşanan sıkıntıları özel sektörün gözüyle IMF'ye aktaracak. TÜSİAD'ın, Fischer'a aktaracağı konuların biri de uygulanmakta olan dalgalı kur sisteminin yarattığı belirsizlik olacak. TÜSİAD, IMF'ye bu sistemden duyulan rahatsızlığı aktararak, uygulanmakta olan ekonomik programdan vazgeçilmeden daha öngörülebilir bir kur rejimine geçilmesini isteyecek.

‘‘IMF ile bir de biz konuşalım, reel sektörün durumunu bir de biz anlatalım’’ düşüncesiyle bir süredir IMF yetkilileriyle görüşmeyi planlayan TÜSİAD yöneticileri, Fischer'in önümüzdeki hafta Türkiye'ye yapacağı ziyareti fırsat bilerek randevu talebini iletti.

Bu konuda Fischer'dan olumlu yanıt alan TÜSİAD, Fischer'a aktaracağı konulardan birini de dalgalı kur rejimi olarak belirledi. TÜSİAD üyelerinin biraraya geldiği komisyon toplantılarında üzerinde ençok durulan konulardan biri olan dalgalı kur rejimi, sonuçlarıyla sanayiciler tarafından eleştiriliyor. TÜSİAD üyeleri arasında, dalgalı kur rejiminin Türkiye'ye uygun bir metod olmadığından yola çıkılarak, ekonominin bu metodu daha fazla kaldıramayacağı görüşü paylaşılıyor. Geçtiğimiz hafta yaşanan döviz şokunun bunun çok somut bir şekilde ortaya koyduğu belirtilirken, bir önceki programdaki kur sistemi ne kadar yanlışsa, bu sistemin de yanlış olduğu belirtiliyor.

MERKEZ’İN ROLÜ

Ancak TÜSİAD üyelerinin hem fikir olduğu bir konu da, altına imza atılan bir programın sonuna kadar uygulanması. Bu çerçevede IMF'nin de uygun göreceği birtakım düzenlemelerle, ekonomideki belirsizliklerin maksimuma indirilmesi gerektiği. TÜSİAD'ın bu konudaki tavrı da, IMF'ye rağmen değil, IMF ile birlikte programın daha sağlıklı bir şekilde yürütülmesi için neler yapılabileceğinin bulunması. Bu aşamada dalgalı kur sisteminden tamamen vazgeçilmesini istemek de pek mümkün görünmüyor. Sabit kur sistemine kesinlikle sıcak bakmayan TÜSİAD, daha öngörülebilir bir kur sistemiyle programın başarıyla uygulanabileceği görüşünde. Bu aşamada Fischer'a sunulabilecek tek alternatif Merkez Bankası'nın piyasaya müdahale edebilme imkanının artırılması ve döviz satış ihalesi takviminin önceden açıklanması uygulamasından vazgeçilmesi.

ÖNÜMÜZÜ GÖREMİYORUZ

Dalgalı kur sisteminin önemli bir şikayet konusu olduğunu söyleyen TÜSİAD Yönetim Kurulu Üyesi Nuri Çolakoğlu, ‘‘Çünkü kimse önünü göremiyor. Ekonomik hayatı durduran konulardan biri siyasi belirsizlik ise diğeri de kurdaki belirsizlik’’ diye konuştu. Siyasi belirsizlik konusunun yavaş yavaş da olsa aşılmaya başladığını, hükümet ortakları yüzünden en azından kısa vadede bir siyasi tehlike görülmediğini söyleyen Çolakoğlu, ‘‘Artık sıra ekonomide belli büyüklüklerin de düzenlenmesinde’’ dedi. IMF Avrupa Direktörü Michael Deppler'in mektubuna da dikkat çeken Çolakoğlu, yaşanan olumsuzlukların çoğunun Türk hükümetinin bazı konulardaki yavaşlığı, isteksizliğin sonucu olmakla birlikte IMF'nin de bazı hataları olduğunun kabul edilmesi gerektiğini vurguladı.

Dalgalı kur sisteminden tamamen vazgeçilmesinin bu programın devamlılığı bakımından mümkün görünmediğini vurgulayan TÜSİAD Üyesi Mehmet Şuhubi'ye göre, Merkez Bankası'nın bu işi minumum kontrolle devam ettirmesi programın geleceği açısından önemli. Merkez Bankası'nın gücü arttıkça kuru belli noktalarda tutabildiğine dikkat çeken Şuhubi, ‘‘Kur yıl sonuna kadar üç aşağı, beş yukarı bu seviyelerde gitmesi gerekir. Gitmeyecekse, bundan kısa bir süre önce olduğu gibi 1.600'lere çıkacaksa o yeni bir krizin habercisi değil, kendisidir’’ diye konuştu.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!