Türkiye, dünyanın en hızlı büyüyen 7'nci ekonomisi

Türkiye 1965-1998 arasındaki 33 yıllık dönemde yıllık ortalama yüzde 4.3'lük büyüme hızıyla 30 büyük ekonomi içinde Japonya ve Brezilya ile birlikte 7. oldu. Büyüme hızında yıllık ortalama yüzde 8.6'lık büyüme hızıyla birinci olan Çin'i, yüzde 8.1 ile Güney Kore izledi.

TÜRKİYE 1965-1998 döneminde yıllık ortalama yüzde 4.3'lük büyüme hızıyla Dünya Bankası'nın belirlediği 30 büyük ekonomi içinde Japonya ve Brezilya ile birlikte 7. oldu. Büyüme hızında yıllık ortalama yüzde 8.6'lık büyüme hızıyla birinci olan Çin'i, yüzde 8.1 ile Güney Kore ve yüzde 7.3 ile Tayland izledi.

1965-1998 döneminde Çin yıllık ortalama yüzde 8.6 büyürken, Almanya ve Rusya'nın veri yokluğu nedeniyle kapsama alınmadığı 30 büyük ekonomi içinde en düşük büyümeleri yüzde 1.6 ile İsviçre, yüzde 1.7 ile İsveç, yüzde 1.9 ile Arjantin gerçekleştirdi.

Çok büyük bir hızla büyümesini sürdüren Çin, bu dönemde milli gelirini, 1998 fiyatlarıyla 61 milyar dolardan 923.6 milyar dolara, kişi başına milli gelirini ise 85 dolardan 750 dolara çıkardı.

TÜRKİYE DÖRDE KATLADI

Böylece 1965'de yaklaşık Türkiye ekonomisi kadar bir ekonomiye sahip olan Çin,1998'de Türkiye ekonomisinin 4.5 katını geçti.

Çin, bu dönemde reel bazda milli gelirini 15, kişi başına milli gelirini ise 8.8 katına çıkarmayı başardı. Güney Kore ile Tayland da benzer bir eğilim izlediler.

Türkiye, bu dönemde ekonomisini dörde katladı ama hızlı nüfus artışı nedeniyle kişi başına milli gelirini iki katına çıkardı. Milli gelir 1965-1998 döneminde 1998 yılı fiyatlarıyla 50 milyar dolardan 200.5 milyar dolara, kişi başına milli gelir ise 1590 dolardan 3 bin 160 dolara yükseldi. Bu dönemde yıllık ortalama yüzde 4.3'lük büyüme gösteren Türkiye'nin büyüme oranının yüzde 2.2'si nüfusa gitti.

99’daki küçülme

nasıl etkiler?

DÜNYA Bankası, ülkelerin büyüme performanslarını 1998 yılı rakamlarıyla yaptığı için, Türkiye'nin 33 yıllık performansında, 1999'da deprem nedeniyle yaşanan yüzde 6.4'lük küçülme görünmüyor. Uzmanlar, 33 yıl üzerinden yapılan bu hesaplamada, 6.4'lük küçülmenin Türkiye'nin dünya sıralamasındaki yerini değiştirecek kadar etkili olmadığı görüşünde birleşiyorlar.