Arjantin'deki krizin sorumlusu olarak gösterilen ekonomiden sorumlu eski Devlet Bakanı Domingo Cavallo, ‘‘IMF Derviş'in sırtını sıvazladı, bana kapıları kapattı. Türkiye, Arjantin'den daha şanslı. Kemal Derviş'e selam söyleyin, Türkiye iyi gidiyor’’ dedi. Cavallo, yine de gerekli adımların atılmaması halinde Türkiye'nin Arjantin gibi olabileceğini hatırlattı.
Arjantin'in ekonomiden sorumlu eski Devlet Bakanı Bakanı Domingo Cavallo, Türkiye ile Arjantin'i kıyaslayarak, ‘‘Türkiye daha kötü’’ fikrini savununlara katılmayıp, ‘‘Derviş'e selam söyleyin. Türkiye çok iyi gidiyor’’ mesajını gönderdi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Deniz Baykal tarafından gelişmeleri incelemek üzere Arjantin'e gönderilen CHP Genel Başkan Danışmanı Bülent Tanla, Cavallo ve Arjantin eski Cumhurbaşkanı Raul Alfonsin ile görüştü.
Tanla, samimi bir havada görüştüğü Arjantin eski Cumhurbaşkanı Raul Alfonsin ve krizin sorumlusu olarak gösterilen Ekonomiden Sorumlu eski Devlet Bakanı Domingo Cavallo'nun, Türk halkına ve Türk ekonomi yönetimine önemli mesajları olduğunu vurguladı. Tanla, ‘‘Hem Cavallo, hem de Alfonsin her ikisi de günah çıkardılar’’ dedi.
Cavallo, Bülent Tanla'nın sorularını yanıtladı:
Arjantin ve Türkiye'nin son dönemlerini karşılaştırır mısınız?
- Türkiye'deki devalüasyon iç pazarda sıkıntı oluşturdu, arkasından enflasyonu getirdi. Şu sırada Türkiye, son krizin yaralarını sarmış bulunuyor. Avrupa ile ileri düzeyde ticaret ilişkisi mevcut, dış ticareti iyi gidiyor. Arjantin ise devalüasyonla krize çare bulmaya çalışıyor. Biz şu anda devalüasyon yapıyoruz. Türkiye ise devalüasyonu, 10 ay önce 2001 Şubat'ında yaptı. Bizim devalüasyondan beklentimiz Türkiye'nin başarısı gibi olmayacak. Bizim ekonomimiz dolara endeksli, Arjantin'in dış ticaret hacmi Türkiye'ye nazaran daha az. Türkiye Avrupa'da, Arjantin ise dünyanın bir ucunda. Bizim dış ticaret hacmimiz gayrısafi milli hasılamıza göre çok az. Arjantin'in problemi devalüasyon ile çözülmez. Arjantin merkezi devletinin, eyaletlerin bünyesinde, finans yapısında reform yapılması gerekiyor. Mali piyasanın yeniden güvenini kazanmamız gerekiyor. Bu uzun zaman alacak. Ekonomik göstergelerde Türkiye'den daha iyi durumda gözüküyorsak da, daha zor durumdayız. Türkiye'nin coğrafi pozisyona İspanya'nınkine çok benziyor. Türkiye ve İspanya Avrupa'nın merkezine, Brüksel'e, AB'ye aynı uzaklıkta. Türkiye'nin zengin komşuları var. Avrupa zengin. Bizim ise Brezilya gibi bir komşumuz var ki, bizden daha fakir. Şilililer gibi olamadık, Avrupa'ya ve Amerika'ya daha fazla açılmamız gerekiyor. Güney yarımküresi Ortak Pazarı Mercosur bünyesinde Brezilya'ya bağımlı olmamız bizim dezavantajımız.
Kemal Derviş de sizin gibi Dünya Bankası kökenli bir iktisatçı-siyasetçi. Kendisine bir mesajınız var mı?
- Derviş'i birkaç ay önce Ottawa'da gördüm. IMF, Derviş'in sırtını sıvazlarken bana kapıları kapattı. Türkiye IMF'nin hoşuna giden kararlar aldı. Büyük bir devalüasyon, iç pazarın kontrol altına alınması, hayat standardının ve maaşların düşürülmesi acı gerçekler. Türkiye'nin yaptığını şimdi de Duhalde burada yapacak. Bu iş Arjantin'de fiyaskoyla bitecek. Devalüasyon fiyat ve maaş artışına neden olacak. Borçlarımız
dolar üzerinden olduğundan birçok firma iflas edecek. Derviş'e selam söyleyin. Türk ekonomisini iyi yönetiyor, ne yapacağını biliyor. IMF'nin isteklerini aynen yerine getirecektir. Türkiye uluslararası desteği sağlamış gözüküyor.
Arjantin halkına ne demek isterdiniz?
- Medyada bana karşı bir kampanya başlatıldı. Ekonomik krizden beri sorumlu göstermek istediler. Ben kimse ile görüşmüyor, işlerin sakinleşmesini bekliyorum. Halkın gerçekleri, yaşananları daha gerçekçi görüp daha objektif değerlendirmesini istiyorum. Arjantin'de halkın kafası şu anda çok karışık, gözü çok net görmüyor. Şu anda herkes beni suçlu görüyor. Beklemem gerekiyor. Üniversitelerde ders vermek istiyorum.
Duhalde'nin aldığı kararları nasıl değerlendiriyorsunuz?
- Duhalde'nin başarı şansı çok az. İyi bir insan, iyi bir politikacı, ama yanlış ekonomik kararlar alıyor. Kaş yapayım derken göz çıkartacak.
Size arka çıkan ABD, elini yıkayıp Arjantin'den çekildiIMF ve öteki uluslararası kuruluşlar sizinle olan ilişkilerinde yanlış yaptı mı? Sizi yanlışa sürüklediler mi?
- Bakın işin doğrusu şu: Almanya, Arjantin'e desteğini çekerken Türkiye'ye arka çıktı. Başkan De la Rua, Siemens firmasının bir kontratını iptal edince Almanları kızdırdı. Almanya'nın Türkiye'ye verdiği desteği ABD Arjantin'e vermedi. Bush'un etrafındaki aşırı tutucu arkadaşları, danışmanları kritik durumdaki ekonomilerin düşmesini istiyorlar. Türkiye'nin stratejik önemi olduğundan bunu size uygulayamadılar. Almanya ve Avrupa Türkiye'ye destek verince, Amerika da birlikte hareket etti. Özellikle 11 Eylül sonrası Türkiye'nin değeri daha da iyi anlaşıldı. Almanya, Arjantin'i desteklemedi. Avrupa Türkiye'ye arka çıktı, ABD büyük para yardımında bulundu. Arjantin'in ise şansı ters gitti. Avrupa, ABD'nin bize destek vermesini beklerken, ABD elini yıkayıverdi. 2001 Kasım'ında Türkiye'ye 10 milyar dolar, Arjantin'e ise 1.2 milyar dolar verildi. ABD ve IMF bu yaptıklarından pişman olacaklardır. Şu sırada Arjantin'in başındaki hükümet popülist ve dışa kapalı bir hükümettir.
Arjantin yerine Türkiye'de ekonomi bakanı olmak isterdimDomingo Cavallo, Bülent Tanla ile görüşmesinde sürekli Türkiye'nin stratejik önemine değiniyor. Cavallo'nun şu sözleri dikkati çekiyor: ‘‘Türkiye'nin coğrafi ve stratejik öneminden faydalanması lazım. Türkiye'nin Avrupa'daki rolü, ABD'nin dostu olması gibi özellikleri, benim Arjantin yerine Türkiye'de ekonomi bakanı olsam çok hoşuma giderdi. Sizin orada ekonomi bakanı olmak isterdim.’’
Türkiye Avrupa ile birleşmeli‘‘Türkiye'nin süratle Avrupa'yla birleşmesi lazım’’ diyen Domingo Cavallo, İspanya'nın Avrupa'dan istifadesi oranında Türkiye'nin de yararlanması gerektiğini belirterek ‘‘İspanya'nın yaşam düzeyi Avrupa Topluluğu'na girdikten sonra çok düzeldi. Türkiye için de bu geçerli. Türkiye'nin Avrupa'dan faydalanması, Avrupa'nın da Türkiye'yi bünyesine alması gerekir. Hedef AB olmalı. Kemal
Atatürk büyük bir milliyetçi idi. Eminim sizin partiniz de öyledir. Bense milliyetçi olmamız yerine Avrupalı olmamızı öneriyorum. Ekonomik ve politik yönden Avrupalılaşın’’ tavsiyesinde bulundu.
Devalüasyon şirketleri batırırdıArjantin'de devalüasyona karşı olduğunu belirten Domingo Cavallo, bunun nedenlerini Bülent Tanla'ya şöyle anlattı: ‘‘Ben devalüasyona karşıydım. Arjantin'in durumu Türkiye, Brezilya ve Meksika'nınkinden farklı. Arjantin'de anlaşma ve kontratların yüzde 90'ı dolar üzerinden. Peso'yu devalüe ederek kur farklarından elde edeceğimiz kazançla harcamaları yapıp, borç ödeme girişiminde bulunsaydık, daha da zor duruma düşerdik. Devalüasyon yapsaydık ne olurdu? Birçok şirket iflas bayrağını çekecekti. Hem şirketlerin iflasına hem de tasarruf sahiplerinin para kaybetmelerine yol açacaktık.’’
Bankacılığa dikkat edinCavallo, Türkiye'nin de Arjantin gibi bankacılık sistemini değiştirmesi gerektiğini belirtti. ‘Türkler de, Arjantinliler gibi bankalara olan güvenlerini kaybettiler’ diyen Cavallo, ‘‘Bir ülkede bankaların mevduat çekmeye yönelik tasarruf planlaması yoksa, o ülkenin ekonomisi de yok demektir. Türkiye'deki banka sistemine çok dikkat etmek gerekiyor’’ diye konuştu.
Cavallo'nun Arjantin-Türkiye kıyaslamasıTürkiye, devalüasyonun yaralarını sarıyor.
Arjantin, devalüasyonla krize çare arıyor.
Türkiye'nin Avrupa ile ileri düzeyde ticareti var.
Arjantin'in, Brezilya gibi kendisinden daha fakir komşusu var.
Türkiye, İspanya gibi.
Arjantin, Şili kadar olamadı.