Sabancı: Bağrım yanıyor ama ben de idama karşıyım

SABANCI Holding Yönetim Kurulu Başkanı Sakıp Sabancı, ‘‘Özdemir Sabancı'nın 51 yaşında ne günahı vardı? Bağrım yanık. Ama mantığım idamın kalkması gerektiğini söylüyor. AB'ye gireceksek, onların kurallarına uyalım. Onlar idam yok diyor, biz de kaldıralım’’ dedi.

KARDEŞİ Özdemir Sabancı'yı teröre kurban veren Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Sakıp Sabancı da Abdullah Öcalan'ın idam edilmesine karşı olduğunu açıkladı. Sabancı, ‘‘Mantıklı olmak lazım, 65 milyonun mutluluğu için ne gerekiyorsa o yapılmalı’’ dedi.

Önceki akşam bir grup basın mehsubu ile yaptığı toplantıda ‘‘mantığım idama karşı olmamı istiyor’’ diyen Sakıp Sabancı, bu konuda şunları söyledi:

‘‘Aslında benim iki tane yüzüm var. Bir yüzüm size bakıyor. Dünya gidişi, global gidiş. Daha verimli daha başarılı gidişatlar, beraber yaşam ve kurallara uymayı da beraberinde getiriyor. Avrupa Birliği'ne girelim diyoruz. O zaman kurallara uyacağız. Oradakiler idam yok diyor. Madem ki bu ailenin bir üyesi olacağız, o zaman bu ne getirir, ne götürür diye düşüneceğiz. Bana bu yüzüm, 65 milyonun mutluluğu için daha doğru karar nerededir, onu bulmalıyız dedirtiyor. Kim bulacak? Yetkililer, ister bürokraside, ister siyasette onlar en doğruyu bulacaklar. Uzun vadede ayrı, orta vadede ayrı, yarın ayrı, bunun getireceklerini arayıp bulsunlar.’’

Kardeşi Özdemir Sabancı'nın katledilmesini hatırlatarak, ‘‘Benim bir de öbür yüzüm var’’ diyen Sabancı, sözlerini şöyle sürdürdü:

ÖZDEMİR SABANCI

‘‘O da insani pencere. Özdemir Sabancı'nın 51 yaşında ne günahı vardı? Bu olayların arasında fark var kuşkusuz. Fakat netice itibariyle öbür yüzüm de hassas bir tarafım var. O bana diyor ki, matematik lojik realiteler var. Ama bu tarafta da benim bağrı yanığım. Bu açıdan bakınca, idam olsun diyorum. Benim 10 katımı hisseden düşünen insanlar var. Onları da dikkate almalıyız. Bu yüze de bakmalıyız. Ama tüm duygusallığa karşın, daima matematik lojik ağır basıyor. İnşallah Türkiye'nin menfaati burada toplanır, çünkü istikrara ihtiyacımız var. Keza istikrarsızlıktan inanılmaz faturalar ödedik ve yılgın oğlu yılgınız.’’

EVLİLİK VAR MI?

Sakıp Sabancı'ya, AOL-Time Warner evliğini hatırlatan gazetecilerin, ‘‘Sabancı Grubu'nda da ufukta evlilik var mı?’’ sorusunu şöyle yanıtladı:

‘‘Gerçekçi olalım. Bizim grubumuzda iftihar ettiğimiz Akbank var. Wall Street'e veya Londra'da Citi'ye gidip sorduğunuzda, size Akbank'ın doğru dürüst bir müessese olduğunu söylerler. Oysa bu Akbank ne kadar da küçük. Bırakın Akbank'ı bir tarafa bütün Türkiye'deki bankaları toplayın, bir Deutsche Bank etmiyor. Dünyada şirketler birleşiyorlar, daha verimli oluyorlar. Sabancı Grubu olarak, kültürümüzde ve hamurun yoğruluşunda, büyük çoğunluğu yüzde 50-50 olmak üzere 17 tane ortaklık yaptık. Neden birleştik. Lassa iyiydi, lastik yapıp satıyorduk. Lassa'yı kendimizde tutsaydık, zokayı yerdik. Elin oğlu argeyi yakalamış biz de ondan istifade etmişiz. Türk toplumu argeyi iyi yakalayamadı.

Mutfağı artık temiz tutuyoruz

İSTANBUL'da restorasyonunu Sabancı Grubu'nun yaptırdığı Feriye Restaurant'ın başaşçısı Vedat Başaran, Osmanlı mutfağını dünyaya tanıtmakta kararlı olduklarını söyledi. Cumhuriyet'in 75'nci yıl kutlamaları çerçevesinde geçen yıl Monte Carlo'da konuklara Osmanlı mutfağından yemekler hazırlayan Başaran, İngiltere'de Kraliyet Aşçılık Okulu mezunu. Osmanlı mutfağından yemekleri yapabilmek için 6 ayda Osmanlıca öğrenen Başaran, bugüne kadar 32 kitap çevirmiş. Başaran'ın bu sözlerini dinleyen Sabancı, aşçılara dış dünyada verilen önemi vurgulamak için bir anısını anlattı: ‘‘Yıllar önce Fransa Başbakan Raymond Barre'ı, Emirgan'daki köşkte ağırlıyorduk. Barre köşke geleceği için biraz daha özenli düzenli olmaya çalıştık. Ama mutfak hiç aklımıza gelmedi. Barre geldiğinde ise doğrudan mutfağa gitti ve aşçımızın elini sıktı. Mutfakta ise her şey her yerde dağınık vaziyetteydi. Bu bize ders oldu. Bundan sonra da ne zaman bir yabancı konuk gelse, aman mutfağı temiz tutalım derim.’’

Akbank'ta evlilik teklifine açığız

SAKIP Sabancı, son dönemde kamuoyunda Deutche Bank ile Akbank'ın birleşmesi yolunda artan söylentiler için de, ‘‘Her türlü teklife açığız’’ dedi. ‘‘Akbank için, Deutche Bank veya bir başka banka da olabilir’’ diyen Sabancı sözlerini şöyle sürdürdü:

‘‘Birleştirme bizim kültürümüzde var. Nasipse hoş gelsin. Ama koşa koşa gel, al dersem, mal ucuza gider. Onlar bana gelmeli. Tekliflere açığız. Bütün şirketlerde birleştirmelerimiz, ortaklığa açık olduğumuzu gösteriyor. Mesela Olmuksa'yı International Paper ile birleştirdik. Kav'ı Koç sattı, biz aldık. İkisi birbiri ile birleşti. Şimdi yeni adımlar atarsak daha büyük olacak. Keza tek şirket olarak ne kadar büyürsek büyüyelim, boyu benim gibi kısa kalır.’’

Bu arada Sabancı, içerden hiç kaynak harcanmadan gerçekleştirilebilecek pek çok projenin yetkililer tarafından bir türlü şaltere basılmaması nedeniyle beklemesini anlayamadığını söyledi.