OYAK: 600 trilyon kárımız var, kriz fırsatı peşindeyiz
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Kasım 23, 2001 02:05
Ordu Yardımlaşma Kurumu (OYAK) Genel Müdürü Coşkun Ulusoy, OYAK'ın krize rağmen gelirlerini yüzde 300 artırdığını söyledi. Ulusoy, ‘‘Kriz varsa, fırsat da vardır. 600 trilyona giden kár beklentili bir kurum olarak fırsatlara bakmazsak kendimize haksızlık etmiş oluruz’’ dedi.
Ordu Yardımlaşma Kurumu (OYAK) Genel Müdürü Coşkun Ulusoy, OYAK'ın kárının yıl sonunda yarım katrilyonu aşmasını beklediklerini belirterek, ‘‘Kriz varsa, fırsat da vardır. 600 trilyona giden kár beklentili bir kurum olarak fırsatlara bakmazsak kendimize haksızlık etmiş oluruz’’ dedi.
Türkiye'nin ve şirketlerin paradigmalarla (dar düşünce kalıplarıyla) yaşadığını ve bu kalıpların artık kırılması gerektiğini söyleyen Coşkun Ulusoy, OYAK'taki değişimi anlatmak için dün bir basın toplantısı yaptı.
1961'de kurulan OYAK'ın kendi içindeki paradigmaları kırdığını ve ilk kez faaliyet raporunu kamuoyuna açıkladığını söyleyen Ulusoy, konuşmasını kürsü yerine ayakta ve gazetecilerin arasında yapmak istedi. Ancak teknik altyapının kürsüde konuşmasını gerektirdiğinin hatırlatılması üzerine Ulusoy, ‘‘Türkiye'de alışkanlıkları değiştirmek çok zor’’ dedi.
2001'de krize rağmen çok başarılı bir yıl geçirdiklerini belirten Coşkun Ulusoy, ‘‘Türk Lirası bazında yüzde 300'lere varan bir gelir artışımız var. 2001'de dolar bazında gelirimiz yüzde 50'ye yakın artış kaydederek, 600 trilyona doğru ilerliyor. Karanlık günlerde ışık tutan yıldızlar da olabilir. Karamsarlığa gerek yok’’ diye konuştu.
Ulusoy, ‘‘Şirketlerimiz hızlı hareket ederek yatırım için ayırdığı parayı krizle birlikte finansal alanlara kaydırdı. Zamanında ve çabuk doğru kararlar alındığı için kár ettik’’ dedi.
FIRSATI GÖRDÜK
Kendilerinin hızlı karar alarak fırsatları değerlendirdiklerini vurgulayan Ulusoy, şöyle konuştu: ‘‘Fırsatı gördük. Üzerine gittik. Kaliteden ödün vermeden büyümeye devam etmek istiyoruz Olağanüstü miktarlarda nakit birikimimiz var. Bu likit imkanlarını kullanmamız gerekiyor. Özelleştirme bizim için fırsatlar getiriyor. Kriz ve fırsat beraber gitmesi gereken kelimeler. Krizin olduğu yer de fırsat da vardır. Krizin bitmediği durumlarda hálá fırsatlar var. 600 trilyona giden kár beklentisinde olan bir kurum olarak fırsatlara bakmazsak kendimize haksızlık etmiş oluruz.’’
2001 için tahminler yapılabildiğini hatırlatan Coşkun Ulusoy, 2002'de ise olayların nasıl gelişeceğini görmekte zorlandıklarını söyledi. Ulusoy, 2002 için çok ciddi tedbirler alınması gerektiği uyarısında bulundu.
OYAK'ın 1961 yılında Silahlı Kuvvetler mensuplarına mahsus bir sosyal güvenlik kurumu mahiyetinde kurulduğunu hatırlatan Ulusoy, OYAK'ın üyelerine Emekli Sandığı gibi emekli maaşı verdiğini ifade etti. OYAK'ın daha sonra üyelerine bu alandaki hizmetleri verebilmek için çeşitli şirket ve iştiraklere yatırım yaptığını anlatan Ulusoy, OYAK'ın o yıllarda kurulmuş bir emeklilik fonu olarak düşünülebileceğini söyledi.
Kanla test edilen askeri prensip, hata yaptırmaz
Oyak Holding Genel Müdürü Coşkun Ulusoy, iş yaşamının da muharebe olduğuna inandığını söyledi. Ulusoy, bu noktada Mustafa Kemal Atatürk'ün Conkbayırı'nda savaşı kazanmak için uyguladığı stratejiyi örnek gösterdi ve ‘‘Conkbayırı'nda alayın hepsi şehit oldu, ama savaş kazanıldı’’ dedi. Ulusoy, binlerce asırdır kanla test edilen askeri prensiplerin iş yaşamında uygulanması halinde hata yapma olasılığının olmadığını belirtti.
Türkiye'ye sığmıyoruz yurtdışına çıkacağız
Oyak'ın yarım katrilyonu aşan kárıyla artık Türkiye'ye sığmadığını söyleyen Coşkun Ulusoy, şöyle konuştu: ‘‘Yarım katrilyonu aşan bir gelire ulaşmayı bekliyoruz. Bu gelirle uluslararası alanlarda da yatırım yapmayı planlıyoruz. Bu kár Türkiye'ye sığmaz. Bu imkanları yurtdışına taşımalıyız. Türkiye'yi yurtdışında temsil etmeliyiz. Telekom ve enerji konularında araştırmalarımız sürüyor. Türkiye'yi yurtdışına taşıyacağız. Uluslararası alanlarda da birşeyler yapmaya çalışıyoruz.’’
OYAK, ordunun holdingi değil
2001'de OYAK'ın bütün hedeflerine ulaştığını söyleyen Coşkun Ulusoy, şöyle devam etti: ‘‘En kötü kriz zamanında bile tedbirlerimiz önceden almamız, açık ve dürÜst çalışmamız bu neticeyi doğuruyor. Yeniden yapılanarak paradigmaları kırmaya çalıştık. Türkiye'ye örnek olacak bir yaklaşımı kendi kurumumuzda uyuladık. Vizyon, misyon ve değerlerimizi belirledik. Özel sektör şirketi bilincinde çalışıyoruz. OYAK, Ordu'ya ait değil, Ordu'da çalışanların kurduğu bir sosyal yardımlaşma kurumu. Ordu'nun tüzel kişiliğinde, Ordu'nun parçası değil. Ordu'nun organizasyonunda OYAK'ın yeri yok. Ordu iktisadi birşey yapmıyor, Ordu sınırları bekliyor. Biz Ordu mensuplarının gelirlerini değerlendiriyoruz. Aynı hizmeti ileride şirket kurarak sivillere de vermek istiyoruz.’’
Oyakbank-Sümerbank birleşmesi ocakta
Coşkun Ulusoy, Oyakbank ve Sümerbank'ın birleşmesinin Ocak ayının ilk haftasında tamamlanacağını ve 250 trilyon lira sermayeli yeni bir bankanın doğacağını söyledi. Etibank'la ilgilendiklerini de hatırlatan Ulusoy, son kararlarını vermeleri durumunda Etibank'ın da birleşmeye dahil edileceğini belirtti. Oyakbank'ı aldıklarında sadece 11 şubesi olduğunu hatırlatan Ulusoy, şunları söyledi: ‘‘Ya çok büyük olacaksınız. Ya da çok özel bir konumunuz olacak. Biz de Oyakbank ile ilgili 'ya kapatacağız, ya büyüteceğiz' dedik. Sümerbank’ı alarak büyüdük. Sümerbank'ın 137 şubesi vardı. Bugün 150 şubeye ulaştık. Ayrıca 180 bin üyemiz var. Sümerbank'tan bu yıl sonundaki net kazancımız 3 haneli trilyonlarda olacak.’’
Türkiye'nin ve şirketlerin paradigmalarla (dar düşünce kalıplarıyla) yaşadığını ve bu kalıpların artık kırılması gerektiğini söyleyen Coşkun Ulusoy, OYAK'taki değişimi anlatmak için dün bir basın toplantısı yaptı.
1961'de kurulan OYAK'ın kendi içindeki paradigmaları kırdığını ve ilk kez faaliyet raporunu kamuoyuna açıkladığını söyleyen Ulusoy, konuşmasını kürsü yerine ayakta ve gazetecilerin arasında yapmak istedi. Ancak teknik altyapının kürsüde konuşmasını gerektirdiğinin hatırlatılması üzerine Ulusoy, ‘‘Türkiye'de alışkanlıkları değiştirmek çok zor’’ dedi.
2001'de krize rağmen çok başarılı bir yıl geçirdiklerini belirten Coşkun Ulusoy, ‘‘Türk Lirası bazında yüzde 300'lere varan bir gelir artışımız var. 2001'de dolar bazında gelirimiz yüzde 50'ye yakın artış kaydederek, 600 trilyona doğru ilerliyor. Karanlık günlerde ışık tutan yıldızlar da olabilir. Karamsarlığa gerek yok’’ diye konuştu.
Ulusoy, ‘‘Şirketlerimiz hızlı hareket ederek yatırım için ayırdığı parayı krizle birlikte finansal alanlara kaydırdı. Zamanında ve çabuk doğru kararlar alındığı için kár ettik’’ dedi.
FIRSATI GÖRDÜK
Kendilerinin hızlı karar alarak fırsatları değerlendirdiklerini vurgulayan Ulusoy, şöyle konuştu: ‘‘Fırsatı gördük. Üzerine gittik. Kaliteden ödün vermeden büyümeye devam etmek istiyoruz Olağanüstü miktarlarda nakit birikimimiz var. Bu likit imkanlarını kullanmamız gerekiyor. Özelleştirme bizim için fırsatlar getiriyor. Kriz ve fırsat beraber gitmesi gereken kelimeler. Krizin olduğu yer de fırsat da vardır. Krizin bitmediği durumlarda hálá fırsatlar var. 600 trilyona giden kár beklentisinde olan bir kurum olarak fırsatlara bakmazsak kendimize haksızlık etmiş oluruz.’’
2001 için tahminler yapılabildiğini hatırlatan Coşkun Ulusoy, 2002'de ise olayların nasıl gelişeceğini görmekte zorlandıklarını söyledi. Ulusoy, 2002 için çok ciddi tedbirler alınması gerektiği uyarısında bulundu.
OYAK'ın 1961 yılında Silahlı Kuvvetler mensuplarına mahsus bir sosyal güvenlik kurumu mahiyetinde kurulduğunu hatırlatan Ulusoy, OYAK'ın üyelerine Emekli Sandığı gibi emekli maaşı verdiğini ifade etti. OYAK'ın daha sonra üyelerine bu alandaki hizmetleri verebilmek için çeşitli şirket ve iştiraklere yatırım yaptığını anlatan Ulusoy, OYAK'ın o yıllarda kurulmuş bir emeklilik fonu olarak düşünülebileceğini söyledi.
Kanla test edilen askeri prensip, hata yaptırmaz
Oyak Holding Genel Müdürü Coşkun Ulusoy, iş yaşamının da muharebe olduğuna inandığını söyledi. Ulusoy, bu noktada Mustafa Kemal Atatürk'ün Conkbayırı'nda savaşı kazanmak için uyguladığı stratejiyi örnek gösterdi ve ‘‘Conkbayırı'nda alayın hepsi şehit oldu, ama savaş kazanıldı’’ dedi. Ulusoy, binlerce asırdır kanla test edilen askeri prensiplerin iş yaşamında uygulanması halinde hata yapma olasılığının olmadığını belirtti.
Türkiye'ye sığmıyoruz yurtdışına çıkacağız
Oyak'ın yarım katrilyonu aşan kárıyla artık Türkiye'ye sığmadığını söyleyen Coşkun Ulusoy, şöyle konuştu: ‘‘Yarım katrilyonu aşan bir gelire ulaşmayı bekliyoruz. Bu gelirle uluslararası alanlarda da yatırım yapmayı planlıyoruz. Bu kár Türkiye'ye sığmaz. Bu imkanları yurtdışına taşımalıyız. Türkiye'yi yurtdışında temsil etmeliyiz. Telekom ve enerji konularında araştırmalarımız sürüyor. Türkiye'yi yurtdışına taşıyacağız. Uluslararası alanlarda da birşeyler yapmaya çalışıyoruz.’’
OYAK, ordunun holdingi değil
2001'de OYAK'ın bütün hedeflerine ulaştığını söyleyen Coşkun Ulusoy, şöyle devam etti: ‘‘En kötü kriz zamanında bile tedbirlerimiz önceden almamız, açık ve dürÜst çalışmamız bu neticeyi doğuruyor. Yeniden yapılanarak paradigmaları kırmaya çalıştık. Türkiye'ye örnek olacak bir yaklaşımı kendi kurumumuzda uyuladık. Vizyon, misyon ve değerlerimizi belirledik. Özel sektör şirketi bilincinde çalışıyoruz. OYAK, Ordu'ya ait değil, Ordu'da çalışanların kurduğu bir sosyal yardımlaşma kurumu. Ordu'nun tüzel kişiliğinde, Ordu'nun parçası değil. Ordu'nun organizasyonunda OYAK'ın yeri yok. Ordu iktisadi birşey yapmıyor, Ordu sınırları bekliyor. Biz Ordu mensuplarının gelirlerini değerlendiriyoruz. Aynı hizmeti ileride şirket kurarak sivillere de vermek istiyoruz.’’
Oyakbank-Sümerbank birleşmesi ocakta
Coşkun Ulusoy, Oyakbank ve Sümerbank'ın birleşmesinin Ocak ayının ilk haftasında tamamlanacağını ve 250 trilyon lira sermayeli yeni bir bankanın doğacağını söyledi. Etibank'la ilgilendiklerini de hatırlatan Ulusoy, son kararlarını vermeleri durumunda Etibank'ın da birleşmeye dahil edileceğini belirtti. Oyakbank'ı aldıklarında sadece 11 şubesi olduğunu hatırlatan Ulusoy, şunları söyledi: ‘‘Ya çok büyük olacaksınız. Ya da çok özel bir konumunuz olacak. Biz de Oyakbank ile ilgili 'ya kapatacağız, ya büyüteceğiz' dedik. Sümerbank’ı alarak büyüdük. Sümerbank'ın 137 şubesi vardı. Bugün 150 şubeye ulaştık. Ayrıca 180 bin üyemiz var. Sümerbank'tan bu yıl sonundaki net kazancımız 3 haneli trilyonlarda olacak.’’