Önce döviz hesapları çözülecek

Güncelleme Tarihi:

Önce döviz hesapları çözülecek
Oluşturulma Tarihi: Kasım 16, 2001 00:00

İÇİNDE yaşadığımız ekonomik sıkıntıları atlatabilmemiz, finansal sistemin reel olarak büyümesiyle mümkün olabilecektir. Finansal sistemin büyümesi ise dövizin beklenen göreli getirisinin düşüp yatırımcılar tarafından Türk Lirası yatırımlarının dövize göre daha kárlı olacağı algılandığında gerçekleşecektir.Böyle bir ortamı yaratabilirsek, sırasıyla aşağıdaki gelişmeleri gözleyeceğiz:1. Döviz hesaplarından sınırlı da olsa çözülmeler olacak.2. Bankalarımızın yurtdışından kısa vadeli borçlanma olanakları artacak.3. Önce, çok kısa vadeli yabancı mali sermaye mali piyasalarımıza girecek.4. İstikrarın sağlandığına yönelik inanç arttıkça, mali sisteme giren yabancı sermaye daha uzun vadeli yatırımlara kayacak.KAYNAK VARKaba bir hesapla, mali sistemde yurtiçinde yerleşiklerin sahip olduğu 32 milyar dolar tutarında kemikleşmiş döviz hesabı var. Ekonomi ne kadar istikrar içinde olursa olsun, uzun vadeli beklentileri kalıcı bir biçimde olumluya çeviremediğimizden kemikleşmiş diyebileceğimiz bu döviz hesapları TL'ye dönmüyorlar. Belli bir kur garantisi olduğu halde, 2000 yılında da, söz konusu mali servet döviz hesapları cinsinden tutulmaya devam edildi.Bugünlerde Türkiye'de yerleşiklerin mali sistemdeki döviz tevdiat hesapları 40 milyar doların biraz altında. Bir başka deyişle, ekonomide son dokuz aydır yaşanan istikrarsızlıkla yaklaşık 7-8 milyar dolarlık mali servet dövize kaymış durumda. Döviz hesaplarının bu kısmı kemikleşmiş değil, geçici. TL cinsinden yatırımların dövize göre daha kárlı olacağı inancı yerleştiğinde, geçici döviz hesapları TL'ye dönecektir.Bu konuda dikkat edilmesi gereken önemli bir nokta vardır. Mali sistemde yaşanan her kriz kemikleşmiş döviz mevduatını artırmaktadır. Dolayısıyla, mali sistemdeki istikrarsızlığı ne kadar çabuk sona erdirebilirsek, kemikleşen döviz yatırımlarının miktarını da o kadar azaltabiliriz.En tutucu tahminle dahi, mali sistemdeki istikrarın sağlanması 5 milyar dolar civarında geçici dediğimiz döviz yatırımının kısa sürede TL'ye dönmesine yol açabilir. Mali sistemin bugün geldiği boyut itibarıyla, bu oldukça büyük bir rakamdır.Ardından, yabancı yatırımcılar kısa vadeli para piyasasına gelmeye başlayacaklardır. Giderek de, daha uzun vadeli hazine bonosu piyasasında aktif olmaya başlayacaklardır. Bu yolla Türkiye'ye ne kadar para geleceğini tahmin etmek zordur. Geçmişte, altı ay içinde 5 milyar dolardan fazla bir yatırımın Türkiye'ye geldiği düşünülürse, olası bir kısa vadeli sermaye girişinin küçümsenmeyecek bir rakam olabileceği düşünülebilir.HEP AYNI ÖN ŞARTYalnızca bu iki kanaldan, Türkiye kısa bir sürede 10 milyar doların üzerinde bir kaynak sağlayabilir. Dolayısıyla, IMF'den geleceği söylenen 9 milyar dolar kadar ek kaynağı az bulmayalım. Doğru politikalarla Türkiye IMF'den gelecek ek kaynaktan çok daha fazlasını serbest piyasalardan elde edebilir ve ekonomik büyümeye ivme kazandırabilir. IMF'den gelecek paraya muhtaç dahi olmayabiliriz. Yeter ki, Türkiye ekonomisi yeniden yurtdışından borçlanabilecek duruma gelsin.Ama, her şeyden önce döviz kurlarında inandırıcı bir istikrarı tesis etmemiz gerekiyor.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!