Merkez Bankası Başkanı kim olursa olsun kur rejimi değişmeyecek

Güncelleme Tarihi:

Merkez Bankası Başkanı kim olursa olsun kur rejimi değişmeyecek
Oluşturulma Tarihi: Mart 27, 2006 00:00

Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, Merkez Bankası Başkanı kim olursa olsun başta kur rejimi olmak üzere temel politikaların asla değişmeyeceğini söyledi. Babacan, "Bugün hiç kimse Merkez Bankası’nın kredibilitesini sorgulamaya çalışmasın" dedi.

DEVLET Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, Merkez Bankası Başkanı kim olursa olsun, kur rejimi, sermaye hareketleri serbestisi, fiyat istikrarı, Merkez Bankası’nın araç bağımsızlığı gibi temel politikaların asla değişmeyeceğini söyledi. Ali Babacan, "Bugün hiç kimse Merkez Bankası’nın kredibilitesini sorgulamaya çalışmasın" dedi. Babacan, Merkez Bankası Başkanı kim olursa olsun, temel politikaların asla değişmeyeceğini vurgulayarak şöyle devam etti:

SERBESTLİK DEĞİŞMEZ: "Türkiye’de serbest kur rejimi vardır, bu asla değişmeyecektir. Türkiye’de sermaye hareketleri tamamen serbesttir, bu asla değişmeyecektir. Merkez Bankası’nın temel önceliği fiyat istikrarıdır, bu asla değişmeyecektir. Merkez Bankası’nın araç bağımsızlığı vardır, bu asla değişmeyecektir. Bunlar bizim temel politikalarımızdır. Sayın Başbakanımız bunları defalarca vurguluyor. Ben Merkez Bankası’nın ilgili Bakanı olarak bunlara defalarca vurgu yapıyorum. Falanca şöyle diyor, filanca böyle diyor, biz bunları dikkate almıyoruz, ısrarla doğru bildiğimiz yolda ilerliyoruz. Nasıl 3,5 yıldır her söz verdiğimizi yapıyor isek, bu politikalar da aynen böyle devam edecek. Biz bunca başarıdan sonra niçin macera peşine düşelim? Kendimizi kendi ayağımızdan neden vuralım? İhtiyatlı olmak zorundayız, dikkatli olmak zorundayız. Zaman rahatlama zamanı değil. Zaman gevşeme zamanı hiç değil."

ENFLASYONA ETKİSİ: Babacan, yeni Merkez Bankası Başkanı’nın seçimine ilişkin sürecin, para politikası ve enflasyonla mücadeleye hiçbir olumsuz etkisinin olmayacağını söyledi. Babacan, sözlerini şöyle sürdürdü "Süreçte hiçbir sapma yok, hiç bir aksama yok, tamamen Anayasa, yasalar ve diğer düzenlemeler çerçevesinde bir atama süreci içindeyiz. Halen Merkez Bankamız Doç. Dr. Erdem Başçı’nın liderliğinde tüm fonksiyonlarını eksiksiz olarak icra etmektedir. Ayrıca programda, para politikasında ya da enflasyonla mücadelede bir sapma bekleyen varsa boşuna bekler. Özellikle mali disiplin ve para politikası konusunda hassasiyetimizi artık ulusal ya da uluslararası tüm muhataplarımız, bizi takip eden herkes biliyor."

İNCE AYAR BEKLENTİSİ: Babacan, Türkiye’nin uyguladığı kur politikasında ince ayar bekleyenlerin bulunduğunu hatırlatarak, kur rejiminden taviz vermeyeceklerini vurguladı. Babacan, şunları söyledi: "Şimdi, bir de kur politikasında ince ayar bekleyenler var. ’Bant’ diyenler var, ’Kur dalgalı olsun ama şuradan dalgalansın’ diyenler var. Bunların hiç birine prim vermemiz mümkün değil. Kurda ayar mayar olmaz. Kur rejimi ya serbesttir ya da serbest değildir. Serbest olmayan pek çok kur rejimi vardır. Ancak Türkiye’de hiç kimse kur rejiminden taviz beklemesin. Bu ateşle oynamaktır. Üç buçuk yıllık uygulamalarda da bu yöndeki samimiyetimizi ispat ettik. Bunun ötesinde sürdürülen tartışmaları anlamsız buluyorum. Falanca şöyle demiş, filanca bunu istiyor. Kimse kusura bakmasın. Bu işin siyasi sorumluluğu bizdedir, kararı da biz veririz. Bazıları, (Kur serbest de Merkez Bankası niye müdahale ediyor?) diyor. Merkez Bankası herhangi bir kuru savunmak ya da kuru belli bir bantta tutmak için müdahalede bulunmuyor."

Başçı, Köşk’teki ismin kendi olmadığını biliyordu

MERKEZ Bankası eski başkanın süresinin 14 Mart’ta dolduğunu hatırlatan Ali Babacan, Merkez Bankası Kanunu gereğince Banka Meclisi’nin Erdem Başçı’yı mevcut üç başkan yardımcısı arasından Başkan Vekilliğine layık gördüğünü kaydetti. Babacan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Erdem Başçı ülkemizin yetiştirdiği sayılı makro iktisatçılardan biridir. Son üç yıl içinde gerek Devlet Bakanlığımıza akademik danışman olarak hizmeti süresince ekonomik programımızın tasarım ve uygulamasına, gerekse Merkez Bankası Başkan Yardımcısı ve Para Politikası Kurulu’nun aktif bir üyesi olarak para politikalarının yürütülmesinde kayda değer katkılar yaptı. Merkez Bankası’nda özellikle ’enflasyon hedeflemesi’ne geçiş sürecinde Para Politikası Kurulu’nun çalışmalarına yoğun bir şekilde katıldı. Erdem bey hiç gecikmeden boşalan ve boşalacak iki Başkan yardımcılığı için bize iki aday önerdi. Bu iki değerli isim DPT Müsteşar Yardımcısı Birol Aydemir ile Merill Lynch ekonomisti Mehmet Şimşek’ti. Her iki adayı da hem teknik nitelikleri hem de yöneticilik yetenekleri açısından bu görevlere son derece uygun kişiler olarak değerlendirdik. Sayın Cumhurbaşkanımız 15 Mart sabahı yurtdışı programından döndü. Ben aynı gün Sayın Cumhurbaşkanı’na 3 Kararname götürdüm. Adnan Büyükdeniz’e ait Bakanlar Kurulu Kararı, Sayın Mehmet Şimşek ve Sayın Birol Aydemir’e ait birer adet üçlü kararname. ’Köşke boş kararname gönderildi, alternatif isimler gönderildi’ diye pek çok asılsız haber çıktı. Bunların hiç biri doğru değil. Cumhurbaşkanımıza, bu isimlerle ilgili bir karar verilinceye kadar isimlerle ilgili hiç bir açıklama yapmayacağımızı söyledik. Erdem bey kararnamede kendi isminin olmadığını biliyordu."

Yıpratıcı süreç

BU sürecin mahremiyetinin de önemine dikkati çeken Ali Babacan, şunları kaydetti: "Bu hassasiyetimizde ne kadar haklı olduğumuzu da süreç gösterdi. Tartışılması, konuşulması gereken liyakat iken, yeterlilik, bilgi, tecrübe iken, tartışma çok başka bir mecrada yürüdü. Türkiye adına hiç kuşkusuz üzücü ve yıpratmaya yönelik bir süreçti. Ama bu süreçten de ilgili kişilerin ders çıkardıklarını umuyorum. Türkiye on yıllar sonra ekonomide çok önemli bir fırsat elde etti. Bu fırsatı önemli ölçüde başarıya tahvil etti. Daha uzunca bir yolumuz var. On yıllar boyunca arzuladığımız, ulaşmakta çok geç kaldığımız hedeflerimiz var."
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!