Kriz çakallarını kim durduracak

Güncelleme Tarihi:

Kriz çakallarını kim durduracak
Oluşturulma Tarihi: Aralık 18, 2000 00:00

İlyas ÖZGÜVENEKONOMİNİN bir de yazılı olmayan kuralları var. Alanla satan arasındaki karşılıklı güven ise bence ticaretin ana kuralı. Ancak son yıllarda yozlaşan değer yargıları gibi, bu kural da erimeye başladı. Krizle birlikte kötü niyetli fırsatçılara gün doğdu. ŞU meşhur yılsonu krizinden hepimiz etkilendik. İşçisi, memuru, esnafı, köylüsü, sanayicisi herkes şikayet ediyor. Kime ‘‘Nasılsın’’ diye sorulsa parasızlıktan yakınıyor. Piyasada para dönmüyor. TOPTAN tüketim malları pazarlaması yapan bir dostum arıyor, koca koca firmaların adını da vererek, ‘‘50 milyarlık alacağım var vermiyor. Bu iş artık bitti. Biz bu firmalarla çalışamayacaksak kiminle çalışacağız’’ diyor. Alanında tekel olan bir şirketin adını söyleyip, ‘‘Hiçbir gerekçe göstermeden 300 milyarlık borcunu ödemiyor’’ diye yakınıyor. Bir turizmci aynı konuyu aktarıyor. Bir süpermarketler zincirine mal veren işadamı, ‘‘Normal tenzilatı yapıp faturayı kestim. Paramı tahsil edebilmek için ayrıca 5 milyar liralık ek tenzilat yapmak zorunda bıraktılar’’ diye ağlıyor. PARALAR REPODA HERKES bir hafta hatta bir gün ödemeyi geciktirmeyi kár sayıyor. Parasını da bankada repoda tutuyor. Yani sözün özü, krizi bahane edip kimse kimseye parasını zamanında ödemiyor.ÖZELLİKLE büyük şirketlere mal verenler çekleri karşılıksız da çıksa, söz verildiği gün ödeme de yapılmasa müşteri kaybetme korkusuyla ‘‘gıklarını’’ çıkaramıyor. Sonuçta ihaleler erteleniyor, harcamalar kısılıyor, piyasa daha da daralıyor. Bankalar bu durumu adeta körüklüyor. Piyasa yeni yıl öncesi inanılmaz bir durgunluğa giriyor. Deyim yerindeyse ‘‘Yaprak kıpırdamıyor.’’ ESNAFIN, sanayicinin emziği alınmış bebekler gibi yıllardır ‘‘Ağlamasına’’ alışmıştık. Biz ücretliler bir yandan ağlayıp bir yandan da mal varlıklarını sürekli artıran bu kesimlerin yakınmalarını, doğrusunu söylemek gerekirse, pek de ciddiye almazdık. Ancak bu defa durum gerçekten ciddi görünüyor. Ayakta kalmaya çalışanlar evlerini, otomobillerini elden çıkarmaya çalışıyor, küçülme yolunu seçiyor. ÖZMEN DESTEKLENMELİİŞTE bu ortamda Ticaret Borsası'nın mal alıp karşılığını ödemeyenleri Rekabet Kurulu'na şikayet girişimi bence çok önem taşıyor. Ticaret Borsası, işe hipermarketlerden başladı. Bence bu seçim de son derece doğru. Nakit sıkıntısının asla yaşanmayacağı hipermerketler borçlarını ödemek yerine, kasalarına giren trilyonları repo yapıyor. Ticaret Borsası Başkanı Hasan Özmen'in bu haklı isyanına İTO ve EBSO'nun da güç vermesi gerekiyor. ÇÜNKÜ her zaman olduğu gibi olan yine dürüst çalışana oluyor. Alışverişin o yazılı olmayan kurallarını artık kimse takmıyor. Üretim yapıp dürüst yoldan kazanmak isteyenlere ‘‘Enayi’’ gözüyle bakılıyor. Böyle olunca da küçük ve orta büyüklükte yüzlerce firma deyim yerindeyse ‘‘Sırat köprüsünden’’ geçiyor. ASLINDA son derece olumsuz olan bugünkü ortamı kendi çıkarları açısından değerlendirip çıkar sağlamak isteyenler bindikleri dalı da kesiyor. Özmen'in ismini açıklamadığı ancak piyasada herkesin bildiği bu büyüklerin, yarın domino taşlarının birbirini devirmesi benzeri bir çöküş yaşanırsa, kendilerinin de altında kalacaklarını düşünmesi gerekiyor.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!