Kişi başı gelir kriz öncesine dönecek 10 bin doları aşacak

Güncelleme Tarihi:

Kişi başı gelir kriz öncesine dönecek 10 bin doları aşacak
Oluşturulma Tarihi: Ekim 11, 2010 00:00

DPT’nin hazırladığı Orta Vadeli Program Resmi Gazete’de yayımlandı. Buna göre, kişi başına milli gelir kriz öncesindeki gibi 10 bin doların üzerine çıkacak. Program, kişi başına milli gelirin bu yıl 10 bin 43 dolara, 2013’te de 12 bin 157 dolara ulaşmasını öngörüyor.

DEVLET Planlama Teşkilatı’nın (DPT) hazırladığı, 2011-2013 dönemini kapsayan Orta Vadeli Program kapsamında yatırım, istihdam ve ihracat odaklı bir büyüme stratejisi sürdürülecek. Programa göre, Türkiye’nin büyümesinin 2010 yılında yüzde 6.8’e çıkması planlanırken, 2011 yılında yüzde 4.5, 2012 yılında yüzde 5, 2013 yılı sonunda yüzde 5.5 düzeyinde büyüme bekleniyor. Orta Vadeli Programa göre, kişi başına milli gelir de krizden önceki seviyelerini yakalayabilecek. 2008 yılında 10 bin 285 dolar seviyesindeyken kriz nedeniyle 2009’da 8 bin 590 dolara gerileyen kişi başına milli gelir tahminlere göre yeniden 10 bin dolar seviyesini yakalayacak. 2010’da 10 bin 43 dolara çıkacağı planlanan kişi başına milli gelir, 2011 yılında 10 bin 624 dolara, 2012 yılında 11 bin 405 dolara, 2013 yılında ise 12 bin 157 dolara kadar yükselecek.

Büyüme yüzde 6.8 olacak

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan başkanlığında yürütülen çalışmaların sonuçlandırılmasıyla tamamlanan 2011-2013 yıllarını kapsayan DPT’nin hazırladığı Orta Vadeli Program (OVP) Bakanlar Kurulunca kabul edilerek Resmi Gazete’de yayımlandı. OVP’ye göre Türkiye’de 2013 yılına kadar büyüme stratejisi şöyle planlandı:
Program döneminde büyümenin 2010 yılında yüzde 6.8, 2011 yılında yüzde 4.5, 2012 yılında yüzde 5, 2013 yılı sonunda yüzde 5.5 düzeyinde olması bekleniyor.

Program döneminde toplam talep koşullarının enflasyona düşüş yönünde yaptığı katkının devam edeceği öngörüldü. Politika faizlerinin 2011 yılında sınırlı bir artış gösterdikten sonra dönem boyunca tek haneli düzeylerde kalması, gıda enflasyonunun yüzde 7 seviyesinde seyretmesi ve petrol fiyatlarının 80-85 dolar seviyesinde gerçekleşmesi bekleniyor.
Bu çerçevede, TÜFE yıllık artış hızı, 2010 yılı için yüzde 7.5, 2011, 2012 ve 2013 yılları için ise sırasıyla yüzde 5.3, yüzde 5 ve yüzde 4.9 olarak tahmin edildi.

İşsizlik yüzde 11.4

Program döneminde yıllık ortalama reel artış hızının özel tüketim harcamalarında yüzde 4.4, özel sabit sermaye yatırım harcamalarında yüzde 10.8, kamu tüketim harcamalarında ise yüzde 3.9 olması öngörüldü. Kamu sabit sermaye yatırım harcamalarının ise dönem boyunca ortalama yüzde 2.5 oranında azalacağı tahmin edildi.
Ekonomik büyümenin yanı sıra, işgücü piyasasını daha esnek hale getirecek politikaların da uygulanmasıyla tarım dışında 1.5 milyon kişi ilave istihdam yaratılması hedefleniyor. Bu dönemde tarım istihdamında beklenen çözülmenin etkisiyle toplam istihdam artışının 1.1 milyon kişi olacağı tahmin edildi.

Dönem sonunda istihdam oranının yüzde 43, işsizlik oranının yüzde 11.4 olması planlandı.

2010 yılı sonunda yüzde 3.4 olacağı tahmin edilen kamu kesimi açığının GSYH’ya oranının, dönem sonunda yüzde 1.2’ye gerilemesi bekleniyor. Genel devlet açığının GSYH’ya oranının da, yüzde 1.1’e düşmesi hedeflendi.

İhracat 160 milyar dolarda

İhracatın dönem boyunca yıllık ortalama olarak cari fiyatlarla yüzde 12.7 oranında artarak 160 milyar dolara ulaşması beklenirken, ithalatın da yıllık ortalama yüzde 11.3 artışla 2013 yılında 245 milyar dolara ulaşacağı tahmin edildi.
Programda öngörülen politikaların uygulanmasıyla ihracatın ithalatı karşılama oranının tedrici bir şekilde artması ve böylece dış ticaret açığının GSYH’ya oranının yüzde 9.3 seviyesinde kalması öngörüldü.

Turizm gelirlerinin GSYH içindeki payının program dönemi boyunca yüzde 3 seviyesinde kalacağı tahmin edildi.
Program döneminde cari işlemler açığının GSYH’ya oranının ortalama yüzde 5.2 civarında kalacağı öngörüldü.

Bütçe 33.4 milyar lira açık verecek

ORTA Vadeli Program’ın yanı sıra, Orta Vadeli Mali Plana ilişkin Yüksek Planlama Kurulu Kararı da Resmi Gazete’de yayımlandı. Buna göre, 2011 yılında bütçe 33 milyar 493 milyon lira 2012’de 32 milyar 261 milyon lira, 2013’de 24 milyar 359 milyon lira açık verecek. Faiz dışı fazla ise yıllara göre 14 milyar 7 milyon lira, 20 milyar 239 milyon lira, 25 milyar 641 milyon lira olacak. 2011’de bütçe gelirlerinin 265 milyar 359 milyon lira olması öngörülüyor. 2012’de bütçe gelirlerinin 292 milyar 146 milyon lira, 2013’de 321 milyar 261 milyon lira olmas bekleniyor.

Hangi sektör için neler yapılacak

FİNANS: Finans sektöründeki tüketici ve yatırımcı haklarının gözetilmesine yönelik uygulamalar geliştirilecek. İstanbul Uluslararası Finans Merkezi Stratejisi ve Eylem Planı titizlikle uygulanacak.
ENERJİ: Elektrik arzında sağlıklı bir kaynak çeşitliliği yaratmak ve arz güvenliğini artırmak amacıyla nükleer güç santrallerinin kurulması konusunda başlatılan çalışmalara devam edilecek. Elektrik maliyetlerinin asgari seviyelerde tutulmasını sağlayacak şekilde elektrik enerjisi üretiminde yerli kaynakların payının artırılması için tedbirler alınacak.
AR-GE: Başta KOBİ’ler olmak üzere, özel kesimin Ar-Ge kapasitesi ve Ar-Ge’ye olan talebinin artırılması sağlanacak. Özel sektör ile üniversiteler ve araştırma kurumları arasındaki işbirliğini geliştirmeye yönelik programlar ve rekabet öncesi Ar-Ge işbirlikleri desteklenecek.
TARIM: Kurumsal ve idari yapılardaki dönüşüme öncelik verilecek, tarımsal istatistikler nitelik ve nicelik olarak iyileştirilecek. Hayvancılıkta, et ve süt piyasalarında istikrarın sağlanması ve besi hayvancılığının geliştirilmesi yönünde yapısal dönüşümü sağlayacak şekilde destekler düzenlenecek.
SANAYİ: Sanayi ihracatı artırılacak ve yapısal dönüşüme katkı sağlayacak Sanayi Stratejisi ve sektörel stratejiler uygulamaya geçirilecek. Savunma sanayinde, yurtiçi teknoloji ve kabiliyet edinimini esas alan bir sistem oluşturulacak. Madencilikte ülke potansiyelinden en üst düzeyde yararlanılacak.
TURİZM: Turizm yatırımları, gelişmiş ve yoğun kullanıma konu olan yörelerden diğer alanlara kaydırılarak çeşitlendirilecek ve turizm faaliyetlerinin tüm yıla yayılması sağlanacak.

Kamu, elektrik ve şekerden çekilip ‘gelişmişlik farkı’nı kapatacak

KAMU harcamalarının sağlıklı bir temele kavuşturulması için, verimsiz faaliyet ve projeler tasfiye edilecek.
Üniversite hastanelerinin finansman sıkıntıları için yapısal tedbirler alınırken, sağlık harcamalarına ilişkin denetim modelleri geliştirilecek.
Sosyal yardımlarla istihdam arasında bağlantı kurulacak ve sosyal yardımlardan mükerrer yararlanma önlenecek.
Kamu yatırımları için eğitim, sağlık, teknolojik araştırma, ulaştırma, içme suyu ile bilgi ve iletişim teknolojilerine yönelik altyapı yatırımlarına öncelik verilecek.
Yatırımlar, başta Güneydoğu Anadolu ve Doğu Anadolu Projesi olmak üzere bölgeler arası gelişmişlik farklarını azaltmayı hedefleyen ekonomik projelere yoğunlaştırılacak.
Kamunun elektrik dağıtımı ve şeker üretimi alanlarından tamamen çekilmesi, elektrik üretimi, telekom, liman, otoyol ve köprü işletmeciliğindeki payının ise azaltılması hedeflendi.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!