Kiekens: ‘Akıllı giysi’ye yönelin

Güncelleme Tarihi:

Kiekens: ‘Akıllı giysi’ye yönelin
OluÅŸturulma Tarihi: Haziran 26, 2003 00:00

Ghent Ãœniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Paul Kiekens, Türk firmalarının ‘‘akıllı giysi’’ teknolojilerine yönelmesini önerdi. Akıllı giysiler kalp atışını ve solunumu kontrol altında tutuyor, zayıflatıyor, iyileÅŸtiriyor.Dünya Hazır Giyim Konferansı'na katılan Ghent Ãœniversitesi Öğretim Ãœyesi Prof. Paul Kiekens, kumaÅŸlara yapılan yüksek teknoloji uygulamalarıyla artık elektronik giysi (e-giysi) ya da akıllı giysi trendinin oluÅŸtuÄŸunu ve önümüzdeki dönemde bu konuda büyük bir ticari eksen ortaya çıkacağını söyledi. Kiekens, ‘‘Tabii ki ÅŸu aÅŸamada kitlesel üretim deÄŸil talebe göre üretim yapılıyor. Ancak, bu alandaki ticari geliÅŸme çok hızlı olacak’’ dedi. Kiekens, 2010'a gelindiÄŸinde herkesin akıllı giysi kullanıyor olacağını söyledi.Akıllı giysilerin, pasif, aktif ve çok zeki olmak üzere 3 kategoride geliÅŸtiÄŸini anlatan Kiekens, ‘‘Pasif olanlar sadece ortamı algılıyor. Aktif olanlar çevreden uyarı alabiliyor ve reaksiyon verebiliyor. Çok zeki olanlar ise ortama uygun davranışta bulunabiliyor’’ diye konuÅŸtu. KumaÅŸlara sensör ya da yanıt verici özelliklerin eklenebildiÄŸini belirten Kiekens, şöyle devam etti: ‘‘Akıllı tekstil ürünleri tıbbi amaçlı ya da günlük giyimde fonksiyonel olarak kullanılabiliyor. Ayrıca çok önemli konularda örneÄŸin askeri amaçlı takip için kullanılabiliyor. Önümüzdeki dönemde daha çok günlük hayata girecek. Çünkü elektronik teknoloji daha kolay eklenebiliyor. 1990'larda genellikle ceket ÅŸeklindeydi. Mikrofon ve kablolar eklenerek bazı fonksiyonlar saÄŸlanıyordu. Artık kablolar kumaÅŸ içine yerleÅŸtirilebiliyor, mikroçipler, kulaklıklar pil ve indirme kartları iletken olarak kumaşın içine entegre edilebiliyor. Tekstil dışı birçok element, ilk nesilde sorun çıkarıyordu, ikinci nesil akıllı giysilerde bunları aÅŸtık.’’KumaÅŸa, sensör, bilgi iÅŸlemci, baÅŸlatıçı, depolayıcı, iletiÅŸim elemanları konulabildiÄŸini anlatan Kiekens, akıllı giysilerin bu uygulamalarla birlikte esnek, suya ve radyasyona, darbelere dirençli hale de geldiÄŸini kaydetti. EĞİTÄ°LMÄ°Åž HAFIZAAkıllı giysi için düz kumaÅŸ lifleri arasında eÄŸitilmiy hafıza yerleÅŸtirilebildiÄŸini söyleyen Prof. Kiekens, bu kumaÅŸların ütülenmesinin de mümkün olabildiÄŸini bildirdi. Kiekens, ‘‘Bu kumaÅŸ lifleri vücuttaki kaslar gibi çalışabiliyor’’ dedi. Özellikle küçük bebeklerde kalp atışı ve solunum sorunu için akıllı giysilerin kullanılmaya baÅŸlandığını anlatan Kiekens, ‘‘EKG ölçümleri ve kalp atışı ölçümü için texdore lifleri kullanılıyor. Tel ya da kablo yok. Sadece cilde temas yetiyor. Böylece bebekler birsürü kablodan kurtuluyor ve ölçümler de daha kesin oluyor. Bir bebek sadece Mickey Mause'lu bir kumaÅŸ bant takıyor o kadar’’ diye konuÅŸtu.Didier: Türkiye modaya yeni bir dalga getirecekIAF 2003 (Dünya Hazırgiyim Kongresi) Ä°stanbul Konferansı'nda ‘‘Moda-Marka’’ oturumunda konuÅŸan Fransız Moda Federasyonu BaÅŸkanı Didier Grumbach, dünyada modanın geliÅŸimini anlatırken, Türkiye'de de artık hazır giyim endüstrisinden moda endüstrine geçilmesi gerektiÄŸini söyledi. Grumbach, modanın siyasi ve sosyal hareketlerin bir yansıması olduÄŸunu ve her zaman gücü yansıttığını ifade etti. 19'uncu yüzyılın ortalarına kadar marka olmadığını, sadece ressamlar ve sanatçıların eserlerine imza attığını hatırlatan Grumbach, ‘‘Bu dönemde terziler sosyal olarak alt tabakada yer alıyordu. Moda ve marka özgürlük ve iyi ekonomiyle birlikte ortaya çıktı’’ dedi. Modanın Fransa'da haute-couture'in yönlendirmesiyle geliÅŸtiÄŸini belirten Grumbach, 1970'lerde houte-couter'den hazır giyime geçiÅŸin yaÅŸandığına dikkat çekti. ‘‘Türkiye eminim ki modaya yeni bir dalga getirecektir’’ diye konuÅŸan Grumbach, bunun için Türkiye'de yaratıcılık alanında deÄŸiÅŸiminin yapılması ve diÄŸer ülkelerle olan diyaloÄŸun artması gerektiÄŸini vurguladı. Grumbach, ‘‘Bugün artık Türkiye mükemmel bir üretici haline gelmektedir ve mükemmelliyet son noktasındadır. Bunu da kalite ve esneklik ile saÄŸlamıştır’’ diye konuÅŸtu. Kalitenin öncü faktörlerinin yaratıcılık ve marka olduÄŸunu söyleyen Grumbach, Türk endüstrisinin halen bir giyim sanayi endüstrisi olduÄŸunu ve bir an önce yeteneÄŸini devreye sokarak, moda endüstrisi haline gelmek zorunda olduÄŸunu ifade etti. Türkiye'nin Avrupa'nın bir parçası olduÄŸunu söyleyen Grumbach, ‘‘Marka olmak için Avrupa'nın parçası olmak durumundasınız’’ dedi.GeleceÄŸin tişörtünü üretin Çin'i geçinCOGNÄ°S Tekstil Teknolojileri BaÅŸkan Yardımcısı Mantin Hampe de, tekstilde artık yenilik ve teknoloji ile fiyat sorunun aşılabildiÄŸini söyledi. Hampe, ‘‘Bir tişört düşünün, kumaşı bazı iÅŸlemlerden geçiyor ve ıslanmayan, leke tutmayan, ultraviole ışınlardan koruyan, kokuları emen yok eden bir tişört haline geliyor. Ä°ÅŸte bu geleceÄŸin tişörtü’’ dedi. Yeni trendin bu yönde oluÅŸacağını kaydeden Hampe, ‘‘Küçük mikrokapsüllere madde koyup tekstile uyguluyorsunuz, cilde nem veriyor ya da zayıflamayı saÄŸlıyor. Ä°stediÄŸiniz kozmetiÄŸi bu yolla kullanabiliyorsunuz’’ diye konuÅŸtu. Kimyasal formüllerin tekstil liflerine uygulanabildiÄŸini, saÄŸlık eÄŸilimlerine uygun olarak kozmitotextilin ortaya çıktığını belirten Hampe, şöyle devam etti: ‘‘Sütyen, çorap, korse, atlet ve iç çamaşırlarında halen birçok uygulama var. TicarileÅŸme de oldu. Normal ürünlere göre yüzde 30-50 daha pahalı satılabiliyor. Selülite karşı, antibakteriyel ya da nemlendirici çoraplar satılıyor. Hatta allerji karşıtı giysiler de büyük ölçüde yayıldı. Bazı firmalar aÄŸrılara karşı özel kumaÅŸlardan giysiler üretti. Herkes 2005'ten itibaren Çin rekabetinden korkuyorsa benim tavsiyem; bu teknolojilere yönelmeniz. Bu alanlarda uzmanlaşırsanız klasik rekabetin önüne geçersiniz. Çünkü artık insanlar sadece vücutlarını kaplayan ve onları güzel gösteren giysileri deÄŸil, bunları giyecek.’’Tekstilcimiz aslanı ininde vuracakDEVLET Bakanı KürÅŸad Tüzmen tekstil kotalarının kalkacağı 2005 yılı sonrasını fırsat olarak gördüklerini söyledi. IF Uluslararası Ä°stanbul Hazır Giyim Fuarı Devlet Bakanı KürÅŸad Tüzmen, TÄ°M BaÅŸkanı OÄŸuz Satıcı, Ä°TKÄ°B BaÅŸkanı Süleyman OrakçıoÄŸlu ve TGSD BaÅŸkanı Umut Oran'ın katılımıyla TÃœYAP Fuar ve Kongre Merkezi'nde açıldı. Fuarın açılışında konuÅŸan Tüzmen, ‘‘IF Fuarı'nı gezerseniz Türkiye'nin neden tekstil alanında dünya üçüncüsü olduÄŸunu anlarsınız. Yabancı yetkililer sadece Türkiye'nin ÅŸu anda sahip olduÄŸu potansiyelden dolayı deÄŸil, Türkiye'nin geleceÄŸine güvendikleri için Türkiye'de yatırım kararı aldılar’’ diye konuÅŸtu. Tüzmen, şöyle devam etti: ‘‘Pek çok ülkenin tehdit olarak gördüğü 2005 sonrası, bize ÅŸu anda rahat mal satamadığımız ülkelere girme ÅŸansını verecek. Aslanı ininde, yatağında vurmak diye bir deÄŸiÅŸ vardır. Türk hazır giyimcisi ve Türk tekstili bunu baÅŸaracak.’’Basın Konseyi'nden Tüzmen'e ‘aynen iade’GAZETECÄ°LERE ‘‘üç kağıtçı’’ diyen Devlet Bakanı KürÅŸat Tüzmen'e Basın Konseyi BaÅŸkanı Oktay EkÅŸi yanıt verdi. Bakan Tüzmen, basın mensuplarıyla iliÅŸkileri hakkında bilgi verirken sözlerinin zaman zaman aynen, bazen de çarpıtılarak kamuoyuna yansıtıldığını ifade emiÅŸ ve gazetecileri ‘‘üç kağıtçı’’ olarak nitelendirmiÅŸti. Tüzmen, bunu da ‘‘içten gelen, samimi bir söz’’ olarak kullandığını vurgulamıştı. Bakan'ın bu sözlerine yanıt veren Oktay EkÅŸi, ‘‘Sayın Tüzmen'in gazeteciler için kullandığı sıfatı aynı içtenlikle ben de kendisine iade ediyorum’’ dedi.Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!