Karaosmanoğlu: IMF'nin uşağı değil, kurucusuyuz

Güncelleme Tarihi:

Karaosmanoğlu: IMFnin uşağı değil, kurucusuyuz
Oluşturulma Tarihi: Kasım 14, 2001 00:00

Dünya Bankası eski BaÅŸkanvekili Atilla KaraosmanoÄŸlu, IMF ve Dünya Bankası programlarını uygulayan bürokrat ve politikacıların tedbir alırken, ‘‘IMF öyle istiyor’’ demelerinin çok yaygın bir davranış biçimi olduÄŸunu söyleyerek, ‘‘Onlar da (Peki, istiyorsanız suçu bizim üzerimize atın) derler. Bu iÅŸi ilk keÅŸfeden Türkiye deÄŸil Latin Amerika ülkeleridir’’ dedi. KaraosmanoÄŸlu, şöyle konuÅŸtu:‘‘Biz kimsenin uÅŸağı deÄŸiliz. Biz bu kurumların kurucusu ve ortağıyız. Dünya Bankası'na muhtaç olmamak diye birÅŸey sözkonusu olamaz. Ama IMF'ye ihtiyacımız olmayacak bir hale gelinmesi tartışılabilir.’’Bir grup ekonomi yazarı ve muhabiriyle bir sohbet toplantısında biraraya gelen KaraosmanoÄŸlu, Dünya Bankası-IMF iliÅŸkileri ve Türkiye'nin ekonomi yönetimiyle ilgili çok çarpıcı deÄŸerlendirmelerde bulundu. KaraosmanoÄŸlu'nun açıklamaları şöyle:DERVÄ°Åž AKILLIDIR: Kemal DerviÅŸ akıllı bir insandır, fazla tecrübesi olmayabilir. Fakat yapacağı ÅŸeyler konusunda insanın bazen; ‘‘Şunu şöyle yaparsan iyi olur. Åžunu söyleme daha iyi olur’’ diyebilecek bazı iliÅŸkileri olması iyidir. Kemal bu iÅŸi herkesin alay ettiÄŸi arkadaÅŸlarıyla yapıyor olabilir, ama o arkadaÅŸları da aptal deÄŸil.SPEKÃœLATÖR KRÄ°ZÄ° GÖRDÃœ: Türkiye mali disiplini getirmek için fazla birÅŸey yapmadı. Hálá kapatamadığı bir bütçe açığı var. Bütçe fazlası yaratamıyor. 1999 sonunda Türk parası deÄŸer kazanmıştı. Disiplinle uygulanması gerekiyordu. Ama cari iÅŸlemler açığındaki artışı birilerinin farketmesi gerekiyordu. Bunu spekülatörler farketti. Spekülatörlerin çok büyük karlar yaptığına hiç kuÅŸku yok. 2000 yılı Aralık ayında IMF çıpa sisteminin bırakılmasını istedi. Türkiye o sırada dalgalı kura geçseydi bu iÅŸ daha az hasarla halledilebilirdi. YAPISAL UYUM KREDÄ°SÄ°: Yapısal uyum kredilerinin Dünya Bankası'na gelmesi benim önerimle oldu. 1970'lerin sonunda, petrol krizi, ülkelerin politikalarında deÄŸiÅŸiklik yapılmasını gerektirdi. MSP sonuçlandırılamayacak yatırımlara girdi. Ãœlkenin başı derde girdi. Ben 1979 yılında Kalkınma Politikaları Direktörüydüm. Ãœlkelerin baÅŸlarının belaya girdikten sonra kredi vermenin bir anlamı olmadığını baÅŸka birÅŸey yapmaları gerektiÄŸini söyleyerek Yapısal Uyum kredilirini önerdim. EÄŸer kötü uygulanıyorsa benim büyük günahım var. Ancak ben yapmasaydım baÅŸkası yapacaktı.BDDK'YA AÄžIR ELEÅžTÄ°RÄ°: Bankalara el koyup başına devlet memuru getirirseniz mali disiplin daha çok bozulur. Ne güzel BoÄŸaz'da yalılarda oturun, parasını da banka versin. DoÄŸru mudur bilmiyorum ama bankaların illerdeki müdürlerini çağırıp Ä°stanbul'da yedirip içiriyorlar diye bir hikaye anlatılıyor. ÇiÄŸdem TOKERÂ
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!