GÜNSİAD, reel sektörün canlandırılmasını istiyor

Güncelleme Tarihi:

GÜNSİAD, reel sektörün canlandırılmasını istiyor
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 24, 2001 12:50

GÜNSİAD'ın yarın Derviş'e sunacağı raporda, bölgenin milli gelirden en az payı aldığı belirtilerek, reel sektörün canlandırılması için düşük faizli kredi verilmesi isteniyor.

Güneydoğu Sanayici ve İşadamları Derneği (GÜNSİAD), bölgenin kalkınması amacıyla hazırladığı raporu ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş'e yarın sunacak.

GÜNSİAD'ın hazırladığı raporda, bölgede son 4 yıl içinde yakalanan huzur ve güven ortamında işadamlarının dövizle borçlanarak yatırım yaptıkları ve son ekonomik krizden dolayı bölgede kamu bankalarından kredi alan işadamlarının kredileri ödeyemez durumda oldukları belirtildi.

Bankaların bu borçlarını ödeyemeyen işletmelere el koyduğu, bunun da bölgedeki sanayicileri olumsuz etkilediği ifade edilen raporda, bölgedeki sanayicilere, kamu bankalarının yeni bir uygulama ile düşük faizli ve uzun vadeli kredi vermesi talep ediliyor.

Bölgedeki gayri menkullerin bankalarca ''riskli ve yetersiz'' ipotek olarak kabul edildiği ve bankaların batı bölgesinden gayri menkulleri ipotek olarak kabul ettiği bildirilen raporda, bölgelerarası dengesizliği yaratan politikalardan vazgeçilmesi isteniyor.

ACİL DESTEK KREDİSİ

Raporda, yarım kalmış yatırımlar için verilen acil destek kredisine bölgede 699 firmanın başvurduğunu ancak, bu işletlemelere bütçeden ayrılan payın işletmelerin ihtiyaçlarını karşılayamadığı anlatılan raporda, şöyle deniliyor:

''Bütçeden ayrılan para ancak talep edilen paranın yüzde 30'nu karşılıyor. Üretimde olan düşük kapasite ile çalışan ve atıl tesislerin üretime geçirilerek ihracat yapar hale getirilmesi gerekiyor.

Güneydoğu Anadolu Bölgesi, milli gelirden en az payı alıyor. Bölgedeki 23 ilinde bulunan tarihi ve turistik yerleri restorasyonu, korunması, turizmi geliştirecek konaklama ile ulaşımı tesis edecek imkanların yaratılması gerekmektedir. Bu imkanlar yaratılırsa, bölgeyi binlerce turist gezecektir. Bu da Türkiye'ye döviz kazandıracaktır.''

''YILLIK 1.1 MİLYAR DOLARLIK VERGİ GELİRİ''

Raporda, Irak'ın kuzeyine mal götüren kamyoncuların beraberinde getirdiği mazotun geçmiş yıllarda özellikle sınır bölgesindeki insanların geçim kaynağı olduğu belirtilerek, Türkiye Uluslararası Petrol Şirketi'nin (TPIC) bu mazotu satın almaya başlamasıyla birlikte mazot ticaretinde yüzde 63 oranında gerileme olduğu ileri sürülüyor.

TPIC'ın satın aldığı mazotu yurtiçinde pazarlanması amacıyla 5 şirkete sattığı, bunun tekel oluşumuna neden olduğu ve bu 5 şirkete büyük rant sağladığı iddia edilen raporda, şunlara yer verildi:

''TPIC'ın faaliyete başmasıyla 47 bin 500 kamyoncu direkt, dolaylı olarak da yaklaşık 500 bin kişi mağdur duruma düşmüştür. Habur Sınır Kapısı'nda uygulanması gereken politika, devletimizin vergi kaybını önleyecek politikalar olmalıdır. Biz mazot ticaretinin litre bazında vergilendirilmesini ve her türlü akaryakıt alımına serbest alım izni verilmesini talep ediyoruz.

Bu durumda devlet, yıllık 1 milyar 144 milyon dolar vergi geliri elde eder. Ayrıca, Mardin'in Nusaybin ilçesinden Suriye'ye geçişi sağlayan Nusaybin Sınır Kapısı'nın verimli şekilde işletilerek transit geçişlere açılmasını istiyoruz.

Avrupa ülkelerinin başta zengin gıda ürünleri kırmızı ve beyaz et talebi ile naturel sebze ve meyve taleplerine zamanında, ürün bozulmadan bölgeden gönderilmesi için Diyarbakır Havaalanı'nın uluslararası havalimanı haline getirilmesini istiyoruz. Bu sağlanırsa,GAP'ın tarımsal yönü gelişecektir. Türkiye'nin gelişmesi, bölgenin gelişmesine bağlıdır.''
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!