Galiba krizlerden ders alıyoruz

Güncelleme Tarihi:

Galiba krizlerden ders alıyoruz
Oluşturulma Tarihi: Ocak 06, 2002 00:00

MERKEZ Bankası 2002 yılında uygulamayı düşündüğü para ve kur politikalarını açıkladı. Açıklamanın bazı yerleri oldukça teknik. Ekonomik birimlerin ileriye dönük bekleyişleri ile Merkez Bankası'nın uygulayacağı faiz politikası arasındaki etkileşim üzerine ilginç yorumlar var. İleride bu konuları işleyeceğiz.Açıklamadan Merkez Bankası'nın bu yıl daha aktif ve esnek bir para politikası izleyeceğini anlıyoruz. Krizlerden sonra Merkez Bankası'nın kamu kesimini destekleyici politikalar uygulaması yerine enflasyonu indirmeye yönelik politikalar izlenecek.Açıklamanın tümüne bakıldığında, Merkez Bankası'nın hem döviz kurlarında hem de kısa vadeli faizlerde inandırıcı bir istikrar sağlanmasını arzuladığı anlaşılıyor. Kısa vadeli faizlerde enflasyon beklentileriyle ters düşmeyecek bir istikrar açıkça ifade ediliyor. Döviz kurlarındaki istikrar ise daha dolambaçlı bir yolla anlatılmış.İNANDIRICILIKÜzerine basa basa ‘‘dalgalı kur rejimi’’nin faydalarından ve bu stratejiden ödün verilemeyeceğinden söz ediliyor. Aksine bir politikanın sakıncaları anlatılarak bizim eleştirilerimize cevap veriliyor. Fakat, vatandaşların dövizden TL'ye geçmeleri durumunda oluşabilecek döviz fazlasının Merkez Bankası tarafından alınıp döviz rezervlerinin artırılacağı açıkça ifade ediliyor. Yani, müdahale edileceği vurgulanıyor.Bununla da kalmayıp döviz alımları yoluyla piyasaya çıkacak TL'nin hedeflenen para tabanında aşımlar oluşturabileceği düşüncesiyle hedeflerin revize dahi edilebileceği vurgulanıyor. Bu cümle, Merkez Bankası açısından, açıkça döviz kurlarındaki göreli istikrarın parasal hedeflerden daha önemli olduğu anlamına gelmektedir.Gerek döviz kurlarında gerekse faizlerde sağlanacak istikrar, ekonomik birimlerin kabul edilebilir bir hata payı ile önlerini görebilmeleri için çok önemlidir. Bu strateji hem enflasyonun düşmesine hem de ekonomik çöküntünün durdurulmasına katkıda bulunacaktır. Merkez Bankası ‘‘örtülü öngörülebilir kur sistemi’’ uygulamasına başlamaktadır!Şimdi, iş ekonomik birimlerin Merkez Bankası'nın söylediği biçimde hareket edeceğine inanmaları ve ikna olmalarına gelmiştir. Bu da, söylenenlerin yapılmasıyla gerçekleşecektir. Yani, Merkez Bankası'nın belli dönemlerde kararlı bir biçimde, ekonominin diğer dengeleriyle çelişse dahi, hareket ettiği piyasalarca gözlenmelidir.Bu anlamda, Merkez Bankası açısından en büyük risk, maliye politikalarının ve Hazine'nin borçlanma piyasasındaki davranışlarının para politikasıyla uyumlu olup olmayacağıdır. Bu konuda Merkez Bankası'nın çok ciddi bir biçimde kamuoyu desteğine ihtiyacı vardır.KAPTAN DEĞİŞECEKAçıklanan para ve döviz kuru politikalarıyla bundan böyle Merkez Bankası, Hazine'nin politikalarının destekçisi değil, makul bir zaman içinde Hazine'nin Merkez Bankası politikalarının destekçisi olması gerekmektedir. Gerekli destek gelmediğinde de, Merkez Bankası açıkladığı politikalardan neden sapma gösterdiğini kamuoyu ile açıkça paylaşabilmelidir. Merkez Bankası'nın bağımsızlığı asıl bu alanda gereklidir.Merkez Bankası'nın açıklamasını genelde çok olumlu buldum. Galiba, yaşadığımız krizlerden ders almış gibi görünüyoruz. Ayrıntıdaki kaygılarımı da zaman buldukça tartışacağım.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!