Ecevit'ten güçlendirilmiş ekonomik paket

Ecevit, Devlet Bakanı ve Başbakan yardımcıları Devlet Bahçeli ve Mesut Yılmaz ile birlikte, Başbakanlık merkez binada düzenlediği basın toplantısında, ekonomik gelişmeler ve IMF ile sürdürülen görüşmeler hakkında bilgi verdi.

Ecevit, hükümet olarak 1999 yılı sonunda uygulamaya konulan enflasyonla mücadele ve mali uyum programının üç temel unsuru bulunduğuna dikkat çekti.

Ecevit, bunların birincisinin kamu sektörü faiz dışı dengesinde yüksek boyutta bir iyileşme, ikincisinin önceden belirlenmiş döviz kuru düzeyi ve üçüncüsünün ise yapısal reformların hızlandırılması olduğunu bildirdi.

IMF tarafından stand-by düzenlemesi ile desteklenen bu programın, "enflasyonun düşürülmesi, kamu finansmanının güçlendirilmesi ve ekonomik büyümenin hızlandırılması" alanlarında başarılı olduğunu belirten Başbakan Ecevit, şunları söyledi:

"Ancak mali piyasalarda geçen iki hafta boyunca yüksek bir dalgalanma yaşanmıştır. Söz konusu dalgalanma, ekonominin geleceğine ve hükümetin enflasyonla mücadele programının başarısına ilişkin kaygılar uyandırmıştır. Hükümetimiz bu olumsuz gelişmeler karşısında bankacılık sektörünün güçlendirilmesi, beklenen döviz girişlerinin özelleştirme yoluyla arttırılması ve enflasyondaki düşüşün hızlandırılması amaçlarını taşıyan bir dizi kapsamlı tedbirler paketini uygulamaya karar vermiştir."

Ecevit, iyi işleyen bir bankacılık sisteminin, ekonominin önemli bir parçası olduğuna da dikkat çektiği açıklamasında, "Sorunlu bankalar ise ekonomik büyümeyi ciddi bir biçimde engelleyebilmekte idi. Bankaların sağlığına ilişkin artan belirsizlikler, hızlı ve güçlü tedbirlerin alınmasını gerektiren bu durumun oluşmasına yol açmıştır" dedi.

Mevduatta devlet garantisi

Bankacılıktaki mevduat garanti sisteminin de devam ettiğini ifade eden Başbakan, bankacılık sektörüne açılan kredilerin de hükümetin güvencesi altında olduğunu bildirdi. Ecevit sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ancak, banka sahiplerinin mevduatları, yasalara göre suç oluşturan fiillerle ilişkili mevduatlar, bağlı krediler ve ortakların öz sermayeleri, bu güvencenin kapsamı dışındadır. Bu güvence, bankacılık sektöründe güven yeniden sağlanana ve bankacılık sektörü daha fazla yardım olmadan da sıhhatli olana kadar yürürlükte kalacaktır. Bu garanti, Tasarruf mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) tarafından yönetilecek ve hükümetimiz Tasarruf Mevduat Sigorta Fonu'na yeterli miktarda finansman sağlanmasını temin edecektir."

Ekonomik pakette neler var?

Başbakan Bülent Ecevit, Türk Hava Yolları'nda yüzde 51, Türk Telekom'da da yüzde 33.5'luk hisse satışına ilişkin ihale duyurularının, 14 Aralık tarihine kadar yapılacağını açıkladı.

Ecevit, elektrik sektörünün hızlı özelleştirilmesinin yolunu açacak elektrik yasasında kararlı olduklarını bildirdi.

Ecevit, Devlet Bakanı ve Başbakan yardımcıları Devlet Bahçeli ve Mesut Yılmaz ile birlikte Başbakanlık merkez bina'da düzenlediği basın toplantısında, özelleştirme gelirlerinin bütçe açığının finansmanı için önemli bir kaynak oluşturduğunu ve önümüzdeki aylarda döviz rezervlerinin yerine konulmasına katkıda bulunacağını kaydetti. Ecevit, bu konuda şunları söyledi:

Telekom'da stratejik ortağa yönetim hakkı

"Bu kapsamda, Türk Telekom'un ihale duyurusunun 14 Aralık tarihine kadar yapılacağının altını çizmek isterim. İhale, stratejik yatırımcıya yüzde 33.5'lik hisse satışı ile birlikte, stratejik yatırımcıya şirket kontrolünü sağlayacak bir yönetim hakkı verilmesini kapsayacaktır.

İkinci olarak, THY'nin yüzde 51'lik satışına ilişkin olarak özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından 14 Aralık tarihine kadar bir ihale duyurusu yapılacaktır. Üçüncü olarak hükümetimiz, elektrik sektörünün hızla özelleştirilmesinin yolunu açacak bir elektrik yasasının çıkarılması hususunda kararlıdır. Yasa tasarısı, TBMM'ye 14 Aralık tarihine kadar sunulacaktır. Yasanın Ocak 2001 sonuna kadar yürürlüğe konulmasını umuyoruz."

Hedeflere devam

Enflasyonla mücadelenin 1999 yılının sonunda uygulamaya konulan döviz kuru politikası çerçevesinde devam edeceğini, enflasyonla mücadele konusunda sağlanacak başarının, hükümetin ücret müzakerelerinde sosyal taraflar arasında hedeflenen enflasyon ile uyumlu bir mutabakat sağlanmasını kolaylaştırıcı biçimde daha aktif bir rol üstlenmesi ile artırılacağını bildirdi.

Ecevit, döviz kuru politikasına ilişkin de şu bilgileri verdi:

"Ekonomik stratejisini uygulama hususunda, mevcut döviz kuru politikası çerçevesi de dahil olmak üzere kararlılığını sürdürmekte olan hükümet, 2001 yılı için enflasyon hedefinin ve dış pozisyonda beklenen düzelmenin gerçekleştirilmesi için, gereken herşey yapacaktır. İstikrarlı bir makroekonomik çerçevenin oluşturulması ve zaman içinde sürdürülmesi, Türk ekonomisinin orta vadede büyüme beklentisini azamiye çıkarmak için gereklidir."