Dünyanın 17’nci büyük ekonomisi olacağız

2001’deki büyük kriz sonrasında başlayan büyüme sürecini dört yıl arka arkaya sürdürerek bu yıl dünyanın 19’uncu büyük ekonomisi haline gelen Türkiye, 2006 yılına 2 sıra daha yükselerek 17’nci olmayı hedefliyor. Uluslararası Para Fonu (IMF) verilerine ve Türkiye’nin 2006 yılı hedeflerine göre Türkiye, dünyanın 21’inci büyük ekonomisi olarak başladığı 2005 yılını 19’unculuğa çıkarak tamamlıyor. 2005’te hem ekonomideki yüzde 5’in üzerinde büyüme hem deYTL’nin değerlenmesi nedeniyle 302 milyar dolardan 359.1 milyar dolara kadar çıkan Türkiye’nin milli gelirinin, 2006 yılında 382 milyar dolara ulaşacağı tahmin ediliyor. 2005 yılında Tayvan ve İsveç’i geride bırakan Türkiye’nin bu yıl da milli gelir büyüklüğüyle Belçika ve İsviçre’yi geçmesi bekleniyor.

KİŞİ BAŞINA GELİRDE 66’NCIYIZ: Türkiye 2004 yılında 4 bin 256 dolarla 64’üncü sıraya çıktığı kişi başına gelirde ise 2005 yılında 67’nciliğe geriledi. 2005 yılında 4 bin 982 dolar olarak hesaplanan kişi başına gelirin 2006’da ilk kez 5 bin dolar sınırını aşarak 5 bin 238 dolara çıkacağı tahmin ediliyor. Eğer bu tahmin de gerçekleşirse, Türkiye kişi başına gelirde yeniden 66’ncılığa yükselecek. 179 ülkenin verileri karşılaştırılarak yapılan sıralamada Türkiye kendisinden daha yüksek bir toplam milli gelire sahip olan Çin, Hindistan ve Brezilya’dan, kişi başına gelir açısından daha iyi konumda bulunuyor.

ENFLASYONDA 53’ÜNCÜ: Enflasyonda 2005 yılını yüzde 8 olan hedefin altında bir noktada tamamlaması beklenen Türkiye, yüksekten düşük enflasyona doğru yapılan sıralamada 31’den 43’üncülüğe kadar indi. İlk kez enflasyonun hedeflenerek yüzde 5’e indirilmesi beklenen 2006 yılında ise 53’üncü olacak. Diğer bir ifadeyle dünyada enflasyonu Türkiye’den yüksek ülke sayısı 43’ten 53’e çıkacak.

CARİ AÇIKTA ZİRVEYE GİDİYORUZ: YTL’deki değerlenme, Türkiye’yi cari işlemler dengesinde dünyanın en fazla açık veren ilk 10 ülkesi arasına soktu. Hükümetin 21.3 milyar dolar olarak hedeflediği, ancak 23-24 milyar dolar civarında gerçekleşmesi beklenen 2005 yılındaki cari işlemler açığı Türkiye’yi ABD, İspanya, İngiltere, İtalya ve Avustralya’dan sonra en fazla açık veren altıncı ülkesi konumuna getirdi. 2006 yılında cari açığın 22 milyar dolar düzeyinde kalması hedefleniyor. Türkiye bu rakamla 2006 yılında da en fazla cari açık veren altıncı ülke konumunu sürdürecek.

2006 bütçesi 14 milyar YTL açık hedefiyle yola çıktı

2006 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Resmi Gazete’nin mükerrer sayısında yayımlanarak yürürlüğe girdi. Kanuna göre, 2006 Yılı Bütçesi’nin gideri 174.9 milyar YTL olacak. Bütçe geliri ise 160.9 milyar YTL olarak belirlenirken, bütçenin vermesi öngörülen 14 milyar YTL açık, net borçlanma hasılatı ile karşılanacak. 2006 yılında enflasyonun yıl sonu itibarıyla TÜFE ve TEFE’de yüzde 5 seviyesine çekilmesi hedeflendi. Ayrıca, merkezi yönetim bütçesinin faiz dışı fazla hedefi geçen dönemde olduğu gibi yüzde 5, tüm kamu sektörü için ise yüzde 6.5 olarak öngörülüyor. Gayri safi milli hasılanın yüzde 5 oranında artması öngörülüyor. Yine 2006’ da toplam kaynakların sabit fiyatlarla yüzde 4.9 artması bekleniyor.

Hazine 2005’te 16 milyar dolar dış borç ödedi

HAZİNE 2005 yılını 16 milyar dolarlık dış borç ödemesiyle tamamladı. Hazine Müsteşarlığı 2005 yılının son haftasında 335.1 milyon dolarlık dış borç ödemesi yaptı. Böylece 2005 yılının tümünde yapılan dış borç ödemesi geçen yıla göre 4.2 milyar dolar artarak 16 milyar dolar oldu. Hazine 2006 yılına ise ilk hafta yapacağı 475.9 milyon dolarlık dış borç ödemesiyle girecek. Bu yıl ocakta 745.4 milyon dolar, şubatta 2.3 milyar dolar, martta 593.7 milyon dolar, nisanda 1.5 milyar dolar, mayısta 2.2 milyar dolar, haziran da 629.2 milyon dolar dış borç anapara ve faizi ödeyen Hazine, temmuzda 726.2 milyon, ağustosta 2.4 milyar, eylülde 738.6 milyon, ekimde 1 milyar, kasımda 2 milyar dolar ve aralıkta ise 834.9 milyon dolar dış borç ödemesi gerçekleştirdi.

Anavatan’a Hazine’den 4.3 milyon YTL

ANAVATAN Partisi, kasasına giren 4.3 milyon YTL Hazine yardımı ile nefes aldı. AKP-CHP’nin uzlaşarak çıkardığı yasa değişikliği sonucunda TBMM’de temsil edilen, ancak seçimde yüzde 7 barajını aşmamış partilere ilişkin Hazine yardımı hükümleri kaldırıldı. Bu uygulamadan SHP ve Anavatan yararlandı. SHP, yasa değişikliğinden önce TBMM’de üç milletvekiline ulaştığını gerekçe göstererek açtığı davayı kazanınca, Anavatan da bu kararı emsal göstererek yaklaşık 700 milyar civarında Hazine yardımını yaz aylarında aldı.