Greenspan’in konuşmasının ilk gün etkisinin ortadan kalkmasından sonra oluşan kaybın kısmen yükselen fiyatlarla giderilmesine rağmen, 78 yaşındaki FED Başkanı’nın yönettiği güç etkisini gösterdi.
Greenspan’ın hafta içinde yaptığı açıklamalarda deflasyon tehdidinin Amerikan ekonomisi için artık geçerli olmadığını ve şirketlerin fiyat ayarlaması yapabilme gücünü yeniden kazandıklarını söylemesi FED’in faiz arttırımı açıklamalarına odaklanan tüm piyasaları rahatsız etti.
Greenspan’ın açıklamalarını, faiz arttırımının kasımdaki Amerikan başkanlık seçimlerinden önce hatta haziran ayı içerisinde yapılabileceği şeklinde yorumlayan piyasalar satışa yönelince Amerikan doları değer kazanırken dünya çapında tüm endekslerde sert değer kayıpları yaşandı.
Yüzde 1 oranıyla son 46 yılın en düşük rakamında bulunan, FED kısa dönem faiz oranlarının bir noktadan sonra artan enflasyonist baskıları önlemek için yükseltilmesi gerektiğine değinen Greenspan, arttırımın aciliyeti olmadığını da kaydetti.
ABD faiz oranlarının tarihi düşük seviyelerde bulunması sebebiyle yüksek getiri arayan Amerikan fonları diğer piyasalara yönelmişti. Ancak muhtemel faiz arttırımlarının aradaki faiz farkını azaltacak olması ve fonların gelişmekte olan ülkelerden çekilmesi olasılığı sebebiyle bu ülkelerdeki tahvil ve
hisse senedi piyasalarında geçtiğimiz hafta içerisinde ciddi dalgalanmalar yaşandı.