Daha az suyla daha çok büyüme

ABD merkezli Ecolab’in, Microsoft ve çevresel veri şirketi Trucost ile birlikte geliştirdiği water risk monetizer (Su Riski Monetizatörü) uygulaması, firmalara yapacakları ve yaptıkları yatırımların geri dönüşünde çevresel faktörlerin ne kadar etkili olacağına dair pek çok veriye dayanan bir analiz sunuyor. Böylece bir firma diyelim ki yeni bir otel kurarken, su kaynaklarının kıtlığından, hava kirliliğine birçok farklı etkenin maliyetlerini nasıl etkileyeceğine dair fikir sahibi oluyor. Bu uygulamayı isteyen tüm şirketlere bir sosyal sorumluluk projesi olarak ücretsiz sunduklarını anlatan Ecolab Türkiye Genel Müdürü Hülya İbrahim, “Diyelim bir işiniz var, bir planınız var, bir fabrika kurmak istiyorsunuz, o fabrikayı kurarken bir projeksiyon yapıyorsunuz ve diyorsunuz ki, ‘Ben bu fabrikayı şu kadara kurarım, bu kadar su, enerji harcarım. Bu parametreleri düşünerek, işimi bu kadar büyütürüm. 10 yılda 10 lira yatırırsam, bunu 8 yılda döndürürüm, 8. yıldan sonra kara geçerim.’ Bunun bir sağlaması var mı? Yok. Tamamen tahminler üzerine kurulu. İşte water risk monetizer bu fırsatı sağlıyor” dedi.

NASIL FAYDALANILIYOR
İbrahim, şöyle konuşuyor:

“Tamamen ücretsiz olan bu uygulama ile şirketler su tasarrufu ile ilgili gerçekçi bir planlama yapabilecekler. Kullanımı çok basit: İsteyen herkes internet üzerinden girebiliyor. Bir email adresi ve şifre oluşturuyor. Oluşturduğunuz an bir sayfanız var, o sayfa size ait, başka hiç kimse giremiyor. Orada bir dosya oluşturuyorsunuz, o dosyada kurmak istediğiniz işle ilgili tüm verileri giriyorsunuz. Diyelim ki İstanbul’da kurmak istiyorsunuz bu işletmeyi, İstanbul’daki elektrik, su, yakıt gibi tüm girdilerinizi giriyorsunuz. Bu araç size bu işletmeyi kurduğunuz zaman bugün ve bundan sonraki 3 yıl, 5 yıl, 10 yıl içerisinde ne kadar verimli iş yapıp yapamayacağınızı veriyor. Şunu söylüyor: ‘Sen projeksiyonunu buna göre kurmuşsun, 8 yılda çeviririm diyorsun. Yanılıyorsun çünkü kurduğun yerdeki su kaynakları üç yıl sonra kuruyacak. Bugün 10 liraya aldığın suyu 3 yıl sonra 15 liraya alacaksın çünkü kaynak daralıyor.’ Ya da ‘Buradaki su kalitesi düşecek, tuzlu su oluşacak burada. Sen üretim verimini düşüreceksin. Bu verileri vererek, sen 8 yılda geri dönüş öngörüyorsun ama 8 yılda bitmeyecek. 15 yılda ancak döndürürsün bu yatırımı, burası yanlış yer, dikkat et.’ Burada yapmakta ısrarcı mısın? O zaman prosesini değiştir.”

140 BİN DOLARLIK TASARRUF
MICROSOFT’un uygulama sayesinde 140 bin dolardan fazla su tasarrufu yaptığını anlatan İbrahim, “Su Riski Monetizatörü sadece suyu korumayı teşvik etmekle kalmıyor, aynı zamanda işletmeler ve topluluklar için daha esnek bir geleceği sağlamak için suyun yeniden kullanılmasına ve geri dönüşüme dönüştürülmesine yardımcı oluyor” diyor. “Şirket yatırımı eninde sonunda yapmak istiyor, riskler fazla çıktı, geri dönüşü uzun sürdü, alternatif B planı sunuluyor mu” sorumuza karşılık ise İbrahim, “Alternatif lokasyon sunmuyoruz ama alternatif çözüm sunuyoruz” yanıtını veriyor. İbrahim, suyun tüketimini ikiye ayırdıklarını, bazı sektörlerde suyun çok tüketildiği ama çevrildiğini, diğerlerinde ise suyu tekrar kullanmanın mümkün olmadığını, bu nedenle kullanılan su miktarını mümkün olduğunca azaltarak atık suyu da temiz şekilde doğaya bırakmak gerektiğini kaydetti.

DÜNYADA SUSUZLUK SORUNU
2030 yılına kadar küresel su ihtiyacının yüzde 40 artacak olması, su yönetiminin önemini de giderek artırıyor. OECD’nin gelecekte tarımda su alanında risk yaşayacağını öngördüğü ülkeler raporunda Türkiye de yer alıyor. Türkiye, orta-yüksek risk grubunda yer alırken, “su kıtlığı”, küresel iklim değişikliği ve su kalitesine karşın Türkiye’nin gelecekte karşılaşacağı en büyük risk grubu olarak belirtilmiş. Raporda Çin, ABD ve Hindistan en fazla su tehlikesi görülecek ülkeler olarak sıralanıyor. WWF Raporu’na göre Türkiye’nin su ayak izi hesaplamaları, ülkedeki üretimin ve tüketimin yüzde 80’inin iç su kaynaklarına dayandığını ortaya koyuyor. Bu durum, tatlı su kaynaklarının sürdürülebilirliğinin ülke ekonomisini doğrudan etkilediğini gösteriyor.