Bize bir zararı yok!

Güncelleme Tarihi:

Bize bir  zararı  yok
Oluşturulma Tarihi: Şubat 24, 2017 21:04

Hazine Müsteşarı Osman Çelik, Türkiye Varlık Fonu’na devredilen varlıkların aktif büyüklüğünün 160, özkaynak büyüklüğünün ise 35 milyar dolar olduğunu belirterek, Hazine’nin kaybının ise 1 milyar TL’lik temettü olduğunu söyledi. Varlık Fonu Başkanı Mehmet Bostan ise, üç ülkenin fonu ile iyi niyet anlaşması imzalamak üzere olduklarını duyurdu.

Haberin Devamı

HAZİNE Müsteşarı Osman Çelik, Hazine’den Türkiye Varlık Fonu’na devredilen varlıkların aktif büyüklüğünün 160 milyar dolar olduğunu belirterek, “Bize bu varlıklardan düzenli olarak gelmesi planlanan kaynak olarak 1 milyar liralık temettü vardı, o da toplam bütçe ya da Hazine’nin borçlanma programı içerisinde çok önemli bir rakam değil” dedi. Çelik, Vodafone Türkiye’nin ana sponsorluğunda, Capital ve Ekonomist dergilerinin öncülüğünde düzenlenen CEO Club Finans Zirvesi’nde gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin, “Varlık Fonu’nun kurulmasının ardından Hazine bütçesine gelen temettü, vesaire o tarafa gidecek, bu sizin iç borçlanmanızı arttıracak bir şey mi?” sorusu üzerine Çelik, borçlanmada değişiklik öngörmediklerini belirterek, “Buradan gelecek yük 1 milyar lira. Bizim toplam 133 milyar liralık borçlanma programımız vardı, bizi etkileyecek bir rakam değil bu. Varlık Fonu’na devredilen varlıklarımızın ilave yük getirmesi söz konusu değil” diye konuştu.

Haberin Devamı

VAKIFBANK HİSSELERİ

Hazineden giden varlıkların toplam rakamına ilişkin soruya yönelik Çelik, “Aktif büyüklükleri yaklaşık 160 milyar dolar civarında, özkaynak büyüklüğü olarak baktığımızda 35 milyar dolar civarında bir varlığa tekabül ediyor. Varlık Fonumuz yoğun çalışma içerisinde. Önümüzdeki günlerde 3 yıllık bir stratejik planlarını açıklayacaklar. Nasıl bir yöntem izleyeceklerini hep birlikte göreceğiz” yanıtını verdi.

Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün Vakıfbank’taki payının Hazine’ye devrine ilişkin soru üzerine ise Çelik, çalışmaların tamamlandığını, bununla ilgili kanuni düzenlemenin gerektiğini aktararak, “Biz sıcak bakıyoruz ama kanuni süreç tamamlanmadı” dedi.

3 ÜLKE FONU İLE NİYET ANLAŞMASI

TÜRKİYE Varlık Fonu (TVF) Başkanı Mehmet Bostan, TVF’ye dünyanın her yerinden yatırımcı ilgisi ile karşılaştıklarını ve üç ülke fonu ile niyet anlaşması imzalamak üzere olduklarını söyledi. Ziraat Bankası, BOTAŞ, TPAO, THY, Halkbank, Borsa İstanbul ve Türksat’ta Hazine’ye ait hisselerin tamamı ile bazı KİT’ler ile at yarışları ve şans oyunlarına dair lisanslar 49 yıllığına TVF’ye devredilmişti. Reuters ile yaptığı söyleşide Bostan, TVF’nin strateji planı üzerinde çalıştıklarını belirterek, “Bakanlar Kurulu’na takdim edeceğiz” dedi. Fon’a dünyanın her tarafından ciddi bir ilgi olduğunu belirten Bostan, şöyle konuştu: “New York ve Londra gibi dünyanın önde gelen finans merkezlerinde yoğun ilgi görüyoruz. Yatırım bankaları kapımızı çok çalıyor. Çok talep var. Ama seçici olmak istiyoruz.” Dünyadaki modeller incelendiğinde TVF’nin yönetimi ile ilgili olarak üç farklı yöntemin öne çıktığını belirten Bostan, “Bir tanesi finansal yatırımcı modeli. Bu portföy odaklı bir yönetim tarzı, hissedarlık prensipleri çerçevesinde yönetim kurulu üyesi atama gibi mesafeli bir yaklaşım sergileniyor. İkinci yönetim tarzı, stratejik yatırımcı ki bizim daha çok uygulamayı düşündüğümüz prensip bu. Şirketin stratejik gündemleri ve değer katma inisiyatiflerine ilişkin bağımsız bir bakış açısı geliştireceğiz, onlara yol gösterme gibi bir yöntemimiz olacak. Ancak bu şirketlerin bazıları halka açık, bazıları banka... Bu hassasiyetleri dikkate alarak bu etkileşimi sağlayacağız” dedi. Bostan, üçüncü yaklaşımın ise yakından yönetim olduğunu belirterek, “Bu, daha çok operasyonel olarak işin içinde bulunmayı gerektiren bir tarz. Biz bunu düşünmüyoruz” diye konuştu.

Haberin Devamı

İKİ HİSSEDEN 100 BİN LİRALIK ZARAR

BORSA İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Himmet Karadağ, CEO Club sonrasında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Karadağ, Turkcell ve Koç Holding hisselerinde çarşamba günü yaşanan düşüşün algoritma kaynaklı olduğunu kaydederek, işlemin nereden yapıldığının belirlenip SPK’ya iletildiğini söyledi. Karadağ, Anadolu Ajansı’na “Yatırımcılar tespit edilmiş. Fiyat 40 kez yükselip inmiş. İki hissede de yatırımcının 100 bin liranın üzerinde zararı var” dedi. Karadağ, konut projelerinin borsada alınıp satılmasını istediklerini kaydederek şöyle konuştu: “Tapuda gayrimenkul sertifikalarıyla en likit olmayan varlığımızı likit hale getireceğiz, piyasalarda satacağız ki Körfez’den Balkanlara kadar BİST’te alınıp satılmasını istiyoruz. Tapu takas sistemimizle mobil uygulamayla sertifikayla devir yapıyoruz. Bunu çek, taşıt ve ticaretin diğer alana da taşımış olacağız.”

Haberin Devamı

YATIRIMCI İSTİYORSAK GETİRİ İYİ OLMALI

TÜRKİYE Bankalar Birliği Başkanı Hüseyin Aydın, Türk bankacılık sektörünün gelirlerinin faiz ve komisyon oluştuğunu dile getirerek “Çok tartışılıyor, bankalar geçenden 5 geçmeyenden 10 akçe alıyor mu? Ücret komisyon ve faiz marjları çok tartışılıyor. Net faiz marjı gelişmekte olan ülkelerde yüzde 3.6, gelişmiş ülkelerde yüzde 1.3. Bizde biraz daha yüksek yüzde 3.7 civarında” diye konuştu. TBB tarafından hazırlanan Türk bankacılık sektörünün diğer ülkelerle karşılaştırıldığı çalışmayla ‘kredi vermiyorsunuz, çok faiz alıyorsunuz’ eleştirileri yanıtlayan Aydın, Türk bankacılık sektörünün üretime, istihdama katkıda bulunan tüm şirketlere ve devlete borç verdiğini söyledi. Tasarruflar ve kaynak arttırıldığında daha çok kredi vereceklerini dile getiren Aydın, “Mevduat dışı kaynak için eleştiriyoruz. Biz de mevduat dışı kaynağı bulabildiğimiz sürece bu işleme devam edeceğiz” dedi. Aydın, hem ülkemize, hem bankacılık sektörüne hem de iş ortakları olan reel sektöre haksızlık yapıldığına işaret ederek şöyle konuştu: “Sorunlu kredilerin oranı gelişmekte olan ülkelerde yüzde 10’ları buluyor. Gelişmiş ülkelerde yüzde 3.2. Türkiye’de ise gelişmiş ülkelerin oranına çok yakın. Çünkü hem biz bu işi iyi biliyoruz hem de reel sektör işi biliyor. Bunun içine yapılandırılmış kredileri de koyarsanız oran yüzde 6’ya çıkar.”

Haberin Devamı

KÖTÜ BİR NOKTADA DEĞİLİZ

Bankaların ticari müesseseler olduğunu ve para kazanmak zorunda olduklarını söyleyen Aydın, “Para kazanmazlarsa para kazananlara yük olurlar. Hiç onlarla ortak olmayanlara bedel ödetirler. İki yerden para kazanıyoruz komisyon veya faiz geliri, buna özkaynak kârlılığı diyoruz. O ülkenin enflasyonuna alternatif getirilerine de bakıyoruz Türkiye’nin gelişmekte olan ülkelerin üstünde çıkıyor. Ama onların enflasyonlarının sınırlı oluşu reel getiriye baktığında ve yüzde 11.4 ile kötü bir nokta değiliz. Siz yeni yatırımcının oyuncunun, ülkeye gelmesini istiyorsanız getirilerin de iyi olması önemli. Ağladığımız kadar da bir durum yok” dedi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!