BES yatırımcısını faiz vurdu

Güncelleme Tarihi:

BES yatırımcısını faiz vurdu
Oluşturulma Tarihi: Eylül 26, 2018 23:48

Faizlerin yüksek seyretmesi nedeniyle bu yılın 9 aylık döneminde BES katılımcılarının getirileri olumsuz etkilendi. Aynı etki devlet katkısı fonlarında oldu ve fonların getirisi negatife döndü. Aynı dönemde altın fonlarının ortalama getirisi yüzde 50’yi bulurken, bono fonları ise yüzde 8 kaybettirdi.

Haberin Devamı

Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) yatırımcısını yüksek faiz vurdu. Kur ve faizlerdeki yükseliş bazı emeklilik fonlarının getirilerini olumsuz etkilerken, bazı fonlar ise yatırımcısına yüksek getiri sağladı. Emeklilik fonlarının sene başında bu yana ortalama getirisi ise yüzde 8,2 oldu. Bu dönemde hisse senedi fonları ile standart fonlar negatif getiri sağlarken altın fonlarının ortalama getirisi yüzde 50’leri buldu.
Portföy şirketi yöneticileri, faizlerin yükseldiği dönemlerde borçlanma araçlarının fiyatları gerilerken, faizlerin düştüğü dönemlerde borçlanma araçlarının fiyatları arttığını belirterek, yüksek faizin emeklilik fonlarının büyüklüğünün yüzde 13’ünü oluşturan kamu iç borçlanma fonlarının getirilerini olumsuz etkilediğini söylüyor.

FAİZLE İLE GETİRİ İLİŞKİSİ TERS
İş Portföy Genel Müdürü Tevfik Eraslan, emeklilik fonlarının yılbaşından bu yana ortalama getirisinin yüzde 8,2 olduğunu, enflasyon ve kurda yaşanan artışın faizlerin yükselmesine neden olurken şirket karlılıkları ve hisse senedi fiyatlarını olumsuz olarak etkilediğini söyledi. Bu ekonomik koşullarda katılımcısına en fazla getiri sağlayan fon türlerinin altın, uluslararası ve kamu dış borçlanma araçları fonları olduğunu, katkı fonları, hisse senedi fonları ve kamu iç borçlanma araçları fonlarının getirilerinin ise aynı dönemde negatif olduğunu ifade eden Eraslan, “Altın fonlarının ortalama getirisi yüzde 50’nin üzerinde olurken, bono fonlarının ortalama getirisi yüzde -8 olmuştur” dedi. Eraslan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Borçlanma araçlarının fiyatları ile faizleri arasında ters ilişki vardır. Faizlerin yükseldiği dönemlerde borçlanma araçlarının fiyatları gerilerken, faizlerin düştüğü dönemlerde fiyatları artar. Bu yıl faiz seviyesi önemli sayılabilecek oranda yükseldi. Bundan da emeklilik fonları büyüklüğünün yüzde 13’ünü oluşturan kamu iç borçlanma fonlarının getirileri olumsuz etkilendi. Yeni Ekonomi Programı ile piyasalardaki belirsizliğin azalması, güvenin artması TL cinsi varlıklara yatırım yapılmasını cazip hale getirebilecektir.”

BES yatırımcısını faiz vurdu



DÖVİZ FONLARI KAZANDIRDI
TEB Portföy Genel Müdürü ve Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD) Başkanı Selim Yazıcı, içinden geçilen dönemde varlık dağılımları borçlanma araçlarında olan fonların faizdeki yükselişten negatif etkilendiğini belirterek, “Öte yandan, kurlarda yukarı yönlü dalgalanma olması sebebiyle döviz cinsi varlıklara yatırım yapan fonlar bu dönemlerde yüksek getiriler yaratabilmekte” dedi. 2018’de varlıklarını ağırlıklı olarak TL cinsi borçlanma araçlarında bulunduran katılımcıların getirilerinin düşük kaldığını ifade eden Yazıcı, sözlerini şöyle sürdürdü: “Borçlanma araçlarına yatırımlarda aslında gerçek bir zarar yaşanmamakta. Faiz oranlarındaki yükseliş sonrasında emeklilik fonlarının yatırım yaptıkları tahvillerin fiyatlarında düşüş gerçekleşmekte. Ancak bu fonun iç verimini arttırmakta. Özetle, gelecek dönemde fonun yaratması beklenen getiri yükselmekte.”

Selim Yazıcı, devlet katkısı fonlarının getirileri hakkında şunları söyledi: “Yatırım yaptıkları varlıklar itibariyle uzun vadeli devlet tahvillerine ağırlık vermekteler. Bu varlık dağılımları sebebiyle 2018 senesi gibi volatil ve faizler yükselen senelerde negatif getiriler yaratabilecekleri gibi tam tersi durumlarda da yüksek getiri yaratma potansiyeline sahip fonlardır. Bu gibi uzun vadeli yatırım araçlarının 1 yıllık getirileri ile kıyaslama yapmanın doğru olmayacağı görüşündeyim.”

Ak Portföy Genel Müdürü Mehmet Ali Ersarı, doğru fon türlerine yatırım yaparak doğru fon karmaları oluşturmanın emeklilik planlarında getirinin temel belirleyicisi olduğunu belirterek, emeklilik planlarında borçlanma araçları fonları ile hisse senedi fonlarının yanı sıra sözleşmelerinde dış borçlanma ve altın yatırımlarına da yer veren katılımcıların getirilerini daha etkin yönettiğini kaydetti. Ersarı, devlet katkısı fonlarının getirilerine değinerek, fonların, mevzuat gereği asgari yüzde 75’nin tahvil ve bonolara, azami yüzde 25’nin mevduat ve pay senetlerine, azami yüzde birinin de kısa vadeli repo-ters repo işlemlerine yatırım yapabildiğini söyledi. Ersarı, sözlerini şöyle sürdürdü: “Getiriler, bu fon türü için belirlenen karşılaştırma ölçütünün üzerinde gerçekleşmiş, ancak ilgili fonlar, yapısı itibariyle tahvil odaklı fonlar olduğu için piyasa koşullarından doğrudan etkilenmiştir. Önümüzdeki dönemde fon içindeki tahvillerin yüksek iç verimi ve yeni yatırım yapılan tahvillerin yüksek faizleri orta vadeli dönemde bu fonların getirilerine olumlu yansıyacaktır.”

BES yatırımcısını faiz vurdu



UZMANLARDAN BES KATILIMCISINA TAVSİYELER
Birikimlerinizi tek bir varlık türünde değerlendirmektense birden fazla varlık türüne yatırım yapın.

Risk seviyesine uygun değişken fonlara yatırım yapabilirsiniz.

Varlık bazlı fonlara yatırım yapan katılımcılar portföy çeşitlendirmesine giderek, birden fazla varlık bazlı fonundan kendilerinin oluşturduğu sepete yatırım yapabilirler.

Sisteme uzun vadeli bakanlar planlarında, hisse senetleri gibi potansiyel getirisi yüksek varlık sınıflarına yer verebilir.

Sistemde, yılda 6 defa fon değişikliği hakkı tanınmış olmasına rağmen katılımcıların yüzde 95’i bu hakkı kullanmıyor. Piyasa şartlarına göre bu hakkın kullanılması gerekiyor.

Belirli dönemlerde döviz fonlarının, belirli dönemlerde de tahvil veya hisse senedi fonlarının fon dağılımlarına eklenmesi gerekiyor.

Emeklilik şirketleri danışmanlarından uygun karma fon önerilerini isteyin ve dönemsel olarak yatırım yaptığınız fonları güncelleyin. 


DEVLET KATKISI NEDEN EKSİDE
İş Portföy Genel Müdürü Tevfik Eraslan, devlet katkısı fonlarının getirilerine de değinerek, şu açıklamayı yaptı: “Fonların getirisinde belirleyici olan varlık grubu devlet iç borçlanma senetleridir. Faizlerin yükseldiği dönemlerde borçlanma senetlerinin fiyatları gerilerken, faizlerin düştüğü dönemlerde borçlanma senetlerinin fiyatları artar. 2018’de faizler yükseldiği için, borçlanma araçlarının fiyatları geriledi. Faiz seviyesinin 100 baz puan yükseldiği bir ortamda, devlet tahvillerinin getirisi eksi yüzde 3,8 olmaktadır. Faizlerin genel seviyesinin yükselmesi getirileri olumsuz yönde etkilemiştir. Yılbaşından bu yana devlet katkısı fonlarının ortalama getirisi eksi yüzde 13,20 oldu. Emeklilik fonlarına yatırım, uzun dönemlidir.”

FONLARIN 9 AYLIK GETİRİSİ YÜZDE 15.2
TEB Portföy Genel Müdürü ve TKYD Başkanı Selim Yazıcı, şu açıklamaları yaptı: “2018’in 9 ayı oldukça volatil geçmiştir. Kur ve faiz tarafında yaşanan yükselişler ile hisse senedi endeksinde yaşanan düşüşler sonrasında çeşitli fon grupları bir hayli yüksek getiriler yaratırken, çeşitli fon gruplarının ise negatif getiriler yarattığını gözlemledik. Emeklilik fonlarının ağırlıklı getirisi 9 aylık dönemde yüzde 15.2 gibi bir getiri gözlemliyoruz. Bu da yıllık da yüzde 21 civarında bir getiriye tekabül ediyor. Burada en büyük payı döviz ağırlıklı yatırım yapan fonlar alıyor. Sektörde kamu dış borçlanma araçları yatırımları yapan fonların 9 aylık dönemde ortalama yüzde 45 civarında bir getiri yarattığını görüyoruz. Kur, enflasyon ve faiz tarafında ciddi yükseliş yaşanan bir senede bile birçok varlık sınıfında getirilerin yüksek olduğundan yola çıkarak, fon dağılımlarının doğru zamanda, doğru ağırlıklarla yatırıma yönlendirilmesi açısından eksiklik olduğu görüşündeyim.”

ALTIN FONU YÜZDE 51,8 GETİRİ SAĞLADI
Ak Portföy Genel Müdürü Mehmet Ali Ersarı, 2018’de belirli varlık sınıflarında oldukça yüksek getiriler elde edildiğini söyledi. Planında sadece dış borçlanma araçları fonu olan katılımcıların ortalama yüzde 44,5 getiri sağlarken, altına yatırım yapanların yüzde 51,8 getiriler elde ettiklerini belirten Ersarı, sözlerini şöyle sürdürdü: “BES katılımcıları ağırlıklı olarak değişken emeklilik fonlarını tercih etmekle birlikte yatırım stratejilerinde ise yüksek oranda uzun vadeli tahvil ve bono yatırımı yapan borçlanma araçları fonları, standart fonlar ve katkı fonları ortalama getiriler açısından belirleyici olmakta. Değişken fonlar ise risk seviyelerine göre ağırlıklı olarak tahvil, hisse senedi yatırımı yapmakla birlikte yabancı para cinsi yatırımlara da yer vermekte.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!