Bazı bakanlıklar feodal derebeylik

Bazı bakanlıkların feodal beyliklere döndüğünü savunan TÜSİAD Başkanı Tuncay Özilhan, ‘‘Lider sultasındaki partiler, milletle ilişkisi kalmamış vekiller, içlerinde ülkeyi düze çıkartacak bir dönüşümün kıvılcımını değil, bizi batağa sürekleyecek yeni krizlerin potansiyelini taşıyorlar’’ dedi.

5. Sanayici İşadamları Dernekleri (SİAD) Platformu'nun Kayseri'de yaptığı toplantıda konuşan Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Tuncay Özilhan, bazı bakanlıkları feodal beyliklere benzeterek, ‘‘Siyasi engeller bizi yeni bir krize rahatlıkla sürükleyebilir’’ dedi.

Tuncay Özilhan, Kayseri'de dün toplanan 5'inci SİAD Zirvesi'nde yaptığı konuşmada, hükümete en önemli gündem maddesinin ‘Siyasetin ekonomiden elini çekmesi’ olduğunu söyleyeceklerini, ama bir türlü dillerinin varmadığını belirtti. İsim vermeden MHP'li bakanları hedef alan Özilhan, ‘‘Çünkü, aynı hükümetin mensuplarının kamu bankalarını ellerinden bırakmamak için direnmelerini, tarımdaki düzenlemeleri engelleyerek programı delmelerini, düzenleyici kurullara partilerinin adamlarını yerleştirmek için gayret sarfetmelerini şaşkınlıkla izliyoruz’’ dedi. Özilhan, herkesin ufukta hiç de hazır olunmayan yeni bir seçimin gözükmesinden kaygı duyduğunu belirterek, şunları söyledi:

‘‘Türkiye çok kritik bir dönemden geçiyor. Ekonominin kendi sorunları var. Buna siyaset kaynaklı yenilerinin eklenmesine ihtiyaç yok. Programı sürdürmenin önündeki siyasi engeller bizi yeni bir krize rahatlıkla sürükleyebilir. Siyasi sistemin kriz üreten yapısının değişmesi lazım. Lider sultasının egemen olduğu partiler, feodal beyliklere dönüşmüş bakanlıklar, milletle ilişkisi kalmamış vekiller, içlerinde ülkeyi düze çıkartacak bir dönüşümün kıvılcımını değil, bizi tam anlamıyla batağa sürekleyeceği yeni krizlerin sürekli potansiyelini taşıyorlar. Fazilet Partisi ile ilgili dava günler öncesinden piyasaların gündemine girebiliyor. Herkesin endişesi, ufukta hiç hazır olmadığımız bir seçimin gözükmesidir. Takdir, hiç şüphesiz yüce yargınındır. Ve yargı da yürürlükte bulunan yasalara bağlıdır.’’

SEÇİMDEN KORKMAYALIM

Özilhan, SİAD üyelerince alkışla karşılanan konuşmasını, ‘‘Tek yönlü bir yolda dik bir yokuşu tırmanmaya çalışıyoruz. Son derece ağır hareket eden, her gün bir vidası fırlayıp, contası gevşeyen araçla hedefe ulaşmamız mümkün değildir. Geri dönemeyiz, bir kenarda durup bekleyemeyiz, arkadan gelenlerin bizi geçmelerine göz yumamayız. Aracı terk edemeyiz. El birliği ile bu aracı onarıp, yenileyerek hedefe ulaşmanın yolunu bulmalayız’’ diye bitirdi.

Dünyanın bütün gelişmiş demokrasilerinde, siyasi kilitlenmeleri, ekonomik ve siyasi krizleri aşmanın yolunun, yönetimi yenilemek, yani seçime gitmek olduğunu belirten Özilhan, ‘‘Oysa Türkiye'de yeni bir ekonomik krize, yeni bir siyasal kilitlenmeye kaynaklık edeceği korkusuyla, seçimden uzuk durmaya başladık. Bunun temel nedeni, seçim sistemimizin, temsilde adalet ve yönetimde istikrar sağlamaması, seçmenlerin çoğunluğunun karşı olduğu bir eğilimin iktidara gelmesine imkan tanıyabilmesi, bugün geçerli olan siyaset-ekonomi ilişkisinin, seçim ekonomisi uygulamalarıyla Türkiye ekonomisine telafisi güç tahribatlar bırakmasıdır. Hiçbir demokratik ülkede (Aman seçim yapmayalım, ekonomi zora girer) diye endişe olamaz’’ diye konuştu. Özilhan, Türkiye'de yasama dokunulmazlığının yeniden düzenlenmesi,düşünce, ifade ve örgütlenme özgürlüğüne ilişkin kısıtlamaların ve ölüm cezalarının kaldırılması, kültürel ve bireysel özgürlüklerin geliştirilmesi, işkence ve kötü muamelenin engellenmesi, MGK'nın ‘‘Danışma kurulu’’ niteliğinin güçlendirilmesi, adil yargılama ve yargı bağımsızlığına ilişkin düzenlemelerin yapılması gerektiğini kaydetti.