ASO'dan "Vergi kararına" destek

ASO'nun aylık oda meclisi toplantısında bir konuşma yapan Çağlayan, ekonomideki gelişmeleri değerlendirirken, bu konudaki görüşlerini dile getirdi. Menkul kıymetlerin vergilendirilmesi konusuna da değinen Çağlayan, bu konuda Türkiye'de uygulamada bir boşluk bulunduğunu ve bu nedenle de bunun eleştiri konusu olduğunu hatırlattı.

Yabancılara vergi istisnası getirilirken yurtiçindekilere vergi konulmasının yanlış bir uygulama olduğunu ifade eden Çağlayan, şunları kaydetti: “En azından bu kararın 2006'nın başında uygulanacak olması bence adil olmuştur. Doğru bir gelişme olmuştur. (Türkiye'nin borçlanma faizleri yükselir) deniyor. Bakalım yükselir mi yükselmez mi? Hep beraber göreceğiz. Türkiye'den daha fazla para kazanacak yerleri varsa gitsin kazansınlar bakalım. Bu son derece doğru, adil bir karardır. Bu kararı alanları kutluyorum.”

ERKEN SEÇİM TARTIŞMALARI

Türkiye'de her seçim yapılmasının ardından seçimi kaybedenlerin hemen erken seçim istemeye başladıklarını ifade eden Çağlayan, şimdi de böylesi bir durumun var olduğunu, böyle bir şeyin hem siyasi hem ekonomik anlamda Türkiye'ye fayda sağlamayacağını söyledi. Çağlayan, Türkiye'yi seçim havasına sokmanın son derece yanlış olduğunu belirterek, “Siyasetçiler kalkıp bunun üzerine bir seçim ekonomisi uygulamaya başlarlarsa bundan da Türkiye zarar görür” dedi.

“ÖZELLEŞTİRME GELİRLERİ SEÇİMDE KULLANILMASIN”

Konuşmasında özelleştirme konusuna da değinen Çağlayan, özelleştirmeye aynı hızla devam edilmesini isterken, olası bir erken seçim halinde özelleştirme gelirlerinin seçim ekonomisinde kullanılması riskini ortadan kaldıracak bir düzenlemenin faydalı olacağını bildirdi.

Çağlayan, hükümetin “özelleştirme gelirlerini sadece borç tasfiyesinde kullanacağız” şeklinde bir düzenlemesinin son derece yerinde olacağını ve bu sorunu çözeceğini bildirdi. Konuşmasının son bölümünde kuş gribi konusuna da değinen Çağlayan, burada başarılı bir kriz yönetiminin gerçekleştirildiğini, ancak hastalığın ortaya çıkmasıyla birlikte günde 5 milyon dolar cirosu olan sektörün neredeyse 1 milyon dolara düştüğünü bildirdi.

Kuş gribi sırasında bankaların takındığı tavrı da eleştiren Çağlayan, problemin yaşandığı gün bankaların tavukçuluk sektörüne verdikleri kredileri dondurarak, ileri dönük alınan kredileri ise geri çağırmaya başladıklarını anlattı.
Firmaların bankalara tahsilat için verdikleri çek ve senetleri bankaların tahsil ettiklerini, ancak firmaların hesabına geçmek yerine kredi hesabına saydıklarını anlatan Çağlayan, bu durumu, “ahlak dışı” olarak değerlendirdi.
Çağlayan, “Demek ki bu genetik bir problem. 10 gün önce aynı bankalar araya birilerini koyarak bu sektöre kredi vermeye çalışıyorlardı. Ancak zorda gördükleri zaman veya bir sıkıntı olduğu zaman hemen vurun abalıya... Bilmiyorlar ki onlarla birlikte yaşayacaklar” dedi.
(ANKARA/A.A)