Asıl teşhis şimdi konacak

KANUN çıktı. Devlet bankalara destek olacak. Destek olacağı doğru da, nasıl destek olacağı henüz çok açık değil. Çünkü, sektördeki sorunların vahameti daha tam olarak bilinmiyor.Kanun herkes için tek bir ceket dikiyor. Vücut ölçüleri de, sorunlar da ne olursa olsun, herkese aynı ceket giydirilecek. Bu, elbette mümkün değil. Her şeyi kanuna yazmanın sakıncaları da burada.Önce, bankacılık sektöründeki sorunlara teşhis konacak. Daha sonra tedaviye geçilecek. Tedavi bankadan bankaya farklılıklar gösterebilecek. Dolayısıyla, çıkan kanunda bazı değişiklikler, bazı eklemeler yapmak zorunlu olabilecek. Yine de, kanunun çıkması önemli bir kilometre taşıdır. Çünkü, devlet, bankacılık sektörünü bu kanunla desteklemeye karar verdiğini kamuoyuna açıklamıştır.ÜÇ RESİMBankacılık sektörünün gerçek durumunu ne kadar biliyoruz? Bu konuda farklı kesimler farklı şeyler biliyor. Her banka kendi durumunu çok iyi biliyor. Ama, bu bilgiyi çeşitli kaygılarla devlet de dahil başkalarıyla paylaşmıyor. Gerçeği yansıtması bakımından bankadan bankaya değişse de, bankalar kendilerini olduğundan daha iyi gösteren bilançolarını kamuoyuna açıklıyorlar. Türkiye Bankalar Birliği ve halka açık bankalar için İstanbul Menkul Kıymetler Borsası kanalı ile bu bilançoları biliyoruz. Bankacılık kesimi konusunda daha ayrıntılı bilgilere sahip olan Bankacılık Üst Kurulu (BDDK) ise kendilerine gönderilen banka bilançoları üzerinde bazı düzeltmelere giderek bankaların daha doğru bir resmini çekmeye çalışıyor.Sonuçta, çok da şeffaf olmayan bir ortamda, bankacılık konusunda üç ayrı resim var. Birincisi, bankaların kendileri hakkında bildikleri, ki en doğru resim bu. İkincisi, BDDK'nın bildikleri çerçevesinde bazı düzeltmelerle ulaştığı resim. Bu resim tam gerçeği yansıtmasa da, gerçeğe en yakını. Son olarak da, kamuoyu tarafından bilinen resim. Bu da gerçeği en az yansıtan resim. Yani, bizlerin bildikleri bankacılık sektörünün sorunları olduğu konusunda ip uçları veriyor. Ama, teşhis koymaya imkán vermiyor.Meclis'ten geçen kanun çerçevesinde tüm bankaların 31 Aralık 2001 hesapları bağımsız denetim kuruluşları tarafından BDDK adına denetlenecek. Yani, banka idaresinin baskısıyla bağımsız denetim kuruluşları bazı sorunları görmezlikten gelemeyecek. Sorunlar tüm çıplaklığı ile gösterilecek. Bu denetim, doğru yapılıp yapılmadığı konusunda başka bir bağımsız denetim kuruluşu tarafından da denetlenecek.DOĞRUYU BİLMEKSonuçta, bugün her bankanın kendi hakkında bildiği ‘‘doğrular’’ BDDK tarafından tüm bankalara yönelik olarak bilinir duruma gelecek. İşte, bu noktada gerçekten bankaların nasıl destekleneceği ortaya çıkacak.Kanun, devletin bir bankayı desteklemesinin ölçütü olarak sermaye yeterliliği oranını kabul ediyor. Örneğin, sermaye yeterliliği yüzde 5-8 arasındaki bankalar ile 0-5 arasındaki bankalar farklı muameleye tabi tutulacak. Acaba, gerçekten sermaye yeterliliği 5-8 arasında banka var mı? Ya da, sermaye yeterliliği yüzde 8'in üzerinde kaç banka var? Bütün bunları daha yeni öğreneceğiz. Devam edeceğim.