Akaryakıt üzerindeki vergi yükü
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Ekim 29, 2005 11:29
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Yönetim Kurulu Üyesi İlhan Parseker, vergi düşmediği sürece akaryakıt fiyatlarında bir düşme beklemenin imkansız olduğunu söyledi.
TOBB Petrol ve Gaz Sektör Kurulu Koordinatörü ve Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) Meclis Başkanı da olan Parseker, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'deki yüksek satış fiyatının en önemli nedeninin akaryakıt ürünlerine uygulanan yüksek ÖTV olduğu savundu. Akaryakıt fiyatlarında en yüksek payı özel tüketim vergisi (ÖTV) ve katma değer vergisinin (KDV) oluşturduğunu anlatan Parseker, şöyle devam etti:
“Vergi düşmediği sürece akaryakıt fiyatlarında bir düşme beklenmesi imkansız. Verginin düşmesi için de hükümetin ÖTV hedefine ulaşılması lazım. Hedefe ulaşmanın yolu da kaçakla mücadeleden geçiyor. Çünkü kaçak yollarla kullanılan akaryakıt, devletin çok büyük bir vergi kaybına uğramasına neden oluyor. Bunun faturasını da daha sonra hep birlikte ödüyoruz. Kaçak akaryakıt tüketiminden yaklaşık 2 milyar dolar gibi bir vergi kaybının ortaya çıktığı tahmin ediliyor.”
-“AKARYAKITTA YÜZDE 70 ORANINDA VERGİ YÜKÜ VAR”-
Parseker, akaryakıt üzerinde, ürünlere göre değişse de yüzde 70'lere varan vergi yükünün bulunduğunu ifade ederek, “Geri kalan kısmı, ürünün maliyeti, dağıtımı ve kar payı oluşturuyor. Akaryakıt ürünlerindeki kar marjları son derece düşüktür. ÖTV ve KDV dışında taviz vermek ise mümkün değildir. İstanyoncunun brüt kar payı yüzde 4.5-5'i civarındadır. Net kar payı ise çok daha düşüktür” dedi.
Sağlık ve çevre açısından kurşunsuz benzinin kullanılmasının şart olduğuna da değinen Parseker, “Otomobil üreticileri kurşunsuz benzinle çalışan araçlar üretiyorlar. Bunun yanı sıra kurşunsuz benzinin özendirilmesinin de ÖTV'nin aşağıya çekilmesiyle mümkün olduğunu bir kere daha yinelemek istiyorum” diye konuştu.
AA
“Vergi düşmediği sürece akaryakıt fiyatlarında bir düşme beklenmesi imkansız. Verginin düşmesi için de hükümetin ÖTV hedefine ulaşılması lazım. Hedefe ulaşmanın yolu da kaçakla mücadeleden geçiyor. Çünkü kaçak yollarla kullanılan akaryakıt, devletin çok büyük bir vergi kaybına uğramasına neden oluyor. Bunun faturasını da daha sonra hep birlikte ödüyoruz. Kaçak akaryakıt tüketiminden yaklaşık 2 milyar dolar gibi bir vergi kaybının ortaya çıktığı tahmin ediliyor.”
-“AKARYAKITTA YÜZDE 70 ORANINDA VERGİ YÜKÜ VAR”-
Parseker, akaryakıt üzerinde, ürünlere göre değişse de yüzde 70'lere varan vergi yükünün bulunduğunu ifade ederek, “Geri kalan kısmı, ürünün maliyeti, dağıtımı ve kar payı oluşturuyor. Akaryakıt ürünlerindeki kar marjları son derece düşüktür. ÖTV ve KDV dışında taviz vermek ise mümkün değildir. İstanyoncunun brüt kar payı yüzde 4.5-5'i civarındadır. Net kar payı ise çok daha düşüktür” dedi.
Sağlık ve çevre açısından kurşunsuz benzinin kullanılmasının şart olduğuna da değinen Parseker, “Otomobil üreticileri kurşunsuz benzinle çalışan araçlar üretiyorlar. Bunun yanı sıra kurşunsuz benzinin özendirilmesinin de ÖTV'nin aşağıya çekilmesiyle mümkün olduğunu bir kere daha yinelemek istiyorum” diye konuştu.
AA