Acar: Para Kurulu'na geçmek hata olur

Güncelleme Tarihi:

Acar: Para Kuruluna geçmek hata olur
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 10, 1999 00:00

Haberin Devamı

Osmanlı Bankası Genel Müdürü Aclan Acar, IMF senaryosunda yer alan ‘‘Para Kurulu’’ önerisine karşı çıktı. Acar, ‘‘Para Kurulu ve devalüasyon yapıp sabit kura geçmeye Türkiye'nin ihtiyacı yok. Bu hatayı bazı ülkeler yaptı’’ dedi.

OSMANLI Bankası Genel Müdürü Aclan Acar, IMF'nin önerdiği Para Kurulu'na Türkiye'nin kesinlikle ihtiyacı olmadığını söyledi. Acar, IMF ile yapılması öngörülen bir stand-by anlaşmasının ise Türkiye'ye fazla bir şey kazandırmayacağını söyledi.

Acar, IMF'nin Türkiye'ye önerdiği Para Kurulu oluşturulması fikrine karşı çıkarken, Türkiye'nin buna ihtiyaç olmadığını, Para Kurulu olan ülkelerin Asya mali krizinden olumsuz yönde etkilendiğini söyledi. Türkiye'de her şeyden önce Merkez Bankası'nın olduğunu hatırlatan Acar, şöyle konuştu:

‘‘Para Kurulu, para politikasının uygulamasından sorumlu oluyor. Algılamakta zorluk çekiyorum. Merkez Bankası'nın bankalar üzerinde gözetimi ile para politikaları üzerinde yetkisi var.(Biz, bir para kurulu kuralım) Niye? Daha bağımsız olacak. Merkez Bankan var. Daha bağımsız bir yapı içinde yürümesini istiyorsan, Merkez Bankası'nı kılabildiğin ölçüde bağımsız kılarsın. Türkiye, bir Para Kurulu ihtiyacı içinde değil.’’

Para Kurulu'nun bulunduğu ülkelerde kurun sabit kılınacağını ifade eden Acar, ‘‘Bu hatayı birçok ülke yaptı’’ yorumunda bulundu.

DEVALÜASYON

Türkiye'nin bugün, devalüasyon ihtiyacı olmadığını da ifade eden Acar, bu konuda şunları söyledi:

‘‘Türkiye'nin gerçekten devalüasyona ihtiyacı olacak olsaydı, piyasa bunu zaten yapıyor. 1994 yılında bankaların kurları 12 bin lira iken piyasada 17 bin liradan satılıyordu. İkili kur hemen ortaya çıkmıştı. Bugün, devalüasyona en ufak bir ihtiyaç yoktur. Ödemeler dengesi açısından bakıldığında Türkiye, cari işlemler fazlası veriyor. Cari işlemler fazlası veren bir ülkede, devalüasyonun hiçbir katkısı olmaz. Biraz daha cari işlemler fazlası verirsiniz. İç ve dış borç dengesi açısından bakıldığında böyle bir ihtimal son derece zayıf.’’

Acar, Türk Lirası'nın yabancı para birimleri karşısında değerlenmesinin çok fazla olduğu kanatini taşımadığını da söyledi. Yıllık olarak euro-dolar sepetine bakıldığında, enflasyonla paralel bir devalüasyon olduğunu anlatan Acar, ‘‘O zaman reel olarak değerlenmesinden pek bahsetmek mümkün değil’’ diye konuştu. Yabancı sermayenin devalüasyonla gelmeyeceğini anlatan Acar, Türkiye'ye gelen yabancı sermayeyi ayırmak gerektiğini, spekülasyon amacıyla gelenlere Türkiye'nin ihtiyacı olmadığını kaydetti.

STAND-BY ANLAŞMASI

Türkiye ile IMF arasında yılbaşında yapılması öngörülen stand-by anlaşmasına da değinen Acar, ‘‘IMF ile yapılabilecek bir stand-by anlaşması, Türkiye'ye bir şey kaybettirmez. Ama benim kanatimce pek fazla bir şey kazandırma ihtimali de yok’’ dedi.

‘‘Stand-by anlaşması dediğimiz şey, her an kullanabileceğiniz bir kredi limitinin, sizin için hazır halde tutulmasıdır’’ diyen Acar, buna karşılık Türkiye'nin Merkez Bankası bünyesinde rezervlerinin bugün 22 milyar dolar civarında olduğunu, o nedenle Türkiye'nin bir ödemeler dengesi sorunu bulunmadığını bildirdi. (A.A)



Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!