3 trilyonluk saray

İş dünyasında ‘‘Müthiş Türk'' olarak çağrılan Ali Rıza Bozkurt, yapımı üç yıl süren 3 trilyonluk saray yavrusu evine yerleşti. Aylık sosyete-magazin dergisi Klips'in eylül yeni sayısında yer alan habere göre, son zamanlarda adı gazetelerin ekonomi sayfalarında pek görülmeyen Bozkurt, Ankara'daki sarayının keyfini çıkarıyor. Ticaret piyasasında adını yaklaşık altı yıl önce duyurmaya başlayan Ali Rıza Bozkurt, özellikle Türk^ı Cumhuriyetler'de aldığı trilyonluk petrol ve maden ihaleleri sayesinde duyurmuştu. Şimdilerde yeni evinea yerleşmenin heyecanını yaşayan ünlü işadamı, bu ev için üç trilyon lira harcadı. Klips Dergisi, 1995 yılı eylül sayısında sarayın inşaat halindeki görüntüsünü yayınlamış ve özelliklerini duyurmuştu. Yapım halindeyken bile ihtişamı belli olan saray, bittikten sonra görenleri şaşkınlığa uğratacak kadar görkemli bir yapıya dönüştü. Ortadoğu ve Uzakdoğu'nun mimari tarzından izler taşıyan sarayın girişinde, altın kaplamalı süslemeler yer alıyor.

Yapımı üç yıl sürdü

İnşaat 1994 başında başladı, 1997'de bitti

Maliyet, iç dekorasyonuyla birlikte günümüzün parasıyla yaklaşık üç trilyon lirayı buldu.

Sarayın 15 odası, bir spor salonu, bir havuzu, bir jakuzisi, bir Türk hamamı ve bir barı var.

Elektrik tesisatı için 17 kilometre kablo döşendi.

Aydınlatma için toplam 600 adet ampul kullanılıyor.

Binanın tavanları Dolmabahçe Sarayı'ndan, dış kapı girişi Beylerbeyi Sarayı'ndan, iç kapıları ise Ihlamur Kasrı'ndan esinlenerek hazırlandı.

Eve girerken dev bir akvaryumun üzerinden geçiliyor.

İki katın toplam kullanım alanı 2 bin 500 metrekare.

Dış cephe kaplaması için ABD'den getirilen ve ‘‘Red Wood'' olarak anılan özel bir ağaç kullanıldı. Bu ağaç 100 yılda ancak yetişen çok özel bir ağaç.