Üretim çılgınlığı ocak söndürüyor

301 kişinin canını kaybettiği Soma’dan sonra Ermenek’te 18 işçi sular altında. Türkiye maden kazalarındaki ölümlerde rekorlar kırıyor. Dünyanın en büyük kömür üreticisi ABD ve Çin’i geçmiş durumda. Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı’nın mayısta açıkladığı rapora göre 100 milyon ton kömür üretimi başına düşen ölüm sayısı ABD’de 1 ile 6, Çin’de 150-411 kişi arasında. Türkiye’de bu sayı yıllara göre 900’ü dahi aşıyor. Yine TEPAV’ın saptamasına göre ölüm oranlarının 2005’ten itibaren yükselmesinin ardında kömür ocaklarındaki üretim artışı var. Üretim niye artıyor? Hükümet 2023 için çok iddialı bir hedef koydu. İlk 10 ekonomi arasına gireceğiz. Milli gelir de 2 trilyon dolar olacak.
Bu hedefe nasıl varılacak? Her yıl yüzde 5 büyümek zorunda olan Türkiye’nin enerji ihtiyacının yüzde 73’ü dışardan sağlanıyor. Yüzde 44 doğalgaz, yüzde 25 kömür kullanılıyor.
Hükümetin politikası enerji üretiminde yerli kaynakları artırmak. Artabilecek yerli kaynak ise kömür olarak seçildi. Çünkü Türkiye’nin kömür rezervleri 11.5 milyar ton. Stratejik planda rezervlerin maksimum kullanılması kararlaştırılmış durumda.

Bu nedenle zeytin ağaçlarının kesilmesini engelleyen Zeytincilik Yasası bile değiştirilmeye çalışılıyor. Enerji Bakanı Taner Yıldız geçen hafta Soma’da kömür konusunda ne kadar kararlı olduğunu şu sözlerle açıklamıştı: “ABD’de üretilen kömür miktarı yüzde 45 civarında. 2035’te dünya, enerji üretiminin yüzde 35’ini kömürden karşılayacak. Şimdi bütün eller kömürden yaksın, Türkiye’ye gelince kömür kirli olsun. Mahallenin delisi biz miyiz yav?” Bu kararlılıkla artık ne çevre, ne ÇED raporları ne de işçi güvenliği gündemde. Şimdi soru şu: Türkiye kömür kaynaklarını yüzde 25’ten 40’lara çıkarırken, daha kaç işçinin ölümünü izleyeceğiz?