Fırlama terlik

HİÇBİR anlamı olmayan bir kelime Twigy. Bu yıl 25’inci yılını kutluyor ama hâlâ ‘fırlama’ bir marka olmakla övünüyor. Markanın kurucusu Sinan Öncel, 20’lerinin başında atıldığı girişimciliğini ve başarısının altındaki sırları anlattı.
* Terlik gibi çok spesifik bir alana girmeye nasıl karar verdiniz?
· Tamamen tesadüfen… Sahada doğru yerde durmak diye bir kavram vardır yoksa asla top gelmez. Sanırım bende doğru yerde duruyordum.
* O zaman biraz öncesini ve o pozisyona nasıl girdiğinizi konuşalım.
· Üniversiteye başladığım andan itibaren hep çalıştım. Video kablosu satış elemanıydım. O dönem yaygın şekilde video kiralama kulüpleri vardı; ben de onlara kablo satıyordum. Sonra bir video kulübünün teklifleriyle akşamları onların kasetlerini kiralamaya başladım. Video kaset kiraladığım biri video kaset sarma makinesi satıyordu. “Sen de satar mısın” dedi. O adam Kemal Gülman’dı. Gençliğim Tahtakale civarında geçti. 20 yaşında, üniversite 2’nci sınıftaydım… Kemal Gülman ayakkabı ithal etmeye başladı, ayakkabıyla ilk tanışmam böyle oldu. Bir yıl sonra bir arkadaşım pofuduk terlik getirdi, çok satacağını söyledi. Fason ürettirdim, o kadar iyi gitti ki iki ay sonra maliyeye kayıt oldu. 23 yaşında Cağaloğlu’nda 30 metrekare ofis açtım.

DİŞ MACUNU HAYATINI DEĞİŞTİRDİ

* Reklam oyunculuğu yaptığınız dönem ne zaman?
· Aynı yıllar… Erberk Ajans’a kayıtlıydım, pek çok reklam filminde de oynadım. Mintax, Günaydın Gazetesi, Yünsa, Çarşı, Ekonomik Bülten reklamlarında rol aldım. Gelir arttırıcı faaliyetler…
* Kırılma noktası ne oldu? Sizin kaderinizi değiştiren gelişme…
· Eczacıbaşı’na promosyon yapan bir firma, terlik arıyordu. İki İpana kutusuna bir terlik vereceklerdi.30 bin çift terlik siparişi aldım. Fason ürettirdim. Üç gün sonra İpana’nın pofuduk terlik reklam kampanyası başladı. O gelir benim ilk sermayem oldu. Bütün ürünlerin üzerine telefon numaramı yazmıştım; sonrası çorap söküğü gibi geldi. Aynı yıl İtalya’ya gidip bazı terlik markalarının temsilciliğini aldım. Ben işletme pazarlama mezunuyum 2000’e kadar da al-sat, tüccar mantığıyla devam ettim. 1999 yılında Twigy’i tescil ettirdim. İlk koleksiyonu ‘Ayağından çıkanı kulağın duysun’ sloganıyla çıkardık. Sonra hep fırlama sloganlar, faaliyetler yaptık.

YASADIŞI PANKART SORUGUSU

* Başınıza iş açan kampanyalarınız, reklamlarınız oldu.
· Kışkırtıcı afişler astık hep. Stadlarda sabit bir reklam yerine her maç değiştirdik. “Fenerbahçe Cumhuriyeti -Nüfus 25 milyon” afişimizi şikayet ettiler. Önce panoyu indirttiler sonra savcıya ifade verdim. Yasadışı pankart asmaktan suçlanıyordum. Açıkhava ilanlarım yasa dışı pankart muamelesi gördü, şakamız anlaşılmamıştı. Savcı iyi halden saldı beni; nasihat ederek.
* Bir üniversiteye de tazminat ödediniz, yanlış hatırlamıyorsam…
· “Yıldız Terlik Üniversitesi” afişimizi üniversite şikayet etti. Dava 1,5 yıl sürdü ve 15 bin TL tazminat ödedik. Facebook’un kurucusu Mark Zurckerberg evlenince gelinli-damatlı terlik hediye ettik. Resmi bir yazıyla hediyemizi geri gönderdiler. Biz süreden ayrıldık ama kurtlar yemedi bizi. İlk yıllarda reklam için çok büyük bütçelerimiz yokken, Boğaz’daki düğünlere yanaşan teknelerimiz vardı.

Sahada terliğin ne işi var

* ‘Terlik adamlar’ nasıl çıktı ortaya?
· 2002’de Türkiye Dünya Kupası’nda 3. olunca futbol takımlarının terliklerini ve terlik adam maskotlarını yaptık.