40 milyon lira bu el arabasından çıktı

Güncelleme Tarihi:

40 milyon lira bu el arabasından çıktı
Oluşturulma Tarihi: Ekim 09, 2013 01:17

Mustafa Balcı, babasından aldığı küçük bir sermaye ile İstanbul’un yolunu tuttu. El arabası ile sokaklarda halı sattı. Halı sattığı yerler arasında Başbakan Erdoğan’ın da doğup büyüdüğü Kasımpaşa sokakları da yer aldı. Zaman içinde ticaretini geliştirdi; Bursa’nın sayılı fabrikalarından birinin sahibi oldu. En büyük sıkıntıyı ise Weltew markasındaki “W” harfi nedeniyle yaşadı. Şirket arabaları, Güneydoğu’da birçok kez “W” harfi nedeni ile çevrildi, Bursa firması olduğu anlaşılınca yol verildi.

Haberin Devamı

Bursa İnegöl’de bulunan Weltew Mobilya şimdilerde 90 bin metrekare alan üzerinde üretim yapıyor. Şirketin 400’e yakın çalışanı var. Ürünleri 40’a yakın ülkeye ihraç edilen Weltew’in Türkiye genelinde 160 kadar bayisi bulunuyor.

2012’yi 42 milyon lira ciro ile kapatan Weltew, şimdilerde mobilya sektörünün bilinen oyuncuları arasında yer alsa da, şirketin hikâyesinin başlangıcında ise bir el arabası yatıyor. Şirketin sahibi Mustafa Balcı, 30 yıl kadar önce geriye giderek anlattığı hikâyesini anlatırken sıklıkla “Ben önce hayal kurdum, sonra yaptım” cümlesine vurgu yapıyor.

40 milyon lira bu el arabasından çıktı

EL ARABASI İLE İŞE BAŞLADI
1980’lerin ikinci yarısında askerliğini İstanbul Davutpaşa’da tamamlayan Balcı’nın sürdüreceği tek iş vardır. Baba mesleği olan halı ve manifatura işi yapmak dışında başka alternatifi yok. Askerlik yaptığı dönemde, kendi ifadesi ile fizibilite yapar. Isparta’dan getireceği halıları İstanbul’un hangi semtlerinde satacağının araştırmasını yapar. Askerlik sonrası kararını vermiştir, mesken tutacağı yerler, Beyoğlu, Halıcıoğlu, Kasımpaşa, Okmeydanı taraflarıdır. 12 çocuklu bir ailenin çocuğu Balcı da babasından bir miktar para alır ve aldığı parayı, el arabası ve halı satın almak için sermaye yapar.

Haberin Devamı

'KAMPANYA' YAZDI, KAMYON BOŞALDI

Özellikle Kasımpaşa’yı sokak-sokak dolaşır, el arabasıyla halılarını satan Balcı şöyle devam etti: “Başbakan Tayyip Erdoğan’ın evinin hemen alt sokağında da halı sattım. Rahmetli Turgut Özal’ı çok severdim. Bir gün televizyonda konuşurken ondan ‘Kampanya’ kelimesini duydum. Anlamını pek bilmiyorum ama, gittim halıları sattığım kamyonun üstüne kireçle Kampanya’ yazdım ve o gün arabadaki tüm halıları sattım.”

GÜNEYDOĞU YOLLARINDA “W” KRİZİ

Mustafa Balcı zaman içinde halı ticaretinde hatırı sayılır bir sermeye edinir ve işlerini büyütme yoluna gider. İstanbul Alibeyköy’de halı-mobilya mağazası açar. Mustafa Balcı’yı mobilya üretiminde sevk eden sürecin başında ise Bursa’da yatırım için bir araya gelen birkaç arkadaşı olur. Üç arkadaş güçlerini birleştirerek Meltem Mobilya’yı kurarlar. Ancak “Meltem” isminin patentini alamadıkları için yeni bir arayışa girerler. Çözüm basit olur: Meltem ismindeki “M” harfleri ters çevrilir ve Weltew Mobilya olarak yollarına devam ederler. Ancak “W” harfi özellikle Güneydoğu’da sıkıntı yaşamalarına yol açar. Şirketin araçları, Mardin’de, Van-Hakkâri yolunda polis ve jandarma tarafından çevrilir. Ancak şirketin Bursalı olduğu belirtilmesi sonrası “W krizi de” çözülmüş olur.

Haberin Devamı

40 ÜLKEYE İHRACAT

Mustafa Balcı, kısa süre sonra iki ortağı ile yapamayacağını anlar ve kendi başına işi sürdürme kararı alır. İstanbul’da sahip olduğu gayrimenkulleri de satarak 2001 Krizi sürecinde kendi fabrikasını kurar. Mustafa Balcı, işlerinin yoğun olduğunu söylüyor. Şirket 40’a yakın ülkeye ürünlerini ihraç ediyor. 160 kadar bayide ürünleri satılan şirketin 2012 sonucu cirosu 42 milyon lira seviyesinde.

EN BÜYÜK SORUN MAZOT FİYATI

Weltew Mobilya Yönetim Kurulu Başkanı Mastafa Balcı, sektörde yaşadıkları en temel sıkıntının lojistik olduğunu kaydetti. Yakıt fiyatlarının yüksek olmasından yakınan Balcı şöyle bir kıyaslama yapıyor: “Suudi Arabistan’a bir konteynır malı 2400 lira gönderiyoruz. Libya’ya ise 1.800 lira. Fakat aynı mali Diyarbakır’a 4.700 liraya gönderebiliyoruz.”

Haberin Devamı

Fildişi karıştı mobilyalar depoda kaldı
Weltem Mobilya Pazarlama Müdürü Uğur Yaşar, “Arap Baharı” olarak anılan sürecin kendilerini de doğrudan etkilediğini anlattı. Uğur Yaşar “Fildişi Sahili’nde de çok olay yaşandı. Bizim orada Lübnanlı bir müşterimiz iki konteynır mal siparişi vermişti; parasını da verdi. Bizde, istedikleri renklerde mobilyaları hazırlardık. Tam göndereceğimiz sırada Fildişi karıştı. Bizim müşteri de, güvenlik gerekçesi ile ülkesin kaçmış. Olaylar durulduktan 2 yıl sonra bizi aradı, mallarını gönderdik. Suriye’de de ürünlerimizi satan iki mağaza kapalı.”

40 milyon lira bu el arabasından çıktı

dgokce@hurriyet.com.tr

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!