Öğretim üyeleri, Türkiye’nin hiç hak etmediği krizlerle sık sık karşılaştığını savundu. Öğretim görevlileri ‘‘Dilenci ekonomisine son verip, sadece bekçiliğini yaptığımız madenlerimizi değerlendirelim. 2 trilyon dolarlık yer altı kaynağımız var. Başta
altın madeni olmak üzere tüm madenler üretime alınmalı, sanayinin ham ve ara madde ihtiyacı karşılanmalıdır’ dediler.
Toplantıya, İTÜ, Orta Doğu Teknik Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi, Hacetepe ve 9 Eylül Üniversitesi maden, jeoloji, jeofizik ve çevre bölümü profesör ve doçentlerinden oluşan 23 kişilik öğretim görevlisi katıldı.
Bazı kaynakların Türkiye'de madenciliği öldürmek amacı güden bir tavır içinde hareket ettiğini ve su amaçlarında da kısmen başarılı olduklarını kaydeden örğetim görevlileri, bir ülkenin kalkınmasında tarım ve sanayi ürünleri kadar maden ürünlerinin de yer alması gerektiğini savundu.