Türk sineması 358 milyon lirada kaldı, seyircide 37 milyonu ancak aşabildi

GEÇTİĞİMİZ yıl hem hasılatta hem de seyirci sayısında rekor kıran Türk sinema sektörü, bu yıl aynı performansı gösteremedi. 2010 yılında 383.3 milyon liralık hasılatı yakalayan ve ‘psikolojik barajı’ aşarak 41 milyon seyirciyi vizyona giren Türk filmlerinin başarısıyla geçen Türk sineması, bu yıl aralık ayının ilk haftasında 37 milyon 881 bin seyirciye ulaşırken, hasılatta da 358 milyon 614 bin lirayı yakaladı. Bu yılın ekim ayında 285 milyon liralık hasılat ve 29.8 milyon seyirci sayısına ulaşabilen sinema seyircisinin bu yıl 38 milyonda kalacağı tahmin ediliyordu. Ancak son çeyrekte vizyone giren Türk filmleri, bu hedefin aralık ayının başında yakalanmasını sağlarken, buna karşın yıl sonunda 40 milyon seyirciye ulaşılması zor gözüküyor. Anadolu Kartalları, Behzat Ç. Seni Kalbime Gömdüm, Dedemin İnsanları, Musallat 2 gibi Türk filmleri ile Alacakaranlık Efsanesi: Şafak Vakti gibi yabancı filmler son çeyrekte sektöre hareket getirdi. Ekim sonundan aralık başına kadar 8 milyon seyirci kazandırdı.

67 Türk filmi vizyonda
2010 yılında 41.5 milyon bilet keserek tüm zamanların rekorunu kıran Türk sinema sektörünün elde ettiği hasılat da 383.3 milyon lira olmuştu. 247’si yeni olmak üzere 378 filmin vizyonda kaldığı 2010 yılı, sektör için ‘milat’ olmuş, yıllık sıralamada ise Türk filmleri ilk 5’te yer almıştı. Gişede önemli başarıları yakalayan Cem Yılmaz, Şahan Gökbakar, Ata Demirer gibi komedyenlerin filmlerinin yanı sıra Mahsun Kırmızıgül’ün ve Yavuz Turgul’un filmleri Türk seyircisini sinemaya çekmeyi başarmıştı. 2011 yılında ise, vizyona giren Türk filmi sayısı azalınca, kesilen bilet sayısının da düştüğü gözlendi. Vizyona giren 272 filmin 67’isi Türk filmi olurken, seyirci sayısı 37.8 milyon, hasılat da 358.6 milyon lirada kaldı.

4 Türk filmi canlandıracak
2011 yılında sinema sektörünün performasını değerlendiren Mars Entertainment Group CEO’su Muzaffer Yıldırım, şunları söyledi: “Bu yıl seyirci sayısının 38 milyonda kalacağı bekleniyor. Bunun önemli nedenlerinden biri olarak Türk filmlerinin yaptığı işin çok düşük olmasını gösterebiliriz. Zarar eden çok film oldu. Sektörün seyirci beklentisi 45 milyon ve üzeriydi. Bu anlamda zor bir senenin geçtiğini söyleyebiliriz. Bu yıl Recep İvedik ya da Cem Yılmaz filmleri vizyonda olsa sektör 45 milyon beklentimize ulaşırdık. Ancak her sektörde böyle iniş çıkışlar olabilir. Yıl sonuna doğru vizyona giren Türk filmlerinden ve yabancı filmleri umut oldu. Anadolu Kartalları ve Behzat Ç. Seni Kalbime Gömdüm vizyona girdi. Çağan Irmak’ın Dedemin İnsanları filminin de Babam ve Oğlum’un başarısını yakalayacağını düşünüyoruz. Bu filmler birer milyonluk gişeyi yakalarsa, 38 milyonu da geçebiliriz.”

Bu yıl Türk filmi az
Yönetmen ve yapımcı Mehmet Altıoklar, bu yıl Türk filmlerinin sayısının az olduğunu belirterek, “Özellikle bu sezonda daha fazla Türk filmi çıkmalıydı. Geçen yılın rakamı 41 milyonu geçemeyizz ama 40’a yaklaşacağız. Bayramda, yeni Türk filmleriyle iyi bir performans yakaladık. Bu yıl daha fazla Türk filminin olmaması, yabancı büyük filmlerin yılda 1-2 adede düşmesi etkili oldu. Artık Türk filmleri lokomotif oldu” diye konuştu.

30 ile 40 milyon bilet arasındaki farkı ABD filmleri belirliyor

MEHMET Altıoklar, global kriz nedeniyle Hollywood’da ciddi bir kriz olduğunu ifade ederek, şu değerlendirmeyi yaptı: “Filmlere yüksek yatırım yapamıyorlar. Ayrıca hikaye de tükendi. Eski hikayeleri geri dönüp yeniden yapıyorlar. ABD sinemasının düşüşünün karşısında yerel sinemaların yükselişi var. Geçen yıl Başlangıç ve Avatar önemli işler yaptı. Arada iyi filmler çıkıyor ancak etkisi ve sayıları azaldı. Bu Türk sineması için iyi birşey çünkü daha da güçleniyor. 2011 yılında vizyonda bir Avatar yoktu. Bu yıl da aynı etkide bir film olsa en az 1.5-2 milyon bilet daha fazla olurdu. Aradaki fark buradan doğuyor. 3 Amerikan yapımı film 3 milyon bileti aşıyorsa, bizim bilet sayımız 40 milyonu aşıyor. Ancak 2.5 milyonda kalıyorsa 40 milyonun altında kalıyoruz. Türkiyedeki bilet sayısındaki 30 ile 40 milyon arasındaki farkı büyük Amerikan filmlerinin performansı belirliyor.”

Sektör yolun yarısında 60 milyon bileti görecek

TÜRKİYE’de sinema sektörünün yolun yarısında olduğunu belirten Mars Entertainment Group CEO’su Muzaffer Yıldırım, şöyle konuştu: “Sektörün büyümesi için şehirlere alışveriş merkezlerinin gitmesi gerekiyor. Çünkü alışveriş merkezleri, özellikle az sayıda salonun bulunduğu illerde, ailelerin de sinemaya gitmesine olanak tanıyor. Alışveriş merkezi gitmeden, şehirdeki kültür değişmiyor. Birçok ilde mevcut sinema salonlarına ailelerin gidemediğini gözlemliyorduk ancak alışveriş merkezleri sayesinde bu izlenim değişiyor. Böyle olunca da, bir izleyici kitle oluşuyor ve kesilen bilet sayısı milyonları buluyor. Antalya’da, Erzurum’da bunun örneklerini gördük. Alışveriş merkezlerinin de tetiklemesiyle, salon sayısı artacak. 3 yıl içinde sektörün çok büyüdüğünü göreceğiz. 2014-2015 yıllarında 60 milyon seyirciyi görürüz. Bu rakama ulaşınca da yabancı yatırımcının ilgisinin artacağını, yabancı filmlerin Türkiye’de çekilebileceğini düşünüyorum.”

Sinema salonu sayısı 4 bin olmalı

ŞU anda Türkiye genelinde 78 ilde toplam 1800 adet sinema salonu bulunduğu bilgisini veren Muzaffer Yıldırım, “2 yıl içerisinde 276 tane alışveriş merkezinin faaliyete geçmesi bekleniyor. Her alışveriş merkezine ortalama 5 salon koysanız 1380 salonun daha ekleneceği gözüküyor. 70 milyonu aşkın nüfusu olan bir ülkede bu salon sayısı çok düşük. Sinema sektörünün büyümesi için 4 bin salonun olması gerekiyor. Her hafta 7-8 film çıkıyor. Artık 4-5 salonu olan değil de 16-20 salonlu projelere ihtiyaç var. Daha çok film nasıl oynar, onu düşünmemiz lazım. Biz Mars Entertainment olarak sosyal sorumluluk kapsamında sinema salonun olmadığı illere salon açacağız” diye konuştu.