Ekonomi aslında 1 yıldır batık

DÜNYADA yaşanan ekonomik kriz için Hükümet, gerekli tedbirleri alıyoruz, bizi onlar kadar etkilemez diyor.

Hükümetin dediği doğru çünkü bu kriz daha gelmeden bir yıl önce Türkiye’de piyasaları etkilemeye başladı. Bir yıldır satışlar yarı yarıya düştü, halkın alım gücü son derece azaldı, çekler, senetler 2006 yılının 4 katı oranında patladı. Sokaktaki her iki kişiden en az biri icralık durumda.

Hükümet krizi göremediği ve reel sektöre yardımcı olarak tedbirleri almadığı için Türkiye bu duruma geldi. Olaya böyle baktığınızda, Türkiye zaten bir yıldır çok kötü durumda olduğu için, bundan sonra olabilecek daha kötü tablolar zaten şu anda da yaşanan tabloların biraz dozu artmış olanı olacaktır.

Ne de olsa kendileri bu krizin ne olduğunu yaşamadıkları için durumun vehametini bilmiyorlar. Makam saltanatları içinde devlet imkanlarının verdiği sarhoşlukla sokaktaki vatandaşın yaşadıkları tabii ki devletimizin bir kısım erkanını hiçbir zaman ilgilendirmediği için sonuçta dedikleri gibi bu kriz Türkiye’yi etkilemiyecektir. Halkımız yine her zaman olduğu gibi, yüksek faizlerin, borçların, ağır vergilerin kucağına oturacak ve Allahından yardım isteyecektir. Hükümetimiz ise bazı vatandaşlarımızın dualarını Allah kabul ettiğinde ise bunu kendi ekonomik başarısı olarak niteleyerek, seçim yatırımı yapacaktır.

Yıllardır söylediğim Türk tipi ekonomik bilimi budur.

Cem ECEVİT

Lümpen kentleşme

SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın, yerel seçimler ve imar konularında şöyle konuşuyor:

"Şehir Planlamacıları Odası, Türkiye’de lümpen bir kentleşme olduğu tespitini yapıyor. Lümpenleşme üretmeyen, üretemeyen asalak bir süreç olarak adlandırılıyor. Kentleşme süreci asalaklaşmaktadır. Temel sorunumuz Türkiye kentlerinde üretmeyen gününü gün eden asalak yönetimlerdir.

- 2004’deki yerel seçimler sonrasında Ankara ve İstanbul’da 4 binin üzerinde plan değişikliği yapıldı. Kamu alanları rant uğruna satılıyor. Kamu arsası kamunun gereksinmelerini içindir. Oraya kim gözünü dikiyor? Orası kime veriliyor? Kaça veriliyor, niye veriliyor?

- Türkiye’de sağlıksız kentleşme denince herkesin aklına geçmiş dönemde gecekondular gelirdi. Gecekonduları Türkiye’nin kentleşmesinin temel sorunu olarak gördük, Şehir Plancıları Odası diyor ki, AKP’li belediyelerin uyguladıkları bu düzen gecekondularımızın kentlere vermiş olduğu zararın 50 katı büyüklüğünde zarar vermektedir.

- Yerel yönetimlerde iktidara geldiklerinde Şehir Plancıları Odası ve Mimarlar Odası’nın onayı olmadan hiçbir plan değişikliği yapmayacağız.

Yoksul ailelerin yaşam standardını çeşitli belediye yardımlarıyla ayda 600 YTL’nin üzerine çıkartacağız.

Ankara gerçek hizmete hasret

ANKARA’
nın 15 yıllık belediye yönetimi, en iyi bildiği işi aksatmadan sürdürüyor. Toplu taşıma ücretlerine yine zam geldi. Geçen 15 yılda 1 metre ’metro’ hizmete konmadığı halde, çalışanı da ihmal ediliyor. İstasyonların hali perişan, bakımları yetersiz. Asma tavanlar dökülüyor. Yürüyen merdivenler çoğunda çalışmıyor. Duvarlardaki fayanslar dökülmüş... Bazılarında tavan ve duvarlardan sular sızıyor.

Bunlar sadece Kızılay, Kolej ve AŞTİ istasyonlarında göze çarpanlar. Kızılay İstasyonuna sıkıştırılan camide cumaları, koşuşturanların arasında ve koridorlarda namaza duranlar, metro yolcularına engel oluyor. Dini bayramlarda otobüsleri bedava yapıp reklamı da ihmal etmeyenler, görev zararlarını, zamla vatandaşa hemen yansıtıyor.

Elektrik ve doğalgazdan sonra ulaşım zammı iyice perişan edecek.. Hangi birini dillendirelim, Ankaralı artık gerçek hizmete hasret...

Çetin TOROS

Güle güle büyük mimar

98
senelik koca çınar, Nail Çakırhan...

O bir şair, bir yazar, devrime bir ömür vermiş bir komünist, Nazım Hikmet’in hapishane arkadaşı...

Senin kurduğun Muğla Konakaltı Kültür Merkezi’nde arkadaşın Nazım Hikmet’in "Memleketimi Seviyorum" sergisini 15.1.2008’de açmıştım. Gelemedin. Sen de Nazım gibi ölümsüzlüğe adımını attın. Bıraktığın eserler Nail Çakırhan’ları yetiştirecek...Aramızda olacaksın börtü böcek, yağmur damlası olarak yağacaksın ülkenin topraklarına tıpkı yoldaşın Nazım gibi... Yusuf UYGAN

Aman dikkat

MİLLİ Piyango’
yu özelleştireceklermiş, aman dikkat!

Önce özelleştirirler, sonra "toplumumuzu olumsuz etkiliyor" diye oynanmasını caydırmak için vergilerini arttırırlar, birkaç yıl sonra da taban baskısıyla toptan yasaklarlar. Bu ülkenin sicili benzeri uygulamalarla doludur. Teklif vermeden önce bin defa düşünülmesini öneririm.

Cem TOKER-LDP Genel Başkanı
Yazarın Tüm Yazıları