ABD ile Çin'in önünde uzun bir yol var

Ä°ki ülke arasında geçen hafta gerçekleÅŸen yıllık Ortak Ticaret Komitesi (JCCT) zirvesinde her iki tarafın da birbirleriyle savaÅŸa gücü yetmeyeceÄŸini düşündüğü görüşüne yer verildi. Â

Çin, zirvede domuz gribinin yayılmaya başlaması ile durdurduğu ABD'den domuz eti ithalini yeniden başlatılacağına dair prensip kararı alırken, iki ülkenin Çin'deki yeşil enerji projelerinde işbirliğine de gidecek.

"The U.S. and China talk trade" başlığı ile yayımlanan analizde bunun yanı sıra ABD ve Çin ortaklığına sahip şirketlerce Çin'in devlet kurumlarına tedarik sağlamasının önünü açan bir anlaşma da duyuruldu.

Analizde, her ne kadar bu büyük bir adım olmasa da JCCT'nin özel olarak işin zor yanları, ayrıntıları, teknik ticari konularıyla ilgilendiği ve iki ülke arasında serbest ticaret yolunda atılacak her adımın memnuniyet verici olduğunun da altı çizildi.

WSJ, konu ile ilgili ABD Tarım Bakanı Tom Vilsack'ın da görüşlerine de yer verdi. Zirveye katılan Vilsack, görüşmelerin oldukça olumlu ve samimi bir havada geçtiğini söyledi.

BİRÇOK ALANDA GERİLEME VAR
Ancak diğer taraftan analizde, iki ülke arasındaki ticari ilişkilerin geriye gittiğine işaret edildi. Çin'in hâlâ Eylül ayında ABD tarafından bu ülkede üretilen otomobil lastiklerine yönelik başlattığı yüzde 35 oranındaki gümrük vergisinin şokunu yaşadığına dikkat çekilen analizde, zirvenin başladığı gün Çin'in de ABD otomobillerine karşı anti damping soruşturması başlattığına da değinildi.

Çin, geçtiğimiz dönemde ABD'den ithal edilen naylon ürünlerine anti damping vergisi uygulamaya başlarken, ABD de Çin'den ithal edilen çeliğe benzer bir vergi uyguluyor.

İÇ POLİTİKA ENGELİ
JCCT gibi bir toplantıda her ne kadar ilerleme kaydedilse de bunun geniş anlamda bir ticari serbestleşmenin yerini tutamayacağı görüşüne de yer verilen analizde, böyle bir adımın her iki ülke içinde iç politikada yarattığı zorluklara dikkat çekildi.

Analizde ABD Başkanı Barack Obama'nın daha geniş ticari serbestleşme adımı atması için iç politikada, Çin'e uygulanan korumacılığın artması baskısına karşı durmasının gerekliliğinden bahsedilirken, bunun Pekin için ise finans sektörü gibi birçok sektörün dışa açılması için baskı uygulaması anlamına geldiği ifade edildi.

Analizin sonunda her iki ülkenin de bu hedeflere ulaşması için iç politikadaki çıkarlarını bir kenara bırakmasının önemine vurgu yapılırken, ilk adımın Washington'dan gelmesinin önemine dikkat çekildi.