Ders konularını tiyatroya derliyorlar

Öğretim görevlisi Alparslan Gözler, AA muhabirine yaptığı açıklamada, eğitim fakültesinden mezun olan öğrencilerin meslek yaşamlarında karşılaşabilecekleri olaylar hakkında bilgi sahibi olmaları gerektiğini söyledi.
Eğitim müfredatına öğrencilerin bu eksikliğini gidermek için teorik kısmın yanı sıra uygulamalı kısımların da eklendiğini belirten Gözler, ancak bu eğitimin genellikle yeterli uygulamayı içermeden sadece öğrencilere ders konusunu anlatmasıyla yapıldığını bildirdi.

Bu durumun önüne geçmek, öğretmen adaylarını daha iyi bilgilendirmek ve az da olsa fikir sahibi olabilmelerini sağlamak için ders konularını senaryolaştırıp tiyatro oyunu haline getirdiklerini anlatan Gözler, şöyle dedi:
“Bu ders teorik ağırlıkta bir ders. Ama öğretmenlerin meslek hayatında sürekli kullanacakları mekan sınıf. Bu nedenle dersi biraz daha canlı tutmaya çalıştık. Hayatta neler başlarına gelebilir anlatmaya çalıştık. Çünkü teorik bilgide öğrenci tam anlamıyor.”

Ders konularının görsel sunumuyla bilgilerin havada kalmadığını vurgulayan Gözler, “Bu şekilde, hem oyunda rol alan öğrenciler hem de sınıftaki diğer öğrenciler konuyu daha iyi anlıyor. Sınıfım başarılı, bunun tek nedeni de ekibimiz. Ben sadece konuyu veriyor, teorik kısmını anlatıyorum. Onlar yazıyorlar, hazırlıyorlar, sunuyorlar. Uygulama sınıfa ait” diye konuştu.

OYUNDA ÖĞRETİM GÖREVLİSİ DE ROL ALIYOR

Öğretmen adaylarına, meslek yaşamlarında karşılaşabilecekleri olay ve kişilere karşı yapmaları gerekenler konusunda bilgiler veren oyunda, öğrencilerin yanı sıra eğitim görevlisi de rol alıyor.
Fakültenin Sosyal Bilimler Bölümü 3. sınıf öğrencileri, derste işlenecek öğrenci-öğretmen iletişimi, öğrenci davranışına etki eden aile faktörü, olumlu-olumsuz öğretmen tipleri ve istenmeyen davranışların gerçekleşme ve öğretmenin buna müdahale şekilleri gibi ders konularını senaryolaştırıyor.

Bir hafta prova yapan öğrenciler, dersin teorik anlatımından sonra konuya uygun yazdıkları senaryoyu tiyatro oyunu haline getirip sınıfta arkadaşlarına ve öğretim görevlilerine sahneliyorlar.
Oyunların yazarlığını yapan öğrenci Sanem İşbilir, kitaplarda yazılı bilgilerin, okuduktan kısa bir süre sonra silinip gittiğini, kalıcı olmadığını ifade ederek, “Senaryo yazıp sunum yaptığımız zaman öğrenciler için örnek oluyor. Sorunlara nasıl çözüm getirebileceklerini tespit ediyorlar. Mesleğe adım atacak öğrenciler kadar şu anda görevde bulunan öğretmenlerin de bir şeyler alabileceğine inanıyoruz” dedi.

Oyunda yer alan öğrencilerden Timur Bulut ise düz anlatım şeklinde işlenen dersin yetersiz kaldığını, bu yöntemle daha verimli olduklarına inandığını kaydetti.