Sütün merkezi İzmir oluyor

İzmir Ticaret Odası (İTO) Meclis Salonu’nda gerçekleştirilen "Süt Ekonomisi: Mevcut Durum, Fırsatlar, Potansiyeller" konulu panele, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Genel Müdürü Mustafa Kayhan, EGİAD Başkanı Seda Kaya, Tire Süt Kooperatifi Başkanı Mahmut Eskiyörük, İzmir İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Ahmet Güldal, İzmir Koyun ve Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Özer Türer ve sektör temsilcileri katıldı.

EGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Seda Kaya, İzmir kamuoyu ve iş dünyasında sıklıkla tartışılan "İzmir neyin merkezi olmalı?" sorusuna dikkat çekmek için bu toplantıyı yaptıklarını vurgulayarak, "Gerçekten hangi sektör sürükleyici, öncü olmalı? Biz de diyoruz ki; Arayışa ne gerek var? İzmir, sahip olduğu tarihi, ekonomisi, coğrafi ve iklimsel şartları itibarıyla bir tarım ve gıda merkezi olmayı öngörüyor, hatta dayatıyor. Biz bu maksatla bir araya geleceğiz. Çıkacak görüş ve önerilerin sektöre ışık tutacağına inanıyorum" diye konuştu.

FON KURULMALI

Son 10 yılda toplam tarım ihracatının 3.8 milyar dolardan, 12.7 milyar dolara çıkmasının sevindirici olduğunu söyleyen Kaya, "Türkiye, sıralamada Hollanda’dan sonra ve Avustralya’dan önce gelerek dünyadaki 15 büyük süt üreticisi konumuna yerleşmeyi başardı. Yıllık 147,5 milyon tonluk üretim ile AB dünyanın en büyük süt üreticisi konumundadır. Bu anlamda AB’de uzun yıllardır Ortak Tarım Politikası’nın en etkin uygulama araçlarından biri olan ve yakın zamana kadar AB Bütçesi’nin yarısını oluşturan FEOGA Fonu gibi bir fonun mutlaka Türkiye’de de kurulmasının gerekli" diye konuştu.

İZMİR SÜT ALANINDA İHRACAT MERKEZİ OLMALI

İzmir’in çok şanslı olduğunu belirten Tire Süt Kooperatifi Başkanı Mahmut Eskiyörük, sanayicilerin sütte İzmir’i, ’Serbest Bölge’ olarak görmek istediklerini belirterek, "İzmir, süt alanında bir ihracat merkezi olmalı. Artık yeterince konuşuldu. Eyleme geçilmek zorunda" dedi.

İZMİR ÖNCÜ OLSUN

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Genel Müdürü Mustafa Kayhan da sektörün güçlendirilmek zorunda olduğunu ve bunun için çalışmaların arttığını aktardı. Ankara’nın kulağının her zaman sütün başkenti olan İzmir’de olduğunu kaydeden Kayhan, "Hayvancılığa bugün 3 milyarın üzerinde kaynak aktarıyoruz. Teşvikler anlamında da, biz İzmir’e verdiğimiz destek 27 ilin aldığı paydan daha fazla. Diğer bir konu da sütteki kalitenin artması. Bunun için üretici ve sanayicinin entegre olduğu bir mekanizmaya ihtiyaç var. İzmir, sahip olduğu güçle buna öncülük edebilir. Kalitenin artması için özel sektörüne ve sanayinin destek vermesi şart" diye konuştu.

İŞTE EGİAD’IN ÖNERİLERİ

EGİAD, sütte hedeflere ulaşılabilmesi için şu önerilerde bulundu:

"Her bölgede, her işletmede AB standartlarında üretim yapılması sağlanmalı. Üreticiye altyapı teşvikleri verilmeli. Hayvan hastalıkları ile mücadele edilmeli. Hayvan refahına yönelik çalışmalar arttırılmalı. Kayıt sistemindeki eksiklikler giderilmeli. Sağlıklı ve hijyenik süt üretimi yapan üreticiler teşvik edilmeli. Sağlıklı süt tüketimi için eğitim, yayım ve tanıtım faaliyetlerine ağırlık verilmeli. Süt tüketiminin arttırılmasına yönelik bilgilendirme ve tanıtım çalışmaları arttırılmalı. Süt mamullerinde KDV oranın düşürülmeli. Sütte kayıpları önlemek için süt toplama ağı ve soğuk zincirin altyapısı oluşturulmalı. Sektörün gelişimi için Ar-Ge faaliyetlerine pay ayrılmalı. Süt sanayicileri AB’de olduğu gibi örgütlenmeli. Süt ürünü işleyen tesislerin modernizasyonu sağlanmalı. Sektörün gelişimi için sorunlara yönelik kalıcı çözümler bulunmalı.