Şiddet iddiası

Dokuz Eylül Üniversitesi Vakfı Özel 75. Yıl İlköğretim Okulu'nun iki velisi, öğretmen tarafından çocuklarına şiddet uygulandığı gerekçesiyle savcılığa başvurdu.

DOKUZ Eylül Üniversitesi Vakfı Özel 75. Yıl İlköğretim Okulu'nu, çocuklarına şiddet uygulandığını iddia eden velilerle, provokasyon olduğunu öne süren yöneticiler karıştırdı. Olayların ardında halef selef rektörler Fethi İdiman'la Emin Alıcı'ya taraf olmanın yattığı öne sürüldü.

Özürlü Cem'e şiddet

YARDIMCI Doç. Dr. Tuğrul Kırmızı, öğretim üyesi olduğu Dokuz Eylül Üniversitesi'nde üniversitenin özel okulunda okuyan oğlu Rona'ya, veli Yeşim Erlen de özürlü oğlu Cem'e öğretmen Filiz Çullu tarafından fiziksel ve ruhsal şiddet uygulandığı iddiasıyla Cumhuriyet Savcılığı'na başvurdu.

Raporla belgelendi

CEM'e sahip çıkıp öğretmeni okul idaresine şikayet ettikten sonra kendi oğlunu da aynı öğretmenin tartakladığını öne süren, oğluna Adli Tıp Kurumu'ndan aldığı üç günlük işgörmez raporuyla darbı belgeleyerek dava açan Kırmızı, ‘‘Okulda sistematik olarak şiddet uygulanıyor’’ dedi.

Provokasyon yapıldı

OKUL Müdürü Suzan Yeşilpınar ise velilerin okulu kötülemek için önceki idarenin desteği ile provokasyon yaptığını öne sürdü. Yeşilpınar, olaydan sonra tutanak tutulduğunu, öğrencileri Rona'nın ‘‘Babam, bana öğretmenlerini tekmele, hakaret et dedi’’ diye ifade verdiğini önesürdü.

Okulda idari terör yapıldı

DOKUZ Eylül Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Şehir Planlama Bölümü Başkan Yardımcısı Yard. Doç. Dr. Tuğrul Kırmızı, oğlunun 6. sınıf öğrencisi olduğu üniversite vakfına ait okulda idari terör olduğunu öne sürdü. Tuğrul Kırmızı, Yeşim Erlen'in oğlu Cem'i Sosyal Bilgiler Öğretmeni Filiz Çullu'nun tartaklaması üzerine okula gidip Müdür Yardımcısı Özer Rodoplu ve rehber öğretmen Esra Hanım'a durumu bildirdiğini, bunun ardından kendi oğlunun aynı öğretmen tarafından dövüldüğünü öne sürdü. Kırmızı, ‘‘Cem özürlü bir çocuk. Ona sahip çıktım. Karşılığında oğlum dövüldü. Çullu, oğlumun öğretmeni değil. Yemek kuyruğunda, oğluma ‘Senin sıran değil’ diyerek sıradan çıkarmış. Oğlum da sıranın kendinde olduğunu söylemiş. Bu kez ‘Çık sıradan serseri’ demiş, oğlum ‘Hakaret etmeyin’ diye karşı çıkmış. Rona'yı sol kolundan çekiştirmiş, kafasını duvara vurmuş. Kolunda çizik, alnında ödem oluştu. Adli Tıp Kurumu'ndan üç günlük rapor verildi. Yargıya başvurdum’’ dedi. Kırmızı, provakasyon iddialarına, ‘‘Tabii ki öyle söyleyecek. Diyelim ki provakasyon, bunun çaresi öğrenci dövmek mi, şiddet uygulamak mı? Yanlışı ben yapıyorsam, yasal yollara başvursunlar. Çocuğumdan, benim onu tahrik ettirdiğime ilişkin aldıkları yazı da yaptıkları psikolojik şiddetin bir kanıtıdır. Ciddi bir alçaklık var’’ yanıtını verdi.

Oğlum kendini kötü hissediyor

7. sınıfta okuyan oğlu Cem'in yıllarca yurtdışında tedavi gördüğünü, omuriliğindeki rahatsızlıktan dolayı denge sorunu bulunduğunu ve okulda kaynaştırma eğitimi gördüğünü belirten veli Yeşim Erlen de oğluna öğretmen Filiz Çullu tarafından şiddet uygulandığını öne sürdü.

OLAYIN 10 gün önce 7 dersin sonunda yaşandığını belirten Erlen, ‘‘Cem'in sağ ayak başparmağı kırık olduğu için okulda yürüteç kullanıyordu. O gün sekizinci derste oğlumun rehber öğretmenle görüşmesi vardı. Görüşmeye giderken, onu sınıfa almış. Tutunduğu yürüteci yere fırlatmış. Bunu sınıf arkadaşı Yiğit görmüş. Sen ve annen bana teşekkür edeceğinize terbiyesizlik ettiniz diyerek, oğluma tahtaya 'Ben terbiyesizim' diye yazdırıp, okutmuş. Bu yazıyı da gören iki arkadaşı var. Üstelik bu olayın ardından oğlum sırada tek başına oturtuluyor, hiçbir faaliyete de katılmayacağını söylemiş. Böyle eğitimcilik, dışlayarak eğitim olmaz. Yarın Savcılığa suç duyurusunda bulunacağım’’ diye konuştu.

Veliler olayı kışkırttılar

OKUL Müdürü Suzan Yeşilpınar iki veliyi provakasyon yapmakla suçlarken, öğrenci Rona Kırmızı'nın öğretmenine serseri diyerek, saldırmak istediğini öne sürdü. Yeşilpınar, olayı şöyle anlattı: ‘‘Yaşanan olay öğrencilerin bulunduğu bir sırada yaşanmıştır. Katın görevlisi, öğrenciler oradadır. Çocuk öğretmenin üzerine yürüdüğünde öğretmen de olası bir tabloya meydan vermemek için çocuğu elinden tutarak idareye getirdi. Burada kendisiyle görüştük. Bize 'Babam böyle istedi. Bu öğretmenlere sen istediğinde tekme tokat atabilirsin, hakaret de edebilirsin' diye ifade verdi.’’

YEŞİLPINAR, ‘‘Özürlü öğrencimiz için geçen yıldan bu yana çok özel çabalar gösterilmiştir. İşine son verildi denilen öğretmenler tarafından özel çalıştırıldı. İyi niyetle bir yıl götürüldü. Bu iki insan önceki idarenin buradan ayrılmasıyla çocuklarına çok özen gösterilmesine karşın sürekli okul idaresini kötüleme yolunu seçmişlerdir’’ dedi. Yeşilpınar, çok incindiğini belirterek Filiz Çullu ile görüşülmesini istemedi.