Pazar Sohbeti

Güncelleme Tarihi:

Pazar Sohbeti
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 07, 2000 00:00

Haberin Devamı

Son haftalarda bir avuç İzmirli, mutluluğa giden yolu ‘uyum’da arıyor. Kişinin evrendeki uyum ve sevgiyi bulmasını sağlayan Aikido öğreniyor

Aikido, size saldıran kişinin güçünü kendisine karşı kullanarak kendinizi savunma sanatı. Aikido'cular kavga etmiyor, saldırmıyor ama gelen tehdidi savuşturmak için kullandıkları üç bin civarında teknik var.

ASLINDA bir savaş sanatı. En kısa yoldan rakibi altetmeyi amaçlıyor. Ama rakip kim? Kişinin içindeki hırs, aşağılık duyguları ve egoizm. Temelinde, evrende varolan uyum ve sevgi var. Aikidoya, evrenin doğal akışıyla birleşip, sonsuz uyumu içinde sevgiyle yaşama sanatı denebilir belki. Geniş dairesel hareketler, kütlesel vücut devinimleriyle sürüp giden aikido çalışması son derece estetik. Hareketler öylesine yumuşak ve zarif, vücut öylesine gevşek ve doğal ki, dojoda yayılan pozitif enerjiyi algılamamak ve o huzuru hissetmemek mümkün değil. Aikidocu kimseyle yarışmıyor. Tek amacı, içindeki gerçeğe, fiziksel ve ruhsal olarak ulaşmak. Kendisiyle tanışmak ardından tüm insanlar ve evrenle uyum içinde yaşamak. O, öldürücü de olabilecek bir savaş sanatıyla uğraştığını biliyor, ancak öğretisinde, kendisine saldıran rakibi minimum zararla bertaraf etmek var. Bunun için de insanüstü bir kuvvete gerek duymuyor. Siz de benim gibi aikidoyu iri kıyım ABD'li aktör Steven Segal'in döğüş tekniği sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Gerçek aikidoyu bu hafta konuğumuz olan Sensei Mustafa Aygün'e sorduk, gördük ki mutluluğun temelinde uyum var.

Aikido ne tür bir sanat?

KELİME anlamından yola çıkıyorum. Hareketleri yapabilmek için size saldıranın ivmesiyle hareket etmek gerekiyor. Rakibe karşı koymak, rakiple çatışmak değil, rakiple birlikte hareket etmek çok önemli. Dolayısıyla size doğru gelen saldırıyı ve gücü durdurmak yerine onunla bir olup, aynı hareketi yapmak önemli. Rakiple, fiziksel olarak bir uyuma girmek gerekiyor. Ancak o zaman bizden güçlü, ya da daha uzun, daha iri birine karşı kendimizi koruyabiliriz. Oysa rakiple çatışmaya girersek güçlü olan kazanır. Bizim her zaman daha güçlü olmamız mümkün değil. Bu uyum düşüncesinin, hareketleri uygularken zihinde olması gerekiyor.

Dan dedikleri mi?

EVET. İki gruba ayırabiliyoruz. Bir kyu sınıfı dediğimiz çıraklık, bir de dan sınıfı dediğimiz ustalık dönemleri. Çıraklık döneminde 5 ara kademe var. Ustalıkta 10. Ama ustalık döneminde 10. kademe kimseye verilmiyor. Çünkü verilirse aikidodaki sonsuzluk fikrini çürütmüş olursunuz. Bu yazılı bir kural değil ama ancak büyük ustalar öldükten sonra onlara 10. dan verilir. Yaşarken 9. danı almak mümkündür.

Bu spordan çok felsefe.

TABİİ. Belki de aikidoyu diğer sporlardan ayıran en önemli özelliklerden biri. Aikidonun fiziksel yapısını destekleyen bir de düşünsel boyutu olması. Aikidoyu düşünsel anlamda kavrayamadıysanız birtakım fiziksel hareketlerden öteye gidemezsiniz.

Öğrencileriniz hangi yaş gruplarından?

YAŞ sınırı yok. Uzakdoğu sporlarının çoğunda yaş sınırı yok. Ama Aikidoda yaş sınırı olmaması daha kolay, çünkü müsabakası yok. Kimseyle yarışmak durumunda değilsiniz. Yenmek, yenilmek düşüncesiyle birşey yapmıyorsunuz. Aikidoyu herkes kendisi için yapıyor. Dolayısıyla her yaş grubunda, her fizikte, cinsiyette insan yapabiliyor.

Yıllarını Aikido'ya veren bir insan nereye ulaşabilir?

HER insan ayrı bir dünya. Herkesin kendi dünyasında ulaşabileceği yer farklı. Kendi açımdan, kendimi tanımama yardımcı oldu. Yani, Mustafa Aygün neyi seviyor, endişeleri, korkuları, becerileri, sınırları ne, olaylar karşısında tepkileri ne olabiliyor? Eğer aikido yapmasaydım kendi kendimle bu kadar dürüst, bu kadar uyumlu olamazdım. Dışarıyla barışık olabilmem için, başkalarıyla iyi geçinebilmem için önce kendimle iyi geçinmem gerekli. Aikido, sanırım bana bunu sağladı.

Rahatlama huzur, hissediliyor.

DOĞRUDUR. İstanbul'da bir öğrencim, niçin aikido çalıştığını sorduğumda, ‘Derste ruhumun arındığını hissediyorum’ dedi. Fiziksel olarak bu hareketleri yapabilmek için bedenin gevşek, esnek olması gerekiyor. Dolayısıyla insan kendisine sürekli bunu telkin ediyor. Fiziksel yapısı zamanla insanın ruhsal yapısını da etkiliyor. Ondan sonra, agresif sert insanlar yerine daha bir esnek, güleryüzlü hoşgörülü insanlar ortaya çıkıyor.

Özel hitap şekilleriniz ve ritüelleriniz var.

AİKİDO bir Japon sporu. Dolayısıyla bütün dünyada terminoloji Japonca. Selamlama tamamıyla saygı ifadesi. Japon yöntemiyle çalışıyoruz. Kurucusuna, bu sporu ortaya çıkaran kültüre karşı duyduğumuz saygıdan ötürü bu ritüelleri sürdürüyoruz.

Aikido, Türkiye'de 1983'de başlamış ama İzmir'de yeni

İZMİR'de büyük ilgi var. 3. haftamızda 25 kayıtlı arkadaşımız var. Sayı artsın istiyorum ama, nitelik, kalite bozulmasın da istiyorum. Bu şartlarda gelecek herkese kapımız her zaman açık.

KİMDİR?

1963'te Yugoslavya'da doğdum. 1969'da Türkiye'ye göç ettik. Marmara Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü mezunuyum. Halen bekárım. Orta derecede İngilizce biliyorum. Sırpca ve yörede kullanılan çeşitli lehçeleri konuşabiliyorum. Derdimi anlatacak kadar Japonca biliyorum. Yeni kurulan Aikido Feredasyonu'nda eğitim komitesinde görevliyim. Tokyo'daki Aikikai Federasyonu'ndan da tüm dünyada geçerli uluslararası diplomam var.

AİKİDO NEDİR?

KELİME anlamından söz edersek; Ai uyum, ki ruh, do da yol demek. Ruhsal uyum yolu olarak tercüme edebiliriz. İnsan olarak iki bölümden oluşmuşuz. Biri fiziksel, diğeri ruhsal bedenimiz. Fiziksel yapımız ne kadar güçlü ve düzgün olursa olsun, enerjimiz iyi değilse, içimizdeki o enerji, beden, yeterli gelişmemişse hayatta başarılı olmak zorlaşıyor.

SÖZLÜK

Sensei : Hoca, usta

Dojo : Aikido çalışılan mekan. (Yol'un yeri)

Kamiza : Kurucunun resminin ve onu temsil eden hocanın bulunduğu yer.

Seiza : Japon oturma şekli. Dizlerinin üzerinde oturma

Gi : Antremanda giyilen özel beyaz giysi. Her zaman temiz olmalı

Hakama : Siyah kemer sahiplerinin giydiği siyah pantalon.

Ukemi : Takla

Uke : Birlikte çalışılan eş

Aikidoka: Aikido öğrencisi

Sempei : Kıdemli öğrenci

Kohai : Kıdemsiz öğrenci

GERÇEK

DEĞİL

AİKİDO, dans gibi son derece estetik. Üstelik aikidocu kendisine saldıran kişinin zarar görmemesinden de mesul. Eğer bu gerçek Aikido ise Steven Segal'in filmlerinde aikido diye gördüğüm şey ne?

STEVEN Segal bir aktör, aynı zamanda aikidocu. İyi bir derecesi var. Segal ve onun yapımcıları bu filmleri para kazanmak için yapıyor. Segal, her ne kadar aikido adını geniş kitlelere duyurduysa da, tarzı çok pozitif olmadığı için bizler açısından makbul bir insan değil. Filmlerdeki aikido çok fazla şiddet içeriyor.

Aikido sporu kaç yılda öğrenilir

ÖĞRENCİLERİME hep söylediğim gibi, birinci dersin sonunda çok şey öğrenmiş olursunuz. Ama 20 yılın sonunda da öğrenilecek çok şey var. Mezun olmak, ‘Bitirdim, öğrenecek bir şey kalmadı’ diye bir şey yok. Teknikleri sayısal olarak öğrenseniz bile zamanla insan olarak değişiyoruz. 17 yıldır aikido yapıyorum. 15 yıl önceki Mustafa ile şimdiki arasında büyük fark var. Fiziken ve düşünce olarak değişiklik oluyor. 15 yıl önceki aikidoyu çok iyi bilsem bile, yeni tanıdığım Mustafa'nın ışığında hareketleri bir daha değerlendirmem gerekiyor. Böyle bir süreklilik, ya da sonsuzluk var. Ama bir takvim isterseniz, 6 ayda hareketleri uygulamaya başlarsınız. Bir yılda hareketler akıcılık kazanmaya başlar, dışardan bakıldığında bir zerafet söz konusu olur. Ortalama 2.5- 3 yılda da siyah kemer aşamasına gelinir ki, bu iyi bir aşamadır. Ama ondan sonra siyah kemerin kendi içinde 10 aşaması var.

Fotoğraf: DHA, Mustafa OĞUZ

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!