Güncelleme Tarihi:
Pekdaş, baronun kadın hakları komisyonu üyesi kadın avukatlarla düzenlediği basın toplantısında, İzmir Barosu’nun kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetlerinin önüne geçilmesine yönelik önerilerini kamuoyuyla paylaştı.
Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü 2010 istatistiklerine göre, evli kadınların yüzde 39’unun fiziksel, yüzde 15’inin cinsel, yüzde 44’ünün duygusal şiddete maruz kaldığını anlatan Sema Pekdaş, fiziksel veya cinsel şiddet gören kadınların yüzde 92’sinin korktuğu, güvenmediği veya destek görmeyeceği düşüncesiyle herhangi bir başvuruda bulunmadığını belirtti.
Türkiye’de bu alanda olumlu gelişmeler de yaşandığına değinen Pekdaş, hükümetin, 121. Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi Toplantısı’nda 13 ülkeyle birlikte “Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi”ni imzaladığını hatırlattı.
Sema Pekdaş, kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddeti ortadan kaldırma amacıyla imzalanan sözleşmede önleme, yargılama, koruma ve politika üretme gibi dört temel yükümlülüğün öngörüldüğünü belirteti, “Yeni hükümet, bu sözleşmeyi Meclis’te ivedilikle onaylamalı ve hayata geçirmek için acil çözümler üretmeli” dedi.
Kadın bakanlığı kurulsun
Kadına yönelik şiddetin bir halk sağlığı sorunu, bir işkence ve insanlık suçu olduğunu kaydeden Pekdaş, bu nedenle tüm sağlık çalışanlarının bu konuda eğitilmesi gerektiğini vurguladı, “Tüm sağlık kuruluşlarında teşhis, muayene ve tedavi hizmeti veren şiddet mağduru kadınlar birimi kurulmalı, kadınların bu birimlere başvurusu sağlanmalı. Sağlık kurumlarında her 15 yaşın üstü kadın, aile içi şiddet konusunda sorgulanmalı” diye konuştu.
Kadının Güçlendirilmesi ve Şiddetten Korunması Bakanlığı’nın kurulması gerektiği düşüncesini de dile getiren Sema Pekdaş, İzmir Barosu olarak, yeni adli yılda, kadın hukuku ve sorunlarına ilişkin bir uygulama merkezini hayata geçirmeyi planladıklarını bildirdi.