Ege Özgecan için ayakta

KONAK
Konak'taki Büyükşehir Belediyesi hizmet binası önünde toplanan yaklaşık 100 kişilik grup, üzerinde "Kimsenin namusu değiliz", "Şeriat Ortaçağdır" ve "Şoför bey kadınların sömürülmediği bir durakta indir beni" yazılı dövizler taşıdı. Grup adına konuşan Büşra Fıçılar, "Biz hiçbir siyasi kuruluşu temsil etmiyoruz. Amacımız, Özgecan'ın öldürülmesine tepki göstermek. Bugün hepimiz Özgecan'ız. O öldürülürken çığlıklarını kimse duymadı, biz onun çığlığıyız" dedi. Göğüs kanseri olduğunu dile getiren Fatma Kılıçaslan ise "Ben kanserden korkmuyorum, bunlardan korktuğum kadar" diye konuştu. Gruptakiler daha sonra "Yobazlar vuruyor kadın ölüyor", "Cinsiyetçi devlet yıkacağız elbet", "Öldüren erkek istemiyoruz" ve "Özgecan'ın katili AKP'nin düzeni" diye slogan atarak Alsancak Semti'ndeki Kıbrıs Şehitleri Caddesi'ne kadar yürüdü. Burada bir süre oturma eylemi yapan grup ardından dağıldı.
Bu arada, Birleşik Kamu- İş İzmir Temsilciliği üyesi bir grup da Konak İlçesi'ndeki eski Sümerbank binası önünde basın açıklaması yaptı. Gruptakiler, çözümü bilimde, sanatta ve eğitimde aramayı önerip kadın cinayetlerinin önlenmesini istedi.

SOMA
MANİSA'nın Soma İlçesi'nde sosyal medya üzerinden örgütlenen yüzlerce kişi, Özgecan Aslan'ın öldürülmesini protesto etmek için yürüyüş düzenlendi. Yapılan basın açıklamasıyla olayın zanlıları kınandı ayrıca caydırıcı önlemler alınması talep edildi.
Çeşitli sosyal medya hesapları üzerinden örgütlenen Somalılar, Mersin'de hunharca öldürülen üniversite öğrencisi 20 yaşındaki Özgecan Aslan için tek yürek oldu. Farklı meslek gruplarından, sivil toplum örgütlerinden ve çeşitli okullardan öğrencilerin katılımıyla bir araya gelen yüzlerce kişi, Beşyol Mevkii'nde buluştu. 'Tecavüz etmek erkeklikse, ben erkek değilim' ve 'Erkekler vuruyor, adalet koruyor' yazılı pankart ve dövizler taşıyan topluluk "Kadın, yaşam, özgürlük", "Birleşe birleşe kazanacağız" ve "Susma sustukça sıra sana gelecek" sloganları eşliğinde Atatürk Caddesi üzerinden Cengiz Topel Meydanı'na yürüdü. Burada grup adına basın açıklamasını Soma Rıfat Dağdalen Anadolu Lisesi 12'nci sınıf öğrencisi 18 yaşındaki Özge Aksoy yaptı. Cinayeti kınayan Aksoy, "Devletin hiçbir önlem almadığı bu ülkede kadınlar her gün şiddet, taciz, tecavüz, cinayet tehdidi altında yaşamak zorunda bırakılıyor. Ne evlerde ne de sokaklarda güvenliğimiz var. Biliyoruz ki; kadınların öldürülmesi bir doğal afet değildir. Koruma kanunu uygulayın, siyasiler kadın cinayetlerini kınasınlar, ceza kanunlarında caydırıcı düzenlemeler yapın. Bunlar hiç de zor şeyler değil. Yıllardır bu adımları atmadılar. En son geçen hafta üst üste iki defa mecliste bunlar reddedildi. Bizler buradan meclisin olağanüstü toplanması ve acil şekilde kadına karşı şiddetle ilgili yeni ve caydırıcı yasalar çıkarmalarını istiyoruz" dedi.

"SİZ AİLE, FITRAT DEDİKÇE KADINLAR ÖLDÜRÜLÜYOR"
Özgecan'ın başına dünyada gelebilecek en kötü şeyin geldiğini ve korku filmlerini andırdığını belirten Özge Aksoy, "İnsanlar artık daha bir öfkeyle sokakta. Biz Mısır'da öldürülen Esma için de Özgecan için de sokağa çıkıyoruz. Birileri gibi sadece Esma demiyoruz. Biz bütün kadınlar için buradayız. Bu eylem, sevgili bulamadığı için isyan eden sinirli kadınların eylemi değildir. Özgürlük istiyoruz. Bu eylem erkek şiddetine ses çıkaran kadınların eylemidir. Günde 5 kadını öldürerek elimizden alan kadın düşmanı, gerici, tecavüzcü zihniyet bir kadının daha hayatını çaldı. Mersin Tarsus'ta yakılarak öldürülen ve cesedi bir dereye atılan 20 yaşındaki üniversite öğrencisi Özgecan Aslan için sokaktayız. Özgecan'ın katili mevcut iktidarın politikasıdır. AKP eliyle desteklenen erkek şiddetidir. Siz, aile, fıtrat dedikçe kadınlar öldürülüyor. Özgecan'ın katilleri, tecavüzcüleri aklayanlar, kadınların kahkahasından korkanlar, mini etek giydi diye tecavüzü meşrulaştırmaya çalışanlar, kadın ve erkek eşit değildir diyenlerdir. Her yerde erkek şiddetine karşı sesimizi yükseltip direneceğiz" diye konuştu. Basın açıklamasının ardından grup, sessizce dağıldı.

DİKİLİ
Dikili Emek ve Demokrasi Platformu öncülüğünde KESK, DİSK, Birleşik Haziran Hareketi ile bazı sivil toplum kuruluşlarının üyeleri, Mersin'de vahşice öldürülen Özgecan Arslan cinayetini protesto etmek amacıyla Dikili Atatürk Meydanı'nda bir araya geldi. Eyleme, Dikili'nin önceki dönem Belediye Başkanı Osman Özgüven ile belediye meclis üyeleri de destek verdi. 'Yasta değil isyandayız', 'Kadın, yaşam, özgürlük', 'Tecavüz erkeklikse biz erkek değiliz' gibi dövizlerin açıldığı eylemde alandan yükselen sloganlarla cinayet protesto edildi. Grup adına yapılan basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
"Sevgililer Günü'nün tüm pırlanta mağazaları ve alışveriş merkezlerinde coşkuyla kutlandığı 14 Şubat sabahına bağrımızda taşla uyandık. Özgecan Arslan'a tecavüz ettiler. Özgecan'ı bıçakladılar. Özgecan'ı yaktılar. Hepimizi bıçakladılar, hepimizi yaktılar. Hepimizin kızı, kız kardeşi, ablası, çocuğu olabilirdi. Ya da hepimiz Özgecan olabilirdik. Çünkü bu ülkenin kadınları namus adı altında eve kapatılıyor. Tahrik etti diye tecavüz ediliyor. Güzel diye taciz ediliyor. Çiçeğim, gülüm denilerek vahşi şekilde katlediliyor. Özgecan Arslan'ın katliamı da bundan farklı değildir. Bu vahşet erkek egemen zihniyetinin hangi boyuta ulaştığını bize çok açık şekilde göstermektedir. Bunu kabul etmiyoruz. Kadın erkek eşitliği fıtrata aykırı diyenler, tacizcileri, tecavüzcüleri, kadın katillerini mahkemelerde aklayanlar Özgecan'ın katilleridir". Yapılan basın açıklamasının ardından İzmir Yenikapı Tiyatrosu, kadın cinayetleri üzerine kısa oyun sergiledi. Ardından topluluk, sessizce dağıldı.

AYVALIK
Ayvalık'taki sivil toplum örgütleri öncülüğünde Cumhuriyet Meydanı'da yaklaşık 200 kişi Özgecan Aslan'ın öldürülmesini protesto etti. Kalabalık, ellerinde "Hukuk kadını koruyamıyor", "Kadın cinayetlerine son", "Dikkat tecavüzcü var" ve "Unutmayın hepimiz birer Özgencan'ız" yazılı dövizler taşıdı. Eyleme destek veren CHP'li Ayvalık Belediye Başkanı Rahmi Gençer, "11 Şubat günü kaybolan Özgecan Aslan'ın maalesef 13 Şubat Cuma günü herkesin içini yaktı. Hepimiz Özgecan'ın acısıyla yanıyoruz. Bu bir insanlık suçudur. Bunu yapanlara en büyük cezanın verilmesini Ayvalık'tan haykırıyoruz. İşin kötüsü de maalesef bizleri bir kere daha yakan bu hunharca, insanlık dışı olay için bazıları, 'Hayvanca bir olay' diyor. Hiçbir hayvan böyle bir şey yapmaz. Bazı insanlar buna sebep arıyorlar. Yok eteğinin boyuydu, yok saçının açıklığıydı. Bunlar bizi daha çok üzüyor" dedi.
Başkan Gençer ve eyleme katılanlar, konuşmaların ardından kadına karşı işlenen suçlar ve şiddete karşı daha ciddi tedbirler alınması için düzenlenen imza kampanyası kapsamında hazırlanan dilekçeyi imzaladı. Kalabalık, olaysız şekilde dağıldı.

BODRUM
Bugün akşam saatlerinde Bodrum Kadın Hakları Grubu üyeleri öncülüğünde Belediye Meydanı'nda çeşitli sivil toplum örgütleri ve siyasi partilere üye kişiler ile vatandaşlar 'İsyandayız' adlı etkinlikte bir araya geldi. Ellerinde Mersin'de vahşice öldürülen Özgecan Aslan'ın fotoğrafları ile 'Özgecan'ın çığlığını duydunuz', 'Üç Beş Yıl Yatar Çıkarım' ve 'Tecavüz Erkeklik ise Biz Erkek Değiliz' yazılı pankartlar taşıyan topluluk, "Cinsel açlığın Afrika'sıyız, kadına uzanan eller kırılsın", "Ar değil mal değil kadınız biz" ve "Kadınız Özgürlük İstiyoruz" sloganları attı. Eyleme ilçeye tatile gelen üç Çinli üniversite öğrencisi de destek verdi. Özgecan'ın katil zanlılarının en ağır cezayı alması için imza Adalet Bakanlığı'na gönderilmek üzere imza kampanyası da düzenlendi.

"KADIN MAHKEMESİ KURACAĞIZ"
Grup adına basın açıklamasını yapan Figan Erozan "Pazar günü burada belediye meydanında kadın mahkemesi kuracağız. Hakim, savcı kadın olacak. Şiddet gösteren erkeği yargılayacağız. Mahkemelerin nasıl çalıştığını ve nasıl çalışması gerektiğini göstereceğiz. Özgecan bir damlaydı bugün çağlayan oldu. Bu çağlayanın önüne kimse geçemez. Artık erkeklerin böyle günlerde seslerini yükseltip kadınların yanlarındayız söylemlerini duymak istemiyoruz. Hala her gün ülkemizde üç kadın öldürülüyorsa bunların yine sorumlusu erkeklerdir. Yanınızdayız sözlerini söyleyenlerin ne kadar samimi olduğu ortadadır" dedi.
Eyleme destek veren Çinli öğrenci 21 yaşındaki Xu Hu "Kadına yönelik şiddet sadece burada değil ülkemizde ve dünyanın her yerinde devam etmekte. Bu nedenle kadına ve her türlü canlıya yönelik şiddeti protesto ediyoruz" dedi. Pazar gününe kadar her gün eylem yapacaklarını belirten grup, sessizce dağıldı.

SALİHLİ
Salihli'de Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu (KESK) öncülüğünde, Demokrasi Meydanı'nda toplanan yaklaşık 200 kişi, öldürülen Özgecan için mum yaktı. Grup adına KESK Dönem Sözcüsü Tüm Bel-Sen Başkanı Hülya Sönmez, "Adalet Bakanlığı verilerine göre cinsel saldırı suçundan açılan davaların yarısında sanıkların beraat ettiğini vurguladı. Sönmez, şunları söyledi:
"Geçen sene öldürülen kadın sayısı emniyet verilerine göre 133 olmasına rağmen gazete haberlerine göre 241'dir. Türkiye'de kadın cinayetleri sistemli şekilde sürmekte, hükümetin kadın düşmanı politikaları ile tecavüz ve cinayet sarmalında kadınlar katledilmektedir. Açılan davalarda tahrik indirimleri ve iyi hal indirimleri uygulanmaktadır. Katiller ve tecavüzcüler elini kolunu sallayarak rahatça sokaklarda dolaşırken kadınların kıyafetlerinden çocuk sayısına kadar her şeyi tartışılırken kadın katliamları hükümetin gündemi olmamaktadır. Tüm bu vahşet tablosu içerisinde 20 yaşında genç bir üniversite öğrencisinin katledilmesi tesadüf değildir. Erkek egemen sistem içerisinde kadınlara açılan savaş yaşam hakkımızı elimizden almaktadır. Mecliste 'Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Komisyonu'nda bile sadece erkek vekiller konuşmakta, yaptıkları önerilerle kadınları aşağılanmaya devam etmektedirler. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam ise öldürülen kadınlar ülkesinde hükümeti savunmaya devam etmekte 'Koruma altında öldürülen kadın yok' yalanları ile gündem değiştirmeye çalışmaktadır. İstanbul Sözleşmesi'nin gereklerini yerine getirmemek için bu alanda çalışma yapan kadınları sürecin dışında bırakmak isteyen hükümet cinayetleri meşrulaştırmaktadır. Türk kadınları olarak 20 yaşında genç bir kadın olan Özgecan'ı vahşice katleden canilerden ve bu katliamları önlemeyen erkek sistemden sorulacak hesabımız var. Çocuklarımızın çığlıklarına kulaklarını tıkayan erkek adalet sistemi ile mücadelemiz devam edecek. Yeni Özgecanlar'ın katledilmemesi için herkesi mücadeleyi yükseltmeye çağırıyoruz. Ailesine, yakınlarına ve arkadaşlarına başsağlığı diliyoruz" dedi. Kalabalık, açıklamanın ardından olaysız şekilde dağıldı.