Sonuç yine değişmezdi

Oy kullanma oranı yüzde 13.6 geriledi. Ege Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Prof. Dr. Tanju Tosun, Hürriyet EGE’ye yaptığı açıklamada, katılım oranıyla ilgili tartışmalara ve partilerin açıklamalarına yeni bir bakış açısı getirdi. Tosun, “Siyasilerin açıklamalarının aksine İzmir de dahil olmak üzere Türkiye’de katılım oranı yüksek gerçekleşseydi bu bütün partilere eşit olarak dağıtılacaktı” dedi.

AK Parti +1, Çatı -3

İzmir sandığını 30 Mart yerel seçim sonuçlarıyla karşılaştırmalı olarak değerlendiren Prof. Dr. Tosun, “Yüzde 58.7 ile Ekmeleddin İhsanoğlu İzmir’de başarılı bir sonuç almış gözükse de, bu seçim sonuçlarını belediye başkanlığı değil, belediye meclis üyeliği sonuçlarına bakıp karşılaştırmak doğru olandır. 30 Mart’ta AK Parti’nin aldığı oy oranı belediye başkanlığında yüzde 35.9, meclis üyeliğinde ise yüzde 32.3 idi. Pazar günü yapılan seçimlerde de Recep Tayyip Erdoğan’ın aldığı oy 33.3’tür. Yani AK Parti kendi içinde oy oranını 1 puan artırmıştır. İhsanoğlu’nu destekleyen CHP, MHP, DP, DSP ve BBP bloğunun aldığı oy oranı ise yüzde 3 gerilemiştir” diye konuştu.

MHP KANALİZE EDEMEDİ

İzmir genelini partilere göre de değerlendiren Tosun, şöyle devam etti: “Yaptığımız analizlerde MHP’nin seçmenini Ekmeleddin İhsanoğlu’na kanalize edemediğini görüyoruz. 30 Mart’a baktığımızda istatistiki analizlerde özellikle Kiraz, hatta Bergama da dahil İzmir’in kırsal bölgelerinde AK Parti oylarında artış olmasa da MHP seçmeni nispeten Erdoğan’a oy kullandı. Sahil ilçelerinde de güçlenen bir AK Parti ve Recep Tayyip Erdoğan karşıtı seçmen görüyoruz. Buralarda seçmenin AK Parti ve Erdoğan karşıtlığı keskinleşti. Bölgelere göre istatistiki analiz yaptığımızda Demirtaş’ın CHP’den bir miktar oy kemirdiği ortaya çıkıyor. Konak ve Karşıyaka dahil. Bu seçmen genç, eğitimli, beyaz yakalı, orta ve üst sınıf profiline sahip. CHP İzmir’de bunun üzerinde durmak zorunda. CHP’de umduğunu bulamayan özellikle genç gezi kuşağı Selahattin Demirtaş’a oy verdi. Gezi olaylarıyla birlikte post materyalist, yani eşitlikten, çevreden, kardeşlikten, barıştan, demokrasiden yana seçmene Demirtaş’ın bu yöndeki vurguları etkili oldu.
Selahattin Demirtaş’ın yükseliş öyküsü bununla ilgili. Bir de seçmeninin yoğun olduğu Kürt vatandaşların yaşadığı mahallelerde de katılım büyük oranda doyma noktasına ulaştı. Yani seçmeni yüksek oranda oy kullandı.”