Hayatla barışamadı

Güncelleme Tarihi:

Hayatla barışamadı
Oluşturulma Tarihi: Şubat 06, 2013 00:00

“ALKOL ve umut beni yarınlara bağlayan... Kumarbaz ruhumla seni aldattım, bu oyunu aslında ben kazandım...”

Haberin Devamı


Böyle yazmış Ayşegül Aşkın... Her anını, içinden geçen her duyguyu sanki dünyaya oradan duyurmaya çalıştığı facebook duvarına...
Bir otelin altıncı katından ölüme atladığı haberi geldiğinde, onu hatırlatan görüntüler de beraberinde düştü ajanslara.
Ayşegül Aşkın üç yıl önce evinin penceresinde yine ölüm pazarlığı yapmış, ikna çabaları sonuçsuz kalınca da kendini üçüncü kattan boşluğa bırakmıştı.
Hayatta kalmıştı, ama tek bacağında bir engel bırakmıştı bu ölüm oyunu.
Önceki gece daha yükseğe çıktı Ayşegül. Bu sefer hiç ihtimal kalsın istemedi.

Hayatla barışamadı

Peki, neydi?
24 yaşında bir genç kadını üç yıl içinde iki kez ölümün kollarına atan sebep neydi?
“Çok sevdi. Birini çok sevdi ama değmeyecek biriydi. İlk seferde de, bunda da aşkına karşılık bulamadığı için ölmeyi seçti” diye anlatıyor arkadaşı Aylin Görsev.
Aylin aslında telefonda ilk benden öğreniyor Ayşegül’ün ölüme atladığını ve bu defa kurtulamadığını.
O andan itibaren kilitleniyor sanki. Önce inanmak istemiyor.
Çünkü birkaç saat önce konuşmuşlar telefonla. Ve söz vermiş artık yeni bir hayata başlayacağına Ayşegül. Bağımlı derecesinde düşkün olduğu alkolü bırakacağına dair de söz vermiş. Ama hiçbirini tutamamış.
Ve kendine o sonu çizmiş yine.

Haberin Devamı

Aylin’le buluşuyoruz. Bir bankın köşesine oturuyoruz. Uzaklara dalıp dalıp anlatıyor, ellerini sıkıyor bazen dudakları kilitleniyor...
“Kurtarabilirdim belki onu. Kurtaramadım. Keşke saçından sürükleyip götürseydim. Nasıl yapar bunu? Hayat dolu bir kızdı. Kim ne derse desin onun için, o tam tersine öyle iyiydi ki... Hep insanlara inanıp yaşadığı hayal kırıklıklarına üzülürdü. Biz annemle buraya Almanya’dan gelmiştik. En son konuşmamızda, ‘Dünyada başka ortamlar, iyi insanlar da var. Bırak buraları, bu ay sonunda Almanya’ya gidelim. Yeni insanlarla tanış’ demiştim. Sesi iyi geliyordu. Ama o adama öyle aşıktı ki... Barış’tı adı. Koluna adını yazdırmıştı. Tutku haline gelmişti. Adam ise onu sevmediğini söylüyor, ama canı istediği zaman da görüşüyordu. İlk sefer de o yüzden atlamıştı. Bir de üstüne bacağı sakat kalınca çalışamıyordu da artık. Bazen maddi zorluk çekiyordu. Herkesten hep kötülük gördüğünü anlatırdı. İnsanlara pek güveni kalmamıştı. Ben hep konuşurdum, bu kötü düşüncelerden kurtarmaya çalışırdım. Onu uzak tutmaya çalışırdım. Kafasından çıkarmaya çalışırdım. ‘Bütün dünya böyle değil’ derdim. Ama çok seviyordu ve karşılığını görmüyordu. Belki kurtarılabilirdi ama olmadı. Kızıyorum da! Değer miydi? Bazen evlenme hayalleri kurardı. Değer miydi?”
İnsan, kayıp giden genç bir hayatı konuşurken hep aynı soruyu soruyor Aylin gibi...

Değer miydi?

Haberin Devamı

Hayatla barışamadı

 

 

 

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!