Türkiye AB rayında kalsın

Alman Dışişleri Bakanı Klaus Kinkel, bir gazeteye yazdığı makalede, Türkiye'nin Avrupa Konferansı'na katılması için yeniden çağrıda bulundu.

Alman Dışişleri Bakanı Klaus Kinkel, Türkiye'ye, Avrupa Konferansı'na katılma çağrısını yineledi ve ‘‘Biz Türkiye'nin Avrupa rayı üzerinde kalmasını istiyoruz’’ dedi.

Frankfurter Allgemeine Sonntag Gazetesi'ne bir yorum yazan Kinkel, Türkiye'nin dışlanmasının sözkonusu olmadığı görüşünü savundu. Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne tam üyelik perspektifine ihtiyacı olduğunu belirten Kinkel, yazdığı yorumda, ilişkileri 4 ana noktada topladı:

1- Dışlama yok

Avrupa Birliği Konseyi Lüksemburg'da hükümet ve devlet başkanları düzeyinde yapılan toplantıda, Türkiye'ye açık bir şekilde aday ülke olarak davranmıştır. Ankara bunu küçümsememelidir. Türkiye'nin tam üyeliği, diğer aday ülkelerden talep edilen kriterler çerçevesinde değerlendirilmiştir. Bu Türkiye için daha fazla demokratikleşme, insan hakları durumunda iyileştirme, Güneydoğu'daki zor soruna politik çözüm, Yunanistan ve Kıbrıs sorununa çözüme katkı, anlamına gelmektedir. Dışlama yoktur.

2- Uzakta kalmayın

Lüksemburg'da alınan kararlar, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne yakınlaştırılmasında gerçekçi bir öneridir. Avrupa Konferansı, Avrupa'daki ortak sorunların tartışılması için Türkiye'ye harika bir platform yaratmaktadır. Geçen yıl Aralık ayında kararlaştırılan bu konferans, 4 hafta içinde Londra'da ilk kez toplanacak. 15 AB ülkesinin devlet ve hükümet başkanlarının yanısıra aday olan Orta ve Doğu Avrupa ülkeleri ile Kıbrıs ve Türkiye de davet edilmiştir. Türkiye, Avrupa'nın bütüleşmesinin önemli bir bölümünden uzak kalmamalıdır.

3- Atina'ya da mesaj

Türkiye-Avrupa ilişkilerinde anahtar sorun Türk-Yunan ilişkileridir. Bir yumuşama zamanı çoktan gelmiş, geçmektedir de. İki tarafın da iyi niyet göstermesi gerekir. Ankara'da Yılmaz hükümeti, Atina'da Simitis hükümeti sayesinde bunu mümkün kılan politik bir ortam mevcuttur. Bu şans iyi kullanılmalıdır. Yunanistan, AB tarafından Türkiye'ye söz verilen mali kaynakların serbest bırakılması yoluyla buna katkıda bulunabilir. Ankara da, sınır konusundaki tartışmaları Lahey'deki Uluslararası Adalet Divanı'na götürebilir.

4- Türkiye'yi istiyoruz

Türkiye, politik ve ekonomik açıdan AB liginde oynayacak duruma gelmek için kendisi çaba göstermeli. Başlatılan politik ve ekonomik reformlar devam ettirilmeli. Türkiye'ye, AB'nin uzattığı eli tutma ve Lüksemburg'da yapılan öneri olanaklarından sonuna kadar yararlanma çağrısında bulunuyorum. Türkiye Avrupa'ya aittir. Biz Türkiye'yi yanımızda istiyoruz.