Peki ya kırmızı et

Güncelleme Tarihi:

Peki ya kırmızı et
Oluşturulma Tarihi: Ekim 31, 2015 21:15

İşlenmiş kırmızı et ürünlerinin Dünya Sağlık Örgütü tarafından geçen hafta‘kanserojen listesine alınması artışma yarattı. İşin aslını öğrenmek için sorularımızı onkoloji uzmanı Prof. Dr. Faruk Aykan’a yönelttik.

Haberin Devamı

GEÇEN hafta Dünya Sağlık Örgütü (WHO) Kanser Araştırmaları Dairesi sosis, pastırma, jambon benzeri işlenmiş et ürünlerini birinci derecede kanser yapıcılar listesine almıştı. Halen kırmızı et, grup 2A’da yani “muhtemel kanser yapıcılar” listesinde yer alıyor. Kırmızı et kategorisine sığır, kuzu, koyun, keçi, geyik, domuz hatta at eti de giriyor.

İstanbul Üniversitesi Onkoloji Enstitüsü’nden medikal onkoloji uzmanı Prof. Dr. Faruk Aykan, konuyla ilgili sorularımızı şöyle yanıtladı:


SINIR HAFTADA 500 GRAM

Kırmızı etin kanser üzerindeki etkisini anlatır mısınız?

Bu konuda ilk çalışmalar 1975 yılına kadar gidiyor. Epidemiyolojik çalışmalarda, dünyanın değişik ülkelerinde kişi başı günlük kırmızı et tüketimi miktarı ile o ülkede kolon kanseri görülme sıklığı arasında doğru orantılı bir ilişkinin varlığı gösterildi. Örneğin, kişi başı günlük kırmızı et tüketimi 200 gramdan fazla olan ABD’de kolon kanseri sıklığı yüzbinde 50’nin üzerinde iken, kırmızı etin çok az tüketildiği Japonya’da bu oran yüzbinde 10’un altındaydı. Daha sonra bu alanda bir çok (yüzlerce) çalışma yapıldı. Bu çalışmaların meta-analizleri yayınlandı ve 2007 yılında sürekli ve düzenli yüksek miktarda kırmızı et tüketiminin kolon kanseri açısından ikna edici bir risk faktörü olduğu, başta ABD ve Avrupa Birliği ülkeleri olmak üzere birçok ülkede kabul edildi ve kılavuzlara girdi.

Haberin Devamı

Bu araştırmaların sonuçlarına göre “güvenli kırmızı et tüketimi” miktarı ne?
2007 yılından günümüze tüm bu kılavuzların önerdiği güvenli kırmızı et miktarı erişkin bir birey için günde 70 gram ya da haftada 500 gram. Bu miktarın üstünde (tabii sürekli her gün tüketilirse) kolon kanseri riski yüzde 20-30 artıyor.

KOLONLA İLİŞKİSİ NET

Kırmızı et nasıl kansere zemin hazırlıyor?
Sürekli ve düzenli yüksek miktarda kırmızı et tüketimiyle kolon kanseri oluşumundaki moleküler mekanizmalar henüz tam olarak aydınlatılamadı. Ancak, bu konuda hayvan deneylerinde gösterilmiş olan önemli faktörler var. Bunların başında işlenmiş et ürünlerine eklenen katkı maddelerinden nitrit ve nitratlar gelmektedir. Bunlar sindirim sisteminde nitrozamin ve nitrozamid denilen kanserojenik moleküllere dönüşmektedir. Diğer kanserojenler kırmızı etin direkt ateşte pişirilmesi ile ortaya çıkan polisiklik aromatik hidrokarbonlar (PAH) ve heterosiklik aminlerdir (HCA). Tüm bu kanserojen moleküller kolon mukoza hücrelerinde mutasyonlara yol açabiliyor.

Haberin Devamı

Kırmızı etin sadece kolon kanseriyle mi ilgisi var?
Yüksek miktarda kırmızı etin ve miktarı ne olursa olsun işlenmiş etin kolon kanseriyle ilişkisi artık net olarak kanıtlandı. Prostat, pankreas ve mide kanseriyle ilişkisi de bildiriliyor.


Bir diğer risk damar sertliği

Kırmızı eti, ‘taş devri diyeti’ni ısrarla öneren meslektaşlarınız var. Bu ne derece doğru?
İşlenmiş etin birinci grup kanser yapıcılar listesine girmesi bile yaklaşık 20 yıl aldı. Buna rağmen hâlâ birçok konuda bilgiye ihtiyaç var. Yeterince bilimsel bilgiye dayalı kanıt olmadan belli bir tıbbi konuda ısrar edilmemesi gerekir

Kırmızı etin kanser dışında etkisi var mı?
Evet, özellikle ateroskleroz yani damar sertliği riskini de arttırıyor.

Haberin Devamı

WHO’NUN 5 GRUBU

WHO, kanserle ilişkisine göre maddeleri 5 gruba ayırıyor:

Grup 1: İnsanda kanserojen olduğu kanıtlanmış 118 madde ve etken yer alıyor. Örneğin, X ve Gamma ışınları, radyoaktif maddeler, tütün ve tütün dumanı, Hepatit B ve C virüsü (kronik enfeksiyonla birlikte), alkol, hava kirliliği, tahta tozları, deri tozları.

Grup 2A: Muhtemelen kanser yapıcı 75 madde ve etken yer alıyor. Örneğin, DDT, androjen steroidler (anabolizan ilaçlardan), inorganik kurşun bileşikleri, kırmızı et.

Grup 2B: Kanserojen olması mümkün 288 madde ve etken yer alıyor. Örneğin kloroform, naftalin, kurşun, nikel, kobalt ve kobalt bileşikleri, talk içeren pudralar, kuru temizleme maddeleri (mesleki maruziyet), kahve (sadece mesane için).

Haberin Devamı

Grup 3: İnsanda kanserojen olarak sınıflandırılmamış olan 503 madde ve etken yer alıyor. Örneğin düşük frekanslı elektrik alanları, statik manyetik alanlar, hepatit D.

Grup 4: Bu grupta muhtemelen insan için kanserojen olmayan madde ve etkenler yer alıyor.

 

BAKMADAN GEÇME!