İşimiz Hizbullah değil
Güncelleme Tarihi:
Uğur ERGAN / ANKARA
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 20, 2006 00:00
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, BM Barış Gücü’nde Türk askerinin de yer almasıyla ilgili görüşmelerde bulunmak için Lübnan’ın ardından bugün de İsrail’e gidiyor.
Filistin’e de geçecek olan Gül, bu önemli ziyareti öncesinde Hürriyet’e şunları söyledi:
Bölgede bizim ilişkilerimiz sadece belli ülkelerle kısıtlı değil. Herkesle ilişkilerimiz var. Ancak bizim ilişkilerimizde şöyle dürüst bir yanımız da bulunuyor: Biz, ilişkilerimizde yanlışı gördüğümüz zaman, kim olursa olsun, bunu hiç çekinmeden konuşan, bunun yanlış olduğunu söyleyen ve bunu düzeltmek için uğraşan bir ülkeyiz.
ÖNÜMÜZDE YENİ FIRSAT VAR
Artık herkesin sağduyulu hareket etme zamanıdır. Barış için çalışılmalıdır. Tüm taraflar barış ve istikrar için ellerinden gelen gayreti göstermelidir. Bölgenin buna ihtiyacı vardır. Çok kan ve gözyaşı akmıştır. Artık bu durmalıdır. Yeni bir fırsat önümüzdedir. Orta Doğu’da kapsamlı ve kalıcı bir barışın tesis edilmesi, bölgenin istikrarlı bir coğrafyaya dönüştürülmesi, uluslararası toplumla birlikte Türkiye’nin de amacıdır.
Lübnan’a gidecek uluslararası gücün görevi gayet açıktır. Orada Hizbullah ile uğraşmak veya onların silahlarını alıp hükümete teslim etmek gibi bir görev söz konusu değildir. Hiçbir ülkenin böyle bir görevi üstlenme durumu da söz konusu değildir. Gidecek olan güçler oraya barışı korumak, Lübnan hükümetine yardımcı olmak için gidecektir.
LÜBNAN HALKINA KARŞI DEĞİL
Bizim görüşümüz başından beri şudur: BM’nin muhakkak isteğinin olması, ateşkesin sağlanması ve BM güçlerinin sadece barışı koruması. Bu güce farklı misyonların yükletilmemesi, Lübnan’ın halkına karşı kuvvet olarak kesinlikle algılanmaması gerekir.
Bölgede bizim ilişkilerimiz sadece belli ülkelerle kısıtlı değil. Herkesle ilişkilerimiz var. Ancak bizim ilişkilerimizde şöyle dürüst bir yanımız da bulunuyor: Biz, ilişkilerimizde yanlışı gördüğümüz zaman, kim olursa olsun, bunu hiç çekinmeden konuşan, bunun yanlış olduğunu söyleyen ve bunu düzeltmek için uğraşan bir ülkeyiz.
ÖNÜMÜZDE YENİ FIRSAT VAR
Artık herkesin sağduyulu hareket etme zamanıdır. Barış için çalışılmalıdır. Tüm taraflar barış ve istikrar için ellerinden gelen gayreti göstermelidir. Bölgenin buna ihtiyacı vardır. Çok kan ve gözyaşı akmıştır. Artık bu durmalıdır. Yeni bir fırsat önümüzdedir. Orta Doğu’da kapsamlı ve kalıcı bir barışın tesis edilmesi, bölgenin istikrarlı bir coğrafyaya dönüştürülmesi, uluslararası toplumla birlikte Türkiye’nin de amacıdır.
Lübnan’a gidecek uluslararası gücün görevi gayet açıktır. Orada Hizbullah ile uğraşmak veya onların silahlarını alıp hükümete teslim etmek gibi bir görev söz konusu değildir. Hiçbir ülkenin böyle bir görevi üstlenme durumu da söz konusu değildir. Gidecek olan güçler oraya barışı korumak, Lübnan hükümetine yardımcı olmak için gidecektir.
LÜBNAN HALKINA KARŞI DEĞİL
Bizim görüşümüz başından beri şudur: BM’nin muhakkak isteğinin olması, ateşkesin sağlanması ve BM güçlerinin sadece barışı koruması. Bu güce farklı misyonların yükletilmemesi, Lübnan’ın halkına karşı kuvvet olarak kesinlikle algılanmaması gerekir.